Türkiye'deki iki ustadan biri, hiç bir ürün bir diğerine benzemiyor

-Boynuzun ateşte yumuşatılması
--Boynuzun tarak halini alması için yapılan işlemlerden detay
--Usta ile röp
--Kemik tarakın son hali

( SİVAS )- Bu taraklar insan parmak izi gibi, hiç bir kemik tarak bir diğerine benzemiyor- Türkiye'de kemik tarak üretimi yapan iki ustadan biri olan Sivaslı Fatih Durna, unutulmaya yüz tutmuş mesleği sürdürmek için gönüllü oldu. SİVAS

- Türkiye'de kemik tarak üretimi yapan iki ustadan biri olan Sivaslı Fatih Durna, unutulmaya yüz tutmuş mesleği sürdürmek için gönüllü oldu. Hayvan kemiği ve boynuzlarından üretilen tarakların hiç biri bir diğerine benzemiyor. Sivas’ta yaşayan 33 yaşındaki Fatih Durna, Sivas Valiliği ve İl Kültür Turizm Müdürlüğünün destekleriyle yok olmaya yüz tutan kemik tarak üretimini sürdürmek için gönüllü oldu. Kemik tarak ustasının kalmadığını öğrenen Durna, aldığı destek ile kolları sıvayarak üretime başladı.
Kent merkezi Kangal İşhanı içerisinde faaliyet gösteren Durna, topladığı hayvan kemiklerini, insan parmak izi gibi, desen ve renkleriyle bir birine benzemeyen taraklara dönüştürüyor. Yaklaşık 15 işlemden geçirdiği boynuzları adeta bir sanatçı gibi işleyerek kemik tarak haline getiren Durna, Türkiye'nin her yerine olmak üzere zaman zamanda yurt dışına gönderiyor. Saçta kırılma, saç dökülmesi gibi birçok rahatsızlığa iyi geldiği düşünülen kemik taraklar eşsiz olmalarıyla da dikkat çekiyor. Bu mesleği yapan Türkiye de iki kişiden biri olan Durna, unutulmaya yüz tutmuş mesleği yeniden yaşatmanın sevincini yaşadığını belirtti.
Sivas'ın yaşayan son kemik tarak ustası olan İhsan Kutluca ilerleyen yaşı ve sağlık sorunları nedeniyle üretime son vermişti. Sivas'ta yok olma tehlikesi yaşayan kadim meslek Durna ile yeniden hayat buldu. Boynuz yaklaşık 15 işlemden geçerek tarak şeklini alıyor Durna, boynuzları yaklaşık 15 işlemden geçirerek tarak haline getirdiğini ifade ederek, “Yaklaşık 4 yıldır bıçakçılara kemik sap yapıyordum. Daha sonra kemik tarak yapan usta kalmadığını öğrenince Sivas Valisi ve İl Kültür Müdürünün teşvikiyle Tarak yapımına başladım. Yaklaşık bir buçuk yıl hazırlık dönemi oldu. 4 aydır da meslek olarak icra ediyoruz. Bir boynuzu elinize aldığınız zaman direk tarak yapamıyorsunuz. Bunun yaklaşık bir 3-4 yıl doğal yöntemlerle kuruması gerekiyor. Kuruduktan sonra boynuzu kesip ocakta ısıtıp daha sonra mengeneyle presleyip tabla haline getiriyoruz. Bundan sonrada yaklaşık bir 13- 14 işlemden geçirerek tarak haline getiriyoruz” dedi.
İnsan DNA’sı gibi, bir tarak diğerine benzemiyor Kemik tarakların bir birine benzemediğini söyleyen Durna, “ Genellikle saçıyla ilgili problemleri olan rahatsızlıkları olanlar şifa olarak kullanıyor. Küçük çocuklara bebeklere genellikle alıyorlar. Sonra birkaç defa yurt dışına gönderdim. İtalya, İsviçre ve Amerika’ya. Fiyatları 30 lira ile 100 lira arasında değişiyor. Tarağına ve malzemesine bağlı. Ama kemik tarakta şöyle bir şey. Bir tane aldığınız tarağın daha sonra aynısını bire bir almanız söz konusu değil. Çünkü bize boynuz ne verirse biz onu yapıyoruz. Onun dışında da bu üzerindeki desenler olsun renkler olsun DNA gibi. Nasıl insanın parmak izleri birbirinden farklı ise her hayvanın boynuzunun içerisindeki renkler desenlerde birbirinden farklı” ifadelerini kullandı. Kemik tarağın birçok faydası bulunuyor Durna, kemik tarakların birçok rahatsızlığa iyi geldiğinin düşünüldüğünü ifade ederek, “ Saçın hammaddesi keratin boynuzun hammaddesi de keratin olduğu için ikisi bir biriyle uyumlu maddeler. Saçta elektriklenme yapmıyor. Bunda dolayı saçta kırılmayı engelliyor. Saç dökülmesini engelliyor. Saç diplerini uyardığı için kullanılan saç bakım ürünlerinin daha faydalı olmasını sağlıyor. Bu mesleği benim bildiğim iki kişi yapıyor. Ama hobi amaçlı yapıyorsa bilemem. Ticari olarak Türkiye’de yapan iki kişi var. Piyasa da bulunan kemik tarakların birçoğu Çin’den ve Hindistan’dan geliyor” diye konuştu.
(OE-GF-