İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Gazze'ye giden Mavi Marmara gemisinde yapılan katliam için Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'dan özür diledi ve ölenlerin yakınlarına tazminat ödemeyi kabul etti.

Mavi Marmara’ya İsrail askerinin saldırısında yaşamını yitiren 9 kişiden biri de Ali Haydar Bengi'ydi. Bengi’nin kardeşi Aziz Bengi, Netanyahu’nun 3 yıl sonra dilediği özrü geç kalan bir özür olarak değerlendirerek, "Özür tamam. Ama bu katliamı yapanlarda cezasız kalmamalı." dedi.

Mavi Marmara'da öldürülenlerin yakınlarına tazminat verilmesinin kendileri için önemli olmadığını vurgulayan Aziz Bengi, amacın Gazze’deki ambargonun kalkarak oradaki insanların refaha ve huzura kavuşması olduğunu dile getirdi. Bengi, “Tazminat önemli değil. Allah’a şükür ihtiyacımız da yok. Sıkıntımız da yok. Eğer ki ambargo kalkarsa, oradaki halk refaha kavuşursa biz çok daha fazla rahatlarız. Bizim gayemiz oydu. Onu da İsrail kabul etti.” dedi.

BU KATLİAMI YAPANLAR CEZALANDIRILMALI

İsrail’i kastederek ‘Özür dilemesi onun küçüklüğüdür’ diyen Bengi, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Zaten suçludurlar. Çünkü resmen onların yaptığı bir katliamdır. Oradakiler infaz edildi. Sabahın 5’inde açık sularda yapılanları bütün kamuoyu kabul ediyor. Açık denizde bir gemiye saldırmak uluslararası hukuka göre suçtur. Sınır bölgesine daha girilmemiş. Abimin arkadaşlarının anlattığına göre abim infaz edilmiş. Görgü şahidinin birisi diyor ki, “üç mermi benim yanımda sıktılar. Yerde uzanmış halde, yüzüne baktılar. Yüzüne baktıktan sonra sırtına üç mermi sıktılar. Ondan sonra onu alıp götürdüler beni de köşeye bağladılar.’ diyor. Yani onu infaz ettiler. Ben bu işi yapanların cezalandırılmasını istiyorum. Ve oradaki ambargonun kalkmasını bizim için önemli olan bu.” Şehit Ali Haydar Bengi Eğitim Yardımlaşma Kültür Derneği Başkanı Mehmet Seydi ise Mavi Marmara vakasıyla insanlık adına büyük bir olaya imza atıldığını söyledi.

İsrail saldırısında hayatını kaybedenlerin kanlarının amacına ulaştığını vurgulayan Seydi, “Gazze’nin özgürlüğü hem insanlık hem de Ortadoğu halkları adına çok önemli bir konu. Özür olayı da tarihi bir olay. İsrail tarihinde bildiğimiz kadarıyla yaptığı katliamlardan işlediği cinayetlerinden hiçbir zaman geri adım atmış değildi. Ama bu açıdan insanlık adına ve İslam alemi adına büyük bir zafer. Rabbim o, 9 tane şehit kardeşimizin kanının bereketini daha biz hayattayken bize gösterdi. Ne mutlu onlara ne mutlu onların ardından gidenlere.”dedi.

Türkiye’nin dış politikasının kendi haklılığını gün be gün gösterdiğini belirten Seydi, Türkiye’nin doğru yolda ilerlediğini kaydederek, “İlan edilen barış sonucuna ulaşır da hem Ortadoğu hem de insanlık adına büyük bir adım atılmış olur. Bu da bunun müjdesidir. Akıtılan ter olsun, akıtılan kan olsun hak ettiği yeri buluyor. İsrail kendi cinayetlerini katliamlarını itiraf etmek zorunda kaldı. Mızrak zaten çuvala sığmıyordu. Bu da malumun ilanı oldu.”ifadelerini kullandı .

İHH Başkanı Bülent Yıldırım'dan Özür Açıklaması

Gazze'ye Özgürlük Filosu ve Mavi Marmara organizatörü İHH İnsani Yardım Vakfı Başkanı Av. Bülent Yıldırım, vakıf merkezindeki toplantıda; İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı arayarak özür dilediğini ifade etmesini yorumladı.

Yıldırım, kararla ilgili olarak bunun siyasi ve diplomasi açısından önemli bir başarı olduğunu, ama ablukanın kaldırılmasının da gerekli olduğunu söyledi.

İsrail'in özür dilemesiyle bir ilk yaşandığını belirten Yıldırım, ' Bundan dolayı mutluyuz. Burada emeği geçen herkese çok teşekkür ediyoruz. İsrail, bu özür ve tazminattan sonra acaba ablukayı kaldıracak mı, asıl önemli olan bu. Çünkü ambargo zaten fiili olarak kalkmıştı ' diye konuştu.

Özür, siyasi ve diplomatik başarıdır

Konuşmasına ' Öncelikle şehitlerimizi rahmetle anıyorum ' diyerek başlayan İHH İnsani Yardım Vakfı Başkanı Av. Bülent Yıldırım şunları söyledi:

' İsrail, açık denizde bize kasten saldırmış, öldürmüş, yaralamış ve işkence etmiştir. Bütün dünya ayağa kalkmış, halklar ayağa kalkmıştır. Şimdi ise İsrail özür diledi. Zaten ambargo fiilen kalkmıştı. Mavi Marmara büyük bir zafere imza atmıştır. Bu özür açıklaması bunun en önemli kanıtıdır. Şehidler ve yaralılar büyük bir zafere imza atmıştır. Bugün şehit aileleriyle istişare ettiğimizde buruk bir sevinç yaşadıklarını gördük. Bu da ablukanın henüz kalkmamasından kaynaklanıyor. Abluka İsrail'in haksız olarak uyguladığı bir şeydir. İnşallah bu da kalkacak. Bu; süreçte çok önemli bir adımdır. Mücadelemiz henüz bitmedi, durmaksızın devam edecek. Mescid-i Aksa hala mahsun, Filistinli insanlar hala haksız olarak gözaltına alınıyor. Bu özürle İsrail suçunu kabul etmiştir. Dünyada açılan çok önemli davalar var. Elbette bunlar dikkate alınacak. Sen adam öldürdün, yaraladın, insanları mahsur bıraktın. Ve şimdi suçunu itiraf ettin. 9 kardeşimizi şehid ettiğini kabul ettiler. Saldırıda yaralanan Uğur Süleyman Söylemez kardeşimiz 3 yıldır yoğun bakımda. Bu siyasi ve diplomatik anlamda bir başarıdır. Özür, tazminat ve ambargonun kaldırılması çok önemlidir. Biz Gazze'ye uygulanan ablukanın kalkmasını da istiyoruz. Abluka kaldırılana kadar küresel mücadele devam edecektir.

Bütün dünyaya rağmen Mavi Marmara'ya saldırdığını kabul ettiler. Biz pek çok uluslararası sözleşmede belirtilmiş olan; doğal bir hakkımızı kullanarak yardım götürüyorduk. Açık denizde bize saldırarak bir suç işlediler. Bu süreci dünyadaki mahkemelerde değerlendireceğiz.

Gelinen noktadan gerçekten mutluyuz. Türkiye'nin onurlu duruşundan dolayı mutluyuz. Bizim haksız olduğumuzu söyleyenler oldu, sustuk, şimdi haklılığımız ortaya çıktı. Bu durum; siyasi ve diplomatik anlamda bir başarıdır. Özür, tazminat ve ambargonun kaldırılması çok önemlidir. Biz ablukanın kalkmasını da istiyoruz. Abluka kaldırılana kadar küresel mücadele de devam edecek. Tüm dünyadan katılımcılar vardı orada. Türkiye'nin bu başarısına sevindik, abluka kaldırılana kadar mücadelemiz sürecek.

İnşallah israil bundan sonra biraz daha akıllı davranır. Biliyorsunuz Gazze saldırısı sırasında çok hoyrattı. Sonra 'One Minute' olayı oldu. Demek ki cesur ve kararlı olursanız ulaşamayacağınız bir şey yoktur. Bu yaşanan son süreç dünyaya hakkın, haklının kazanacağını göstermesi açısından çok önemlidir. '

Mavi Marmara Davası ve hukuk mücadelesi sürecek

İHH Başkanı Av. Bülent Yıldırım, 6 Kasım 2012'de açılan; İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi ' nde görülmeye devam edilen Mavi Marmara Davası ile ilgili şöyle konuştu:

' İsrail'in işlediği bu suçlar Mavi Marmara ' nın bir Türk Gemisi olması ve saldırıda işlenen suçların evrensel hukuku ilgilendiren “uluslararası suçlar” olması nedeniyle Türkiye Cumhuriyeti devletinin yargı erki önüne taşınmış ve bu suçlara ilişkin Türkiye Cumhuriyeti ' nin Cumhuriyet Savcıları tarafından “kamu davası” açılmıştır. İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi ' nde görülmekte olan bu davada, Mavi Marmara saldırısının faillerinin, kasten adam öldürmek, kasten adam öldürmeye teşebbüs, nitelikli kasten yaralama, kasten yaralama, nitelikli yağma, deniz, demiryolu veya havayolu ulaşım araçlarını kaçırma veya alıkoyma, nitelikli mala zarar verme, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve eziyet suçlarını azmettirme suçlarından dolayı her bir mağdur için ayrı ayrı, toplamda binlerce yıla mahkum edilmek üzere cezalandırılmaları talep edilmiştir. Ayrıca İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, devletin kolluk güçlerine ve istihbarat güçlerine verdiği talimatlarla saldırıya bizzat katılmış olan askerler ve emri veren asker ve sivil sorumluların tespitini yaparak haklarında yeni kamu davaları açmak için soruşturmaya devam etmektedir.

Dolayısıyla yürürlükte olan mevzuat bakımından mevcut dava, saldırıda işlenen suçlar göz önüne alındığında kamu davası niteliğinde olup şikayete bağlı olmadığı gibi herhangi bir şikayetten vazgeçme halinde dahi niteliği gereği yargılama süreci devam edecektir. Ayrıca suçların niteliği gereği söz konusu dava zamanaşımına tabi değildir. Bu noktada Türkiye Adli Mercileri önünde görülmekte olan davanın herhangi bir hüküm olmaksızın siyasi bir müdahale ile durdurulması ya da ortadan kaldırılması imkansızdır. Kaldı ki Mavi Marmara mağduru olan müvekkillerimizin kendilerine ödenecek herhangi bir tazminat karşılığında, işlenen suçlar bakımından şikayetlerinden vazgeçmesi söz konusu dahi edilemez. Bu sebeplerle, saldırıda işlenen suçların her bir faili, ulusal ve uluslararası yargı mercileri önüne çıkarılıp cezalandırılıncaya kadar, müvekkillerimiz adına, hukuki mücadelemizi sürdüreceğiz. '

İLGİLİ DİĞER VİDEOLAR

CHP 'Biz özür dilemeyiz'

26 Mart 2013 Salı

Dünya basınında 'özür'

24 Mart 2013 Pazar

Filistinli öğrenciler Türkiye'de

23 Mart 2013 Cumartesi

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile