Rasim Ozan Kütahyalı Adnan Oktar Kavgası (Beyaz Tv - A9 Tv)

Rasim Ozan Kütahyalı Adnan Oktar Kavgası (Beyaz Tv - A9 Tv). Rasim Ozan'la Adnan Oktar'ın canlı yayın kavgası izleyicileri ekrana kilitledi. Adnan Oktar'ın (Harun Yahya), kendi stüdyosundan Beyaz TV ekranlarına bağlanarak yayına katıldığı programda Rasim Ozan, Adnan Hoca'yı canlı yayından kovdu, Rasim Ozan Canlı Yayından Adnan Oktar'ı Kovdu 24 Ocak 2013.

Beyaz TV'de ekrana gelen Adalet Masası programında gergin anlar yaşanırken, Rasim Ozan Kütahyalı Adnan Hoca ' yı canlı yayından kovdu. Beyaz Tv ekranlarında yayınlanan “Adalet Masası” programına Rasim Ozan Kütahyalı ve Adnan Oktar arasındaki kavga damgasını vurdu.Adnan Oktar'ın konuk olduğu 'Adalet Masası' programında işler karıştı. Adnan Oktar ile Rasim Ozan Kütahyalı birbirine girdi.

Beyaz Tv ekranlarında yaşanan Adnan Oktar-Rasim Ozan Kütahyalı kavgası tozu dumana kattı.

MEHDİ MÜZİK ÇALIP OYNAR MI?

Canlı yayında Rasim Ozan Kütahyalı'nın sorduğu “Mehdi müzik çalıp oynar mı?” sorusu karşısında sinirlenirken, Rasim Ozan'ın “Mehdi kendi topluluğu arasında bacılar, motorlar cariyeler ayrımı yapıyor mu' şeklindeki sorusu karşısında ise adeta çılgına döndü.

AĞZINI TOPLA

Rasim Ozan'ın sorularına cevap vermekte zorlanan Adnan Oktar “'Ağzını topla terbiyesizlik etme.'O işleri sen daha iyi bilirsin, kurnazlık yapma. Ağzını topla bana düzgün soru sor' sözleriyle Rasim Ozan'a tepki gösterdi.

CANLI YAYINDAN KOVDU

Rasim Ozan Kütahyalı'nın'Bu programda kendi propagandanızı yapmanıza izin vermem, istediğimiz soruyu soramayacaksak olmaz bu iş' demesiyle gerilen ipler karşılıklı restleşmeye vardı.Yaşanan bu olaylardan sonra Kütahyalı rejiye, Adnan Oktar'ı canlı yayından alması talimatını verdi.

PARANOYAYA KAPILMIŞ

Rasim Ozan Kütahyalı, gergin yaşanan dakikaların ardından ise şu açıklamayı yaptı:
Adnan Oktar yayını sabote edip provoke etmeye kalkıştı. Fakat istediğimiz sorular sorulmayacak ve kendisi istediği gibi propaganda yapacaksa böyle olmaz. İnşallahlar ve maşallahlarla devam etsin. Yapacak bir şey yok. Bütün o yaşananları anlatmak istemiyor. Halbuki ben bu soruları hesap sorar gibi sormak istemiyorum ancak o bir paranoyaya kapılmış. Haksızlığın karşısındayız ama bu böyle olmaz.

AĞIZ DOLUSU HAKARET

Canlı yayında kovulan Adnan Oktar ise Rasim Ozan'a kendi televizyonundan yanıt verdi. Rasim Ozan'a ağır hakaretler içeren sözler söyleyen Adnan Oktar'a Twitter'da tepki yağdı.

İşte Beyaz TV'den canlı yayınlanan gecenin olay programından kesitler:

R. Ozan Kütahyalı: 28 Şubat işkencelerine pek çok kişi maruz kaldı. Bu kişilerden biri de Adnan Oktar ve talebeleriydi. Bugün Adnan Oktar ile bu konuları konuşacağız.
Şimdi Adnan Oktar topluluğu nasıl oluştu, bize anlatabilir misiniz?

Adnan Oktar: Ben ilk önce İstanbul'a geldiğimde Fındıklı Güzel Sanatlar Akademisine geldim, İç Mimarlık bölümünü üçüncü olarak kazandım, orada bir arkadaş çevresi edindim. 3-5 kişi kadar bir arkadaş çevrem oldu. Orada camide arkadaşlarımızla Darwinizm'in geçersizliğini anlatan, proteinlerin tesadüfen olmasının imkansız olması anlatan eserleri dağıtıyordum. O dönemde Akademide ken 15-20 kişilik bir arkadaş çevrem oluştu. Çeşitli kolejlerden, üniversitelerden arkadaş çevrem oluştu. Sonra gittikçe gelişti. Sonra kitap ve Cdler çıkartmaya başladık biliyorsunuz.

R. Ozan Kütahyalı: İlk büyük yankı uyandıran kitabınız 1986'daki “Yahudilik ve Masonluk” kitabı değil mi?

Adnan Oktar: Evet ilk en etkili eser o idi.

R. Ozan Kütahyalı: Onu Harun Yahya müstear ismi ile mi yayınlamıştınız?

Adnan Oktar: Evet, uzun yıllar Harun Yahya müstear ismi ile yayınlandı.

R. Ozan Kütahyalı: Peki “Yahudilik ve Masonluk” kitabı size ait değil mi, sizin kontrolünüzde yazıldı.

Adnan Oktar: Evet.

R. Ozan Kütahyalı: Oradaki görüşlerinizi hala sürdürüyor musunuz? Şu anda İsraille ve Masonlarla aranız iyi değil mi? O günden bugüne görüşleriniz değişti mi, gelişti mi?

Adnan Oktar: Tabi görüşlerim gün geçtikçe değişebilir, bilgim artıyor, tecrübem artıyor. Bir insan sabit kalmaz. Mesela Tevrat bilgim o zamanki ile kıyaslanmaz. Ama o dönemde anlattığım bilgilerde bir değişiklik yok. Anlattığım bilgiler doğru, yanlış aktarılan bir konu yok orada. Masonlukla ilgili anlattıklarım da doğru. Biz Masonluğun Ateist Masonluk'tan çıkıp, Allah'a inanan, Muhammedi Masonluğa dönüşmesini istiyoruz. Aynı şekilde Museviler'in de “La İlahe İllallah, Muhammeden Resulullah” diyen Musevilere dönüşmesini istiyoruz. Musevilerle ilgili muhalif bir görüşümüz hiç bir zaman olmadı.

R. Ozan Kütahyalı: Bu aralar İsrail'den bir heyeti kabul ettiniz değil mi?

Adnan Oktar: Evet

R. Ozan Kütahyalı: Kimdi onlar, İsrail heyeti ile olan münasebetiniz nedir?

Adnan Oktar: İsrail'de çok fazla dostumuz var. Hahamlardan, Baş Hahamlardan, Milletvekillerinden, Bakanlardan. Hatta İsrail Hükümeti ile de bağlantımız var. Yaygın olarak bize karşı saygıları, sevgileri, hürmetleri var. Güvenleri de çok fazla. Aynı şekilde Masonların da öyle, Tapınak Şövalyeleri'nin de öyle. Çünkü biz onlara insancıl yaklaşıyoruz, sevgi ile yaklaşıyoruz. Savaşların durmasını ve barışı istiyoruz.

R. Ozan Kütahyalı: Yani şu anda Tapınak Şövalyeleri ile aranız çok iyi, sizi çok seviyorlar. Masonlarla, İsrail ile aranız çok iyi, sizi çok seviyorlar. Doğru mu Adnan Oktar?

Adnan Oktar: İnsan olarak tabi ki, evet.

R. Ozan Kütahyalı: 2004 yılında Tel Aviv Üniversitesi, sizin Anti Semitik olmadığınızı, diğer dinlere karşı hoşgörünüzün arttığına hükmetmiş, doğru mu?

Adnan Oktar: Ben en başında da Anti-Semit (Yahudi karşıtı) değildim. Hiçbir zaman da olmadım. 
Ben her zaman şefkat ve sevgiyle yaklaştım insanlara. Her zaman savaşa, teröre, anarşiye karşı oldum. Dünyanın kardeş olmasını, barış içinde yaşamasını istedim. Silahların kaldırılmasını, kanın durmasını istedim. Irkçılığa daima karşı oldum. Hristiyan ve Museviler'e daima şefkatle yaklaştım. Muhammedi Hristiyan, Muhammedi Museviler oluşması için gayret ettim. Muhammedi Masonlar olması için de gayret ettim.

