'Türk dünyasının sembolüne çalışıyorum' - ANKARA

"Türk dünyasının sembolüne çalışıyorum" - ANKARA - Gazi Üniversitesi Güzel Sanatlar Enstitüsü Öğretim Görevlisi Gagauz heykeltıraş Atanas Karaçoban'ın çalışmasından detay görüntüler - Atanas Karaçoban ile röportaj"Türk dünyasının sembolüne çalışıyorum" - Gazi Üniversitesi Güzel Sanatlar Enstitüsü Öğretim Görevlisi Gagauz heykeltıraş Atanas Karaçoban: - "Türk dünyasının sembolüne çalışıyorum. Heykel yaparken Atatürk'ün hayatına, düşüncelerine, duygularına girmiş oluyorum. Onu kendime yakın hissediyorum" - "Türkiye bana kapılarını açtı, ekmeğimi verdi, benim ve çocuklarımın yolunu açtı. Burada Türkiye'ye birçok konuda borçluyum" - "Böyle bir cesaret herkeste olamaz. Bu anıtı çalışırken (Şehit Ömer) Halisdemir'in zihniyetini okşayarak onunla akraba gibi olduk"ANKARA (AA) - DMITRI CHIRCIU - Gazi Üniversitesi Güzel Sanatlar Enstitüsü Öğretim Görevlisi Gagauz heykeltıraş Atanas Karaçoban, "Türk dünyasının sembolüne çalışıyorum. Heykel yaparken Atatürk'ün hayatına, düşüncelerine, duygularına girmiş oluyorum. Onu kendime yakın olarak hissediyorum." dedi.
Moldova'daki Gagauz Özerk Yeri'nin Beşalma köyünden Gagauz ressam ve heykeltıraş Karaçoban, Türkiye'deki hayatını, sanatla ilgili deneyim ve çalışmalarını AA muhabirine anlattı.Karaçoban, Mustafa Kemal Atatürk'ün birçok heykel ve büstünü yaptığını belirterek, "Atatürk'ün hayatını anlatmak kolay bir şey değil. Her bir insan uzay gibidir ama Atatürk özel bir uzaydır. Hayatını tehlikeye atıp Türk dünyasını kurtarmıştır. Çalışmalarımda onun izini bırakmaya çalışıyorum." dedi.
Ankara 'daki bir okulunun özel siparişi üzerine Atatürk heykeli üzerinde çalıştığını söyleyen Karaçoban, "Türk dünyasının sembolüne çalışıyorum. Heykeli yaparken Atatürk'ün hayatına, düşüncelerine, duygularına girmiş oluyorum. Onu kendime yakın olarak hissediyorum." diye konuştu.
- "Türkiye'ye birçok konuda borçluyum"Ressam Karaçoban, Sovyetler Birliği'nin dağılmasıyla Moldova'da oluşan ekonomik şartlar nedeniyle 2003'te Türkiye'ye karısı ve 3 çocuğuyla geldiğini anlattı.Türkiye'ye gelince hayatının değiştiğini dile getiren Karaçoban, "Bir Gagauz Türkü olarak çok ilgi gördüm. Benim için hayatını verecek dostlarım oldu." ifadesini kullandı.Karaçoban, Kütahya Dumlupınar Üniversitesinde de birçok esere imza attığını, Atatürk, Barış Manço, Fatih Sultan Mehmet gibi önemli isimlerin heykellerini yaptığını söyledi.

Türk halkına minnettar olduğunu vurgulayan Karaçoban, "Türkiye bana kapılarını açtı, ekmeğimi verdi, benim ve çocuklarımın yolunu açtı. Türkiye'ye birçok konuda borçluyum." dedi.
- "Ömer Halisdemir ile akraba gibi olduk"Heykeltıraş Karaçoban, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) kanlı 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Türkiye'de olmadığını ancak ailesi için çok endişelendiğini aktardı.Darbe girişimin seyirini değiştiren şehit Ömer Halisdemir'in anıtını yapan Karaçoban, "Böyle bir cesaret herkeste olamaz. Bu anıtı çalışırken Halisdemir'in zihniyetini okşayarak onunla akraba gibi olduk." ifadesini kullandı.Karaçoban, en küçük oğlunun da Ankara 'daki Ömer Halisdemir Lisesi'nde okuduğunu kaydetti.
- "Sanatın göbeğinde yaşıyorum"Gazi Üniversitesinde resim ve heykel dersleri veren Karaçoban, "Sanat meslekleri Allah'ın sevdiği mesleklerdir. Günün birinde bu dünyadan göçeceğiz. Birikimlerim kime kalacak? Bilgileri aktarmalıyız." dedi.
Türkiye'nin dört bir tarafında antik ve orijinal sanat eserlerinin bulunduğunu hatırlatan Karaçoban, "sanatın göbeğinde" yaşamaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.Atanas Karaçoban, babası Dmitriy Karaçoba'nın Gagauz edebiyatı ve kültüründe derin izler bıraktığını söyleyerek, "Sanat sevgisi de babamdan geliyor. Ondan örnek alarak ben de resim çizmeye ve heykel yapmaya başladım. Çocukluk merakıydı bu." diye konuştu.
Gagauzların Sovyetler Birliği'nde zorluklar yaşadığını aktaran Karaçoban, "Çocuklarla sürekli Rusça konuşulduğu için Gagauz Türkçesini rahat şekilde konuşamıyorduk. Bu bile bir sıkıntıydı." ifadesini kullandı.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile