İHH Genel Sekreteri Yaşar Kutluay'ın Basın Açıklaması

İHH Genel Sekreteri Yaşar Kutluay, El Kaide örgütüne yönelik yapılan operasyon kapsamında Kilis’teki depo ve merkezlerinde yapılan aramalara ilişkin olarak, "Operasyon El-Kaide ile alakalı. Yapılan işlem evinden değil, kurum üzerinden yapılıyor. Şahsın evi ortadayken biliniyorken evine baskın yapılmıyor. Hatta şahıs gelip kendisi teslim oluyor. Tamamen bilinçli bir şekilde İHH'ya yapılan bir saldırıdır" dedi. İHH Avukatı Uğur Yıldırım ise operasyonu gerçekleştiren polislerle alakalı suç duyurusunda bulunduklarını belirtti.

İHH İnsani Yardım Vakfı'nda, El Kaide'ye yönelik 6 ilde yapılan operasyon kapsamında Kilis’teki depo ve merkezlerinde arama yapılması ile ilgili basın toplantısı düzenlendi. Toplantıda İHH Genel Sekreteri Yaşar Kutluay, İHH Avukatı Uğur Yıldırım ve İHH yöneticileri, değerlendirmelerde bulundu.

‘‘Bu operasyonla yapılmak istenen Türkiye’deki en büyük yardım kuruluşu olan İHH’nın yardımı kesmektir’’ diyen İHH Genel Sekreteri Yaşar Kutluay, ‘‘İHH’nın partnerleri bütün dünyaca malumdur. Kimlerle nasıl çalıştığını herkes bilir. İHH şu ana kadar 200 trilyonluk yardım yapmıştır. Çocuklara, bebeklere, soğuktan donmuş insanlara gitmektedir. Bu operasyonla yapılmak istenen Suriye halkına ve yardım gönderen kuruluşlarına veya maalesef Türkiye’deki en büyük yardım kuruluşu İHH. Bunu bildikleri için, yardımı kesmek için yapılan algı operasyonlarından biridir. Bu Allah’ın izniyle tutmayacaktır. İHH yetimleri, dulları koruyor. Bu bazı yerleri rahatsız ediyor. Türkiye'nin bir kurumunun etkin olması, söz sahibi oluyor olması bazılarını deli ediyor. Bu çirkin operasyonlar, devam ettiği sürece bu yapılar deşifre olacaktır. Bu İsrail yanlısı kurumlar, kuruluşlar veya içerlerine sızılmış yapılar tamamen deşifre olacaktır.’’ dedi.

Toplantıda basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Kutluay, bir gazetecinin, "Bu paralel yapının adını koyar mısınız" sorusuna, "Yani zaten adı belli. Bir süredir yaşadığımız sıkıntılar belli. Mavi Marmara sürecinde yaşadığımız sıkıntılar belli. Bunu bütün medya zaten biliyor" diye cevap verdi.

Operasyona ilişkin sorulan bir soru üzerine de Yaşar Kutluay,"6 altı ilde yapılıyor bu operasyon. Farklı illerden farklı farklı insanlar alınıyor. Tabii araya da bir şekilde aynı TIR olayında olduğu gibi İHH'yı da malzeme olarak katmaya çalışıyorlar. Bir taşla bir kaç kuş vurmanın peşindeler" şeklinde konuştu.

Operasyonun El-Kaide ile bağlantısının olup olmadığının sorulması üzerine Kutlay, "Operasyon El-Kaide ile alakalı. Bizim kurumumuza da yöneltmeye çalıştıkları iftira da bu. Tamamen bilinçli bir şekilde İHH'ya yapılan bir saldırıdır" ifadelerini kullandı.

Kutluay, "Son olaylardan sonra böyle bir baskın bekliyor muydunuz?" sorusuna ise şöyle yanıt verdi;

"Sürekli bu olayların, son dönemde farklı yerlerde, farklı sinir uçlarından, her taraftan geldiğini biliyoruz. Bekliyorduk ama bizim için bir sorun yok. Biz ne yaptığın, nasıl yaptığını çok iyi bilen bir kurumuz. Bütün her şeyimiz şeffaf. Bununla ilgili göreceksiniz hiçbir şey çıkmayacak. Amaç zaten bir şeyin çıkması değil. Şu anda amaçladıkları şeyi çoktan yaptılar. TIR operasyonunda da aynı şeydi, burada da aynı şeyi yaptılar. Şu an için bu hareketle İHH'yi hem batı, hem de farklı kaynaklarda terörle ilişkili bir kurummuş gibi göstermeye çalışıyorlar. Bu sadece İHH ile alakalı bir şey değil. Tüm Türkiye'nin bütün kurumlarına yapılan bir saldırıdır. Türkiye'yi terörle ilişkili bir yapı, bir ülke haline getirmeye çalışıyorlar. Daha doğrusu o algıyı ortaya çıkarmaya çalışıyorlar"

Yapılan aramaların hukuksuz olduğunu belirten İHH avukatı Uğur Yıldırım ise ‘‘Sabahleyin yapılan arama Van TMK yetkili savcılığı tarafından gerçekleştirildi. Operasyon 2012 yılında başlanılan bir soruşturmayla ilgili olarak yapıldı. 9 aydır çalışan bir işçimizle ilgili bir durum. Mahkemeye ilgili kişinin ikamet adresi olarak İHH’nın Kilis ofisi verilerek alınmış bir arama kararıdır. Bu kişinin kendi adresi vardır. Tüm savcılar da ulaşabilir. Bu adreste karısıyla çocuklarıyla, annesiyle birlikte ikamet etmektedir. Sabah operasyonun yapılmasıyla haberdar olan bu kişi kendisi İHH ofisine gelerek teslim olmuştur. Bu kendilerine iletilmesine rağmen aramalarına devam etmiştir. 6’da başlayan aramada yetkililer dışarıya çıkartılmış. Avukatlarımız aramadan bir saat sonra ofise ulaştılar. Bir şirkette arama kararı olsa bile, o kişiyle ilgili olan yerde yapılır. Ancak polisler tüm İHH’nın ofisinde hatta Katar Kızılay’ının olduğu bölgede bile arama yapılmıştır. Normalde ilgili kişinin demirbaş kaydında belirtilen bilgisayar olunmasına rağmen tüm bilgisayarlar toplanmak istenmiştir. Tüm bilgisayarların açık olduğu, gerekli dataların burada alabileceğinin belirtilmesine rağmen bilgisayarları toplayarak hepsini götürmüşlerdir. Bu saatten sonra alınan deliller yok hükmündedir ancak benim anlatmak istediğim hukuka ne kadar aykırı bir şey yaptığı ortadadır’’ şeklinde konuştu.

Yıldırım, operasyonu yapan polislerle ilgili girişimde bulunduklarını da belirtti.