R. Ozan Kütahyalı: Peki Filistinli kardeşlerimize çok ağır şekilde zulmeden bir İsrail hükümeti var. Siz İsrail Hükümeti ile çok iyisiniz, İsrail'den heyetler, milletvekilleri, bakanlar, üst düzey yetkililer size geliyor, oturuyor, konuşuyorlar. Peki Filistinli Müslümanlara bu kadar zulüm yapan İsrail Devleti ile Adnan Oktar'ın arasının iyi olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Adnan Oktar: Neden olsun? Türkiye'nin de İsrail ile arası iyi idi. Fakat son zamanlarda bozuldu. Onlar da Ehli Kitap'tır. Allah onların yemeklerini yiyebilirsiniz diyor, onlarla evlenebilirsiniz diyor.

R. Ozan Kütahyalı: Mesele burada Yahudiler değil ama.. Yahudi yurttaşlarımıza da Türkiye'de çok büyük zulümler edildi.

Adnan Oktar: İsrail Devleti beni ilgilendirmiyor, beni ilgilendiren İsrail'deki dindar Museviler'dir. Ben İsrail'deki Musevi dindarlar ile muhatap oluyorum. Ben Musevilere ve Hristiyanlara Kuran'a dayalı olarak bir sevgi, şefkat duyduğumu belirtmek isterim. Biz Mehdi'nin zuhur ettiğine, İsa Mesih'in Zuhur ettiğine inanıyoruz. Dolayısıyla Hristiyanlar da Museviler de hepsi Muhammedi olacaklar. Hepsi “La İlahe İllallah, Muhammeden Resulullah” diyecekler. Savaşlar kalkacak, barış dünyaya hakim olacak. Ben Mehdiyetin yolunda hareket ettiğim için onlara sevgi duyuyorum.

R. Ozan Kütahyalı: Evet zaten Hristiyanlara, Musevilere sevgi duymak, onların Ehli kitap olduğunu bilmek Müslümanlığın da bir gereğidir. Ama bugün Yahudilik ve Masonluk kitabınızdan sonra İsrail ile bu kadar iyi ilişkiler içinde olmanız eleştirilebilir haliyle. Ama siz diyorsunuz ki “Ben herkes ile iletişi kurarım”. Eyvallah, ona hiçbir karşı düşüncemiz yok.

Adnan Oktar: Yanlış olan yönlerine yine karşıyım. Yanlış yönlerini kabul ediyor değilim. Zulüm yaptıklarında, adam öldürdüklerinde karşıyım, Filistinli kardeşlerimize şiddet uyguladıklarında karşıyım.

R. Ozan Kütahyalı: Türkiye'de de Yahudilere, Hritiyanlara çok büyük zulümler yapıldı, Hrant Dink'in ölüm yıldönümünün altıncı yılını yaşadık. Trakya olayları, varlık vergisi.. Çok büyük zulümler edildi Yahudi ve Hristiyanlara.. Sizin buna karşı çıkmanız büyük bir erdemdir. Ama 1990ların başındaki Bilim Araştırma Vakfı her şeyi Yahudiler yapıyor, Masonlar yapıyor görüşünü savunurdu ya da öyle bilinirdi.

Adnan Oktar: Hayır öyle değil. Eğer yanlış yolda bir Musevi varsa, onu düzeltirseniz İslam'a yardımcı olur. Biz bölgede bütün Museviler'in Filistinliler ile kardeş olmasını istiyoruz. Bütün kargaşa bu şekilde ortadan kalkacak.

R. Ozan Kütahyalı: O zaman Filistinlilere zulüm edilirken Adnan Oktar'ın buna tepki vermesini görmemiz lazım.

Adnan Oktar: Asıl tepki İttihad- İslam ile olur. İslam Birliği'ni sağlamakla olur. Mehdi zuhur etmeden, İsa Mesih zuhur etmeden, Türk İslam Birliği olmadan bir kurtuluş olmaz zaten. Birlik ve beraberlik olduğunda en güzel netice alınır.

R. Ozan Kütahyalı: Peki, siz ilk 1983 yılında tutuklandınız değil mi? Orada size paranoid şizofren raporu verdiler, doğru mu? O süreci anlatır mısınız? Adnan Oktar ne zaman hapse girdi, bunları anlatabilir misiniz?

Adnan Oktar: Bana o raporlar verildi, doğru ama Askeri Hastane de hepsi bozuldu. Konu bitti. Askeri Hastahane tam sağlıklı ve sıhhatlidir dedi. Bunlar artık boş konular, bunlara vakit ayırmayalım... Ben açıkça söylüyorum, bana deli dediler, 9 ay akıl hastanesinde yatırdılar. Ayağıma zincir vurdular, en azılı delilerin içine koydular. Ayağıma zincir vurup, somyaya bağladılar. 1 metrelik zincir... Ben aylarca o vaziyette yaşadım. Dışarı çıkmama da müsaade etmediler. Annem ve avukatım dışında kimse ile konuşturmadılar. Telefon etmem yasaklandı. Benim bulunduğum dönemde 7 kişiyi öldürdüler. Bunu kimin yaptığını araştırmanız lazım. O dönemdeki bütün belgeler yok edildi. Ve benim bulunduğum yere azılı bir deli koydular. Adam beni öldürmek üzere hareket etti, onu zorla yanımızdan ayırttık. Ama bu konular zaman kaybıdır. Biz önemli konulara geçelim, vakit kıymetli. Ahir zaman konularına geçelim biz.

R. Ozan Kütahyalı: Peki Mehdilik konusuna gelelim.

Adnan Oktar: Ahir zamanda Peygamberimiz sav Mehdi'nin zuhurunu müjdelemiş. Alametlerin hepsi çıkmış. Hanefi, Şafi, Maliki, Hanbeli mezheplerinde Mehdi haktır, gerçektir. Bütün hadis kitaplarında Buhari, Tirmizi, İbni Mace. Hepsinde geçer Mehdi. Bediüzzaman Said Nursi Mehdi'nin 1980 yılında çıkacağını net şekilde söylüyor. “Hicri 1400'de Darwinizm'i, Materyalizm'i yerle bir edecek” diyor Bediüzzaman. 2010 gibi de talebeleri atağa geçecek diyor. “Şeddeli lamlar ve mim ikişer sayılsa bundan bir asır sonra Darwinizm'i, Materyalizm'i yok edecek kişiler Mehdi ve talebeleridir” diyor Bediüzzaman. Açık bu Risale-i Nur'da. “2020 gibi de tamamen bitirecek Allah'ın izniyle” diyor. Bediüzzaman. “Yemin ediyorum İslam dünyaya hakim olacak” diyor. “İsa Mesih de kesin şahıs olarak inecek” diyor.

R. Ozan Kütahyalı: Peki anlattığınız Mehdi tarifi size uyuyor mu?

Adnan Oktar: Uyup uymaması önemli değil, ben Allah'ın gariban bir kuluyum, zavallı bir kuluyum. Hoca da değilim. Bilgisini arttıran bir insanım. Olağanüstü bir insan değilim ben, herhangi bir insanım. Ama ben sayayım.

R. Ozan Kütahyalı: Evet, dinliyoruz.

Adnan Oktar: Hadis söylüyorum, uydurma değil. Hadislerde Mehdi için şöyle diyor: “Alnı geniştir, burnu küçüktür, kalkıktır, orta boyludur, siyah saçlı ve siyah sakallıdır diyor, sakalları kenardan ince, altı cezm edilmiştir diyor. Yeşil gözlüdür diyor, hadis bu. Sırtında bir ben vardır diyor. Bunlar Peygamberimiz (sav)'in hadisi. İsterseniz kaynaklarını gösteririm. Sağ bacağında bir ben vardır diyor. Sağ göğsünü kaplayan yaprak büyüklüğünde bir ben vardır diyor. Alnında hafif çukurluk vardır, kaş çatma çizgisi ortada ve tektir diyor hadiste. Omuzları, karnı geniştir, uylukları da geniştir diyor. Yürürken adımlarını dışarıya atar, kaşları kavislidir diyor.

R. Ozan Kütahyalı: Peki Mehdi müzik ile dans eder mi Adnan Bey?

Adnan Oktar: Mehdi sanıldığı gibi bağnaz olmayacak. Mehdi dini tahfif edecek, kolaylaştıracak, onun için bütün yobazlar karşı çıkacaklar ona. Peygamberimiz (sav) diyor ki “İstanbul'daki bir alim onu dinsizlikle, münafıklıkla itham edecek”. Müslim'de Tirmizi'de hepsinde var.

