İstanbul’da Basın Ekspres yolunda tank içerisinde vatandaşların linç girişimine uğrayan askerleri polis havaya ateş açarak kurtardı. Öfkeli kalabalığa tazyikli su ile müdahale etmesi üzerine vatandaşlar polise tepki gösterdi.

Darbe girişimin ardından sokağa dökülen vatandaşlar Tem Otoyolu Basın Ekspres yolu üzerinde bir tankı durdu. Tankın içindeki askerleri linç etmek isteyen vatandaşlara polis engel olmaya çalıştı. Uzun namlulu silahlarla tankın üzerine çıkan polisler, askerleri öfkeli kalabalıktan korumaya çalıştı.

Bu sırada askerler yanaşan zırhlı bir araca bindirilmeye çalıştı. Vatandaşların yeniden linç girişiminde bulunmak istemesi üzerine polis askerleri tankın içerisine geri aldı. Tankın kapısını kapatan polis, vatandaşların dağılmasını istedi.

Vatandaşlar uzun süre tankın kapısını açmaya çalıştı. Öfkeli kalabalığın ikna edilememesi üzerine olay yerine iki tane TOMA getirildi.

Tankın üzerindeki kalabalığa su sıkan polis ekipleri kalabalığı dağıtmaya çalıştı. Kargaşa esnasında zaman zaman polisin zırhlı araçları devrilme tehlikesi geçirirken, akrep tipi aracın üzerinde bulunan bir polis havaya ateş açtı. Zırhlı araçtan çıkarılan er linç edilmek istendi. Tankın içerisindeki er, dışarıdakilere bir not kağıdı ulaştırdı. Bir kişi not kağıdını okumaya başladı.



Not kağıdında 'Evliyim, eşim hamile' şeklinde yazdığı duyuldu. Bazı vatandaşların tepki göstermesi üzerine not kağıdı okunmadan yırtıldı.

Bu sırada bir asker araçtan çıkarıldı. Bazı vatandaşlar, çıkarılan kişinin er olduğu belirterek müdahale edilememesini isterken bazıları askere yönelik linç girişiminde bulundu. Vatandaşların tekmelediği asker son anda bir polis aracına bindirilerek hızla olay yerinden uzaklaştırıldı.

Rütbeli asker canını zor kurtardı

Tankın içerisinde kalan rütbeli asker ise öfkeli kalabalığın hışmına uğradı. Rütbeli asker uzun süre araçtan çıkartılamayınca, polis peş peşe havaya ateş açtı. Bunun üzerine kalabalık bu kez polise tepki gösterdi. Yaşanan kargaşa sırasında rütbeli asker zırhlı araca bindirildi. Vatandaşlar rütbeli askeri linç etmek isterken, hızla olay yerinden götürüldü.

Nazlı Ilıcak'ın savcılık ifadesi ortaya çıktı: Mağdurum

FETÖ/PDY'nin medya yapılanmasına ilişkin soruşturma kapsamında gözaltına alınıp çıkarıldığı hakimlikçe tutuklanarak cezaevine gönderilen Nazlı Ilıcak'ın savcılık ifadesi ortaya çıktı. Ilıcak'ın ifadesinde paralel yapıