'Türkiye'ye has bir 'karz-ı hasen' kurumu geliştirilebilir' - SAKARYA

"Türkiye'ye has bir 'karz - ı hasen' kurumu geliştirilebilir" - SAKARYA - İSEFAM Müdürü Kaya'nın açıklamaları - Çalıştaydan detaylar"Türkiye'ye has bir 'karz - ı hasen' kurumu geliştirilebilir" - İSEFAM Müdürü Doç. Dr. Kaya: - "Karz - ı hasen', kişiler arası bir yardımlaşma borç ilişkisiyken neredeyse yok olmaya yüz tutmuş durumda" - "Osmanlı'da para vakıfları tecrübesi var. Bu tecrübeyi de günümüze aktararak Türkiye'ye has bir 'karz - ı hasen' kurumu geliştirilebilir kanaatindeyiz"SAKARYA (AA) - Sakarya Üniversitesi İslam Ekonomisi ve Finansı Araştırma Merkezi (İSEFAM) Müdürü Doç. Dr. Süleyman Kaya, faiz sistemine karşılık yardımlaşmayı esas alan Karz - ı Hasen sisteminin, Türkiye'de kurumsallaşması gerektiğini bildirdi.Kaya, İSEFAM tarafından Sakarya Üniversitesi (SAÜ) İlahiyat Fakültesi Toplantı Salonu'nda düzenlenen, "Karz - ı Hasen'in Türkiye'de Kurumsallaşması" çalıştayı hakkında AA muhabirine yaptığı açıklamada, İSEFAM olarak çeşitli çalıştaylar düzenlediklerini belirterek, Türkiye'de "karz - ı hasen"e kurumsal bir kimlik kazandırılması için çalışma başlattıklarını kaydetti.
Türkiye'de yardımlaşma sandığı mantığında birçok kurumun bu sistemi işlettiğini aktaran Kaya, bunun daha da geliştirilmesi ve kurumsallaşması için gayret göstereceklerini anlattı.Dünyada "karz - ı hasen"in çok daha iyi gelişmiş, çok daha güzel örnekleri olduğuna değinen Kaya, bu tecrübeleri kullanacaklarına işaret ederek, şunları söyledi:"Osmanlı'da para vakıfları tecrübesi var. Bu tecrübeyi de günümüze aktararak Türkiye'ye has bir 'karz - ı hasen' kurumu geliştirilebilir kanaatindeyiz. Dünyadaki ve Türkiye'deki tecrübeleri bir araya getirerek daha iyi bir 'karz - ı hasen' vakfı kurumu geliştirmeye çalışacağız. 'Karz - ı hasen', kişiler arası bir yardımlaşma borç ilişkisiyken, neredeyse yok olmaya yüz tutmuş durumda. Artık insanlar bireysel olarak 'karz - ı hasen' vermek istemiyorlar. Burada birtakım istismarların ve verilen borçların geriye alınamaması gibi birçok sebepleri var. Halbuki kurumsal bir yapı olduğu zaman, o kurumsal yapının temsilcisi rahatlıkla senet alacak, kefil isteyecek, ipotek de isteyecek her türlü garantiyi alacak ve bu şekilde sürdürebilirlik sağlanmış olacak diye ümit ediyoruz. Onun için bu kurumsallaşmanın önemli olduğunu düşünüyoruz. 'Karz - ı hasen'in varlığının sürdürülebilirliğinin sağlanması için böyle bir kurumun olması gerektiğine inanıyoruz." - "Faiz hassasiyeti olan Müslümanlar için önemli bir alternatif olacak"Çalıştay sonunda hazırlayacakları sonuç bildirgesini kitaplaştıracaklarını ve bu konuda faaliyet göstermeyi düşünecek sivil toplum kuruluşlarıyla paylaşacaklarını ifade eden Kaya, şöyle devam etti:"Ümidimiz şu ki Türkiye'deki birçok sivil toplum kuruluşu doğrudan kendi üyeleri arasında hatta daha genel çerçevede 'karz - ı hasen'in yaygınlaşmasını sağlayacak bir yapıya dönüşmesi şeklinde önerilerimiz olacak. Bu noktada sivil toplum kuruluşlarına sunumlar da yapacağız. Başladığı takdirde ilerleyebileceğine inanıyoruz. Nitekim İran ve Pakistan gibi ülkelerde başarılı uygulama örnekleri daha küçük ölçekte başlıyor ancak sonrasında hızla yayıldığını görüyoruz. Aynı şeyin Türkiye'de de gerçekleşeceğine inanıyoruz. Faizden uzak durmaya çalışan, faiz hassasiyeti olan Müslümanlar var, bu tür bir kitle için önemli bir alternatif olacak."Kaya, çalıştay kapsamında MÜSİAD ve Albaraka Türk'ten yetkililerle farklı üniversitelerden akademisyenlerin öğrencilere sunum gerçekleştirmesinin ardından, genel bir müzakere yapılacağını ve sonuç bildirgesi hazırlanacağını sözlerine ekledi.