R. Ozan Kütahyalı: O Cübbeli Hoca mı acaba?

Adnan Oktar: Ben onu bilemem, hadislerde bir alim çıkacak diyor İstanbul'da, Mehdi'ye karşı mücadele verecek diyor. Onu dinden çıkmakla itham edecek diyor Peygamberimiz sav. Mehdi'nin çıkacağı yıllarda iki tane kuyruklu yıldız çıkacak, biri iki uçlu diyor. Diğer kuyruklu yıldızların aksi istikamette gidecek, çok parlak olacak diyor. LULİN kuyruklu yıldızı çıktı, iki uçlu, hepsinden parlaktı hakikaten. Hadislerde Fırat'ın suyu kesilecek diyor. Fırat'ın suyu da kesildi Keban Barajı ile. Afganistan işgal edilecek, 15 gün arayla Ay ve Güneş tutulması olacak diyor. Bunlar da oldu. Kabe'de baskın yapılacak diyor Peygamberimiz sav, Kabe'de baskın oldu ve herkes gördü. LULİN'den önce bir kuyruklu yıldız daha çıktı. İki kuyruklu yıldız diyor Peygamber Efendimiz sav zaten. O dönemde kuraklık olacak diyor LULİN zamanında, bunlar da oldu. Bağdat alevler içinde yanacak diyor, bu da oldu. Hatta Bağdat'ın para birimi değişecek diyor, bu da oldu. Şam'da olaylar çıkacak diyor. Hadislerde Şam'daki Kufe Mescidi delinecek diyor. Bu da oldu. Şam ve Mısır Melikleri öldürülecek diyor, bunlar da oldu. Bunlar hep hadis, uydurma değil. Irak üçe bölünecek diyor o da oldu.

R. Ozan Kütahyalı: Hakikaten üçe bölünecek mi Irak? Üç ayrı devlet mi olacak?

Adnan Oktar: Fiilen öyle oldu zaten Irak'ta şu anda.

R. Ozan Kütahyalı: Evet.

Adnan Oktar: Peygamberimiz sav ' in bu hadisleri gizleniyor. Birçok bağnaz bunları söylemek istemiyor. O devirde diyor ki Peygamberimiz sav “Depremler sıklaşacak”. 1980 yılından sonra depremler 20 misline çıktı. Yani dünya tarihindeki oranın 20 misline çıktı. Yer çökmeleri, fırtınalar olacak diyor. Ve ekonomik kriz olacak diyor aynı dönemde. Mehdi çıktığı vakit Onu yakın talebeleri imanın nuru ile tanır, yoksa tanıyamazsınız Mehdi çıktığında diyor. Bediüzzaman Mehdi dahi kendisini bilmez diyor. İsa Mesih için de öyle diyor Bediüzzaman.

R. Ozan Kütahyalı: Adnan Bey siz kendinizi mi anlatıyorsunuz?

Adnan Oktar: Ben Allah'ın gariban bir kuluyum. Böyle bir özelliğim yok, zavallı bir insanım ben. Ben Hoca da değilim.

R. Ozan Kütahyalı: ' Peki bu Mehdi kendi topluluğu arasında bacılar, cariyeler ayrımı yapıyor mu '
Adnan Oktar: ' Ağzını topla saygısızlık yapma. O işleri sen daha iyi bilirsin, kurnazlık yapma. Ağzını topla bana düzgün soru sor '

R. Ozan Kütahyalı: Bunlar yalan mı, onun için soruyorum ben..

Adnan Oktar: Ben Müslümanlarla muhatap oluyorum, nur gibi Müslümanlar.

R. Ozan Kütahyalı: Adnan Bey, ben size herhangi bir şeyde bulunmuyorum, ben sadece soruyorum..

Adnan Oktar: Kurnazlık yapma mübarek, ben seni bilirim şimdi.

R. Ozan Kütahyalı: Ben ne varsa söylerim, sizle ilgili bir şey varsa söylerim. Benim bir şey dediğimi yok.

Adnan Oktar: Onu söyleyen adamlar o tip adamlar zaten. Müslümanlara her türlü iftirayı, hakareti ederler ahir zamanda. Onlar önemli değil. Onu diyenler kendilerinde arasınlar onları, yani onlar o tip adamlar. Adama sormuşlar ' kişiyi nasıl bilirsin? ' diye 'Kendim gibi bilirim' demiş. O adamlardan başka bir şey çıkmaz ki... O tip adamlar onlar, kimi mafya kimi derin devlet... Nerenin imamı, nerenin hocası. Biz kardeşiz, bizde imam filan yok öyle şeyler.