Uzun süredir gırtlak kanseriyle mücadele eden 59 yaşındaki Savaş Ay hayatını kaybetti. Savaş Ay, son yazısını 2 gün önce Kazım Koyuncu için yazdı...

Mutlu yıllar Kazım Koyuncu'ya

Son günlerde şarkılara "mimik yapan" duygusal bebeği konuşuyor tüm dünya.

Anne, yavrusunun video çekimini yaparken, bir yandan da "hisli" bir şarkı söylüyor. Bebek de ne nanik ne mimik yapmayı becerebilecek kadar minik oysa.
Lakin o sevimli kuzucuk parmak kadar yüreği 7 katlı duygu milföy hamurunda pişmiş gibi, ağlamalı, hüzünlenmeli, gülümsemeli mimiklerle mest ediyor seyredeni...

İbo da var
Buna benzer yerli görüntümüz de yatağında yanı başında uyuyan son bebesine "Hayde" şarkısını mırıldanan İbrahim Tatlıses'in son evliliğinden doğan bebeğiyle olan görüntüleri. İbo okuyor, o sevimli kuzu da keyifle mışıldıyor. İşte İbo'nun okuduğu hayde... Aklım fikrim geçmiş yıllara firar etti. Genç yaştaki bir müzisyenin Babiylon sahnesinde kutladığı bir doğum günü etkinliği geldi. Niye mi. aşağıda yazdım bir bakar mısınız?

Yetenekli sülale

Bahsettiğin doğum günü de işte bugün gibi; 7 Kasım günüydü. Ve 20'li yaşlarını sürdüren Kazım Koyuncu'nun yaş günüydü.
Ne yazık ki daha 33 yaşındayken ani gelişen hastalıktan yitirdik onu. 7-8 ay içinde gezginci ve ruhuna yaraşır vaziyette...
Doğum gününü hasretle rahmetle kutladığım Kazım kardeşten geriye harika şarkılar kaldı.
Kazım Koyuncu arkadaşlarıyla sahnede rock müzikle, Karadeniz müziğini birleştirip şahane sound çıkartmıştı.
Hopa'ya gittiğimde pek çok akrabasıyla tanıştım. Nasıl renkli, yetenekli, dünya görüşleri bazılarına taban tabana zıt bile olsalar genlerinin içinde sanatçılık ve şakacılık olan fertlerdi hepsi de. Aslında, bulup sevgili Ümit Kıvanç'ın yaptığı belgeseli izleseniz der, biraz da anlatırım da yerim dar.

Nereden nereye?

Müziğe ortaokul birinci sınıfta mandolin çalarak başlamış, çocukluğu "üstadım" dediği, "Kemençeci Yaşar" lakabı ile tanınan Yaşar Turna'nın yanında türkü dinleyerek geçmiş olan delikanlı 25 Haziran 2005'te, 33 yaşında, tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi. Artvin'in Hopa ilçesine bağlı Yeşilköy (Pançol) köyünde ebedi istirahatgâhında uzanmış yatıyor o şimdi. Huzurla uyusun.

Deryalar deryası

Söz sanatçıdan, müzikten açılmışken Mehmet Abi ile (Barlas), Oğuz Haksever'in Makam Farkı programlarına bayılıyorum. Türk Sanat Müziği'nin şövalyeleri gibi davranıyorlar, çok hoşuma gidiyor.
Ben de bu tarz müziğin içine doğdum, büyüdüm ama onlar kadar bilgili olduğumu söyleyemem. Hele Mehmet Abi'nin repertuvarı inanılmazdır.
Ancak bu konuda derin derya bilgi deyince elbette tek geçeceğimiz insan Alaeddin Yavaşça olmalı değil mi?
Bir keresinde sormuştum ona ve sohbeti şöyle yürütmüştük:
-Hoca, Klasik Türk Musikisi'nden 10 bine yakın eseri ezbere bilir, doğru mu?
-Sayılacak şey değil elbette. Yine de tek bir bestecinin dahi yüzlerce eserini bildiğimi düşünürsek bu rakam doğru olabilir.
-Yarım asırdan fazladır müzik insanlarının her devirde en iyi en değerli olanlarıyla da bir arada oldunuz değil mi?
-Bu doğru işte.
-O zaman lütfen son 50 yılın en iyi fasıl milli takımını kurun bana.
-Zor bir seçim olacak desenize Savaş kardeşim. Mesela kemanda Hakkı Derman derim. Kanun Ahmet Yatman, ut Şerif İçli, klarnet Şükrü Tunar, santur Zühtü Bardakoğlu, yaylı tambur Ercüment Batanay. Vokallerde ise Celal Tokses, Tahsin Karakuş ve Safiye Tokay derim.
-Siz koronuza asla ritim saz almamışsınız ömür boyu...
-Almaz olur muyum? Kanun da, ut da perküsyondur, ritim sazdır. Darbuka, def sesi şart değildir ki.

Dr. Yiğit: Savaş Ayı Ameliyata İkna İçin Çaba Sarf Ediyorduk

İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yöneticisi Doç. Dr. Özgür Yiğit Savaş Ay ' ın ölümüne ilişkin olarak, “15 yıldır bu hastalıkla mücadele ediyor ama ameliyatı kabul etmiyordu. Biz de ameliyata ikna etmek için çaba sarf ediyorduk” dedi.

Usta gazeteci Savaş Ay, tedavi gördüğü İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi ' nde hayatını kaybetti. Savaş Ay ' ın ölümüne ilişkin kameralar karşısına geçen İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yöneticisi Doç. Dr. Özgür Yiğit, “Maalesef bugün sizlerin de tanıdığı belki bir kısmınızın çalışma arkadaşı çok değerli bir gazeteciyi kaybetmiş bulunuyoruz. Bunun üzüntüsü içerisindeyiz. Yaklaşık 1 aydır hastanemizde yatmaktaydı. Geldiğinde de eski hastalığı nedeniyle bize gelmişti. Radyoterapi görmüştü daha önce bir hastanede ve onun rahatsızlıkları nedeniyle bize gelmişti. Bizde de radyoterapinin sıkıntılarından kurtulmak üzereydi ve ameliyat hazırlığı yapıyorduk hastalığı nedeniyle. Kesin tedavisi ameliyattı. O da bunun kararını vermek için bekledi. Ancak bugün gelişen kanama ve kalp durması sebebiyle hastamızı kaybettik. Tüm Türkiye ' nin başı sağolsun” dedi.

Savaş Ay ' ın ameliyat olmayı reddettiğini hatırlatan Yiğit, “Sizler de biliyorsunuz 15 yıldır bu hastalıkla mücadele ediyor. Ama ameliyatı kabul etmiyordu. Biz de ameliyata ikna etmek için çaba sarf ediyorduk. Ameliyat olmayı düşünüyordu. Henüz fikri netleşmemişti. Biz de biran önce karar vermesi için çaba sarf ediyorduk. Başka arkadaşlarla birlikte de bu konuyu kendisi ile görüşmüştük. Hastaneye geldiğinden beri ameliyat olması gerektiğini hatta başka hastanelerdeki hocalarla birlikte ikna etmeye çalışıyorduk” ifadelerini kullandı.

Yiğit, benzer ameliyatlarda erken teşhis halinde başarı şansının yüzde 90 civarında olduğunu ancak geç kalınması durumunda bu oranın yüzde 50 ' lere kadar düşebildiğini kaydetti.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile