Başbakan yardımcısı Bülent Arınç, uzun yıllar Türkiye'de farklı sebeplerle azınlık cemaatlerinin vakıflarına karşı bugün kabul edilemeyecek bir tutum sergilendiğini belirterek, yaptıkları yasal düzenleme ile 88 gayrimenkulden 18 taşınmazın sahiplerine iade edildiğini söyledi.

Arınç, "Böylece yüzyıllardır yaşanan mağduriyetler giderilmiştir. Aynı zamanda bu karar taşınmazları iade edilen cemaatlerde büyük bir sevince neden olmuştur. Bundan sonraki adımlarımızda ölçümüz hak ve hukukolacaktır" dedi

Vakıflar Haftası açılış töreni, TBMM Tören Salonu'nda gerçekleştirildi.

Törende bir konuşma yapan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, göreve geldikleri 2002 yılından bu yana vakıf hizmetlerinde hangi noktaya gelindiğine bakıldığında gurur verici bir tablo görüldüğünü söyledi.

Arınç, bu hizmetleri genel bütçeden 'bir kuruş pay almadan' gerçekleştirdiklerini söyledi.

Arınç, "Genel Müdürlüğümüz tüm gelir ve giderlerini kendi öz kaynaklarıyla karşılayarak hizmetlerini yerine getirmektedir. Bu kaynaklarınetkili ve verimli kullanımı ile son 10 yılda ülkemiz ekonomisine 3 milyar lira yatırım yaptık; 70 bin kişiye de istihdam sağladık" diye konuştu.

Enkaz halindeki eserlerin restorasyonu ile işe başladıklarını belirten Arınç, çünkü bunun kendileri için tarihi ve muasır medeniyet iddialarının da bir gereği olduğunu vurguladı. Büyük restorasyonlar yaparak kaybolmaya yüz tutan eserleri ihya ettiklerini belirten Arınç, bir ülkenin tarihi eserleri ve vakıf varlıklarının o ülkenin tapusu hükmünde olduğunu söyledi.

Arınç, şunları kaydetti:"2003 yılından itibaren günümüze kadar projelerinin dahi çizilmesine cesaret edilemeyen Yenikapı Mevlevihanesi'nden, Süleymaniye Camii'ne, Ertuğrul Tekke Camii'nden, Yavuz Sultan Selim Camii'ne, Edirnekapı Mihrimah Sultan Camii'nden Dördüncü Vakıf Han'a, Haseki Hürrem Hamamı'ndan Bitlis'te El Aman Hanı'na, Aydın Nasuh Paşa Edirne Merkez Taşlık Camii'ne kadar 3 bin 600'den fazla vakıf eserin onarımını tamamladık. Bizler vakıflar meselesini ülkenin en önemli meselelerinden biri olarak görüyoruz. Çünkübizim medeniyetimiz bir başka isimle bir vakıf medeniyetidir. Bugünkü millet şuurumuzu, bugünkü sağlam sosyal dokumuzu bu anlayışa borçluyuz."

GELİRLERİN BÜYÜK BÖLÜMÜ YARDIMLARA
Bir taraftan vakıf eserlerini, diğer taraftan vakıf anlayışının yardımlaşma ve dayanışma boyutun ihmal etmediklerini belirten Arınç, "Gelirlerimizin büyük kısmını sosyal yardımlara ayırdık. Çalışma gücünü kaybeden engelli ve yetim çocuklara maaş bağladık. Bugün tam 5 bin kişi bu yardımlarımızdan yararlanmaktadır. 2006'da ilk defa 3 bin ilk ve ortaöğretim öğrencisine burs vermeye başladık; bugün burs verdiğimiz öğrenci sayısı 15 bini geçmiştir" dedi.

Muhtaç aileleri de unutmadıklarını ifade eden Arınç, vakfiyelerdeki hayır şartlarının yerine getirilmesi amacıyla 2012 yılında 20 bin aileye 15 kalem kuru gıdadan oluşan yardım paketi dağıttıklarını söyledi.

Arınç, eğitim alanında da önemli çalışmalar sürdürdüklerini ve İstanbul'da Bezmialem Üniversitesi ve Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi'nin kurulduğunu söyledi.

Arınç, toplumda vakıf bilincini geliştirmek amacıyla vakıf müzeleri kurduklarını ve kıymetli eserleri sergilemeye başladıklarını dabildirdi.

CEMAAT VAKIFLARINA AİT TAŞINMAZLARIN İADESİ
'Vakıf' deyince sadece geçmişten miras kalan eserleri anlamadıklarına işaret eden Arınç, şöyle devam etti: "Yalnızca bizim inançlarımıza ait vakıf eserlerini dikkate almıyoruz. Biz vakıf deyince bu topraklarda yaşamış, dini, inancı, etnik kökeni farklı da olsa bizimle aynı kaderi paylaşmış, aynı havayı solumuş, tüm farklı inançlara sahip insanların vakıflarına da aynı saygı ve özenle yaklaşıyoruz. Maalesef uzun yıllar ülkemizde farklı sebeplerle yüzyıllardır birlikte yaşadığımız azınlık cemaatlerimizin vakıflarına karşı bugün kabul edemeyeceğimiz bir tutum sergilenmiştir. Ancak hayır amacıyla kurulanvakıfların her ne sebeple olursa olsun faaliyetlerinin durdurulmasına, taşınmazlarına el konulmasına rıza gösteremeyiz. Çünkü bizim hak ve adalet anlayışımız buna izin vermez. Bu düşünceyle 5737 sayılı Vakıflar Kanunu'na 27 Ağustos 2011 tarihinde geçici 11. madde eklenerek, cemaat vakıflarının mallarının iadesi noktasında çok önemli bir adım attık. Bu tarihten günümüze kadar 88 gayrimenkulden 18 taşınmaz sahiplerine iade edilmiştir. Böylece yüzyıllardır yaşanan mağduriyetler giderilmiştir. Aynızamanda bu karar taşınmazları iade edilen cemaatlerde büyük bir sevince neden olmuştur. Bundan sonraki adımlarımızda ölçümüz hak ve hukuk olacaktır."

Genel Müdürlük bütçesinin 400 milyon lira olduğunu ve devletten bir kuruş almadıklarını bu bütçe ile 3 bin 600 eseri ayağa kaldırmanın mümkün belirten Arınç, vakıf eserlerin restorasyonuna destek veren işadamlarına da teşekkür etti .