Babasının sevgisini gizlemeyen ancak otoriter biri olduğunu ifade eden Erdoğan, geçmişte küfürlü konuşmalarının dahi bedelini ödediğini söyledi.

Beyaz TV tarafından hazırlanan'Usta'nın Hikayesi'belgeselinin galasında soruları yanıtlayan Erdoğan, hayatından kesitleri izleyicilerle paylaştı.

Erdoğan, babası ile ilişkisine yönelik bir soruyu babasının otoriter biri olduğunu anlatarak 'Bizim yetişmemizde, karakter yapımızın oluşmasında onun ciddiyetinin çok faydası olmuştur. Ağzımızdan çıkacak küfürlü lafın cezası çok ağırdır, küfredemezsiniz. Küfrettiğiniz anda faturasını ağır ödersiniz. Onun için zaman zaman babam bizimle hesaplaşmıştır. Faturasını ağır ödedik ama kazandık'diye yanıtladı.

3 Eylül 2013 Salı - Editör:

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Erdoğan İçin Neler Söyledi?

Başbakan Erdoğan'ın 40 yıllık dava arkadaşı Abdullah Gül, Beyaz Tv ekranlarında yayınlanan Usta'nın Hikayesi'nde samimim açıklamalarda bulundu.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 'la 40 yıllık süre içerisinde birbirinde zorlu olaylar yaşadıkları ifade ederek, bu süre içerisinde en önemli noktanın AK Parti 'nin kuruluş yılları olduğunu söyledi.

İşte Abdullah Gül 'ün ağzından 40 yılın hikayesi:

“Bizim Tayyip Bey 'le arkadaşlığımız, kardeşliğimiz çok eski yıllara gider. Eski yıllar dediğimde gençliğimizin ilk yıllarıdır. Yani benim üniversiteye ilk girişimdir. Tayyip Bey 'de o zaman İmam Hatip 'in son sınıfındaydı. 1970 'lerin başıydı yani o günden bu güne baktığımızda 40 yılı geçen bir kardeşliğimiz var. Bu süre içinde çok olaylar oldu. Bu 40 yıla yakın arkadaşlığı bir mahalle arkadaşlığı değil, millet sevgisi uğrunda bir dava arkadaşlığı. Allah nasip etti milletimize ve memleketimize hizmet yolunda onurlu görevler düştü. Öğrencilik yıllarımızdaki mücadelelerimiz, faaliyetlerimiz artık unutuldu. Şu bir gerçek ki gerek Fazilet gerekse Refah Partisi 'nde benim milletvekili olarak Tayyip Bey 'in de belediye başkanlığı döneminde yaptıkları dikkat çekti. Asıl AK Parti 'yi kurmamız ve iktidara taşımamız hiç unutulmayacak bir olaydır. Türkiye 'nin son 15 yıldaki siyasi tarihine beraber yaptık. Onun için sadece bir olayı anlatırsın derseniz olayın içinden çıkamam. O kadar çok cesur adımlar attık ki hangisini sorsanız doğrusu çok zorlanırım. Bu büyük başarının altında AK Parti 'yi kurmamız ve milletin huzuruna çıkmamız oldu. İlk gittiğimiz yer de Kayseri oldu. Orada coşkulu bir şekilde karşılandık ve diğer gittiğimiz illerde yoğun ilgi gördük. 2002 yılında iktidar nasip olduktan sonra Tayyip Bey 'in yaşadığı sıkıntılı süreçleri hep beraber yaşadık. İlk hükümeti kurduğumuzda Türkiye çok zor şartlar altındaydı. Daha sonra Başbakan ol dediğimde 'Ne acele ediyoruz'dedi. Bunu söylemek isterim. 'Bu işler uzarsa iyi olmaz'dedim. Daha sonra çok köklü reformlara imza attık. Çok büyük başarılar oldu Türkiye 'de. Benim cumhurbaşkanı oluşum sonrası yine çok önemli çalışmalar yaptık beraber. Ailelerimiz de hep birbirimizin dostudur. Benim çocuklarım onun çocukları, onun çocukları da benim çocuklarım gibi severiz. İnşallah daha çok millete hizmet etme imkanı olacaktır. Kendisi çok kararalı ve cesur bir kişiliğe sahiptir. İnsanlarla hep sıcak ilişkiler kurar, aynı zamanda çok yufka yüreklidir. Allah herkes ayrı bir fıtrat vermiştir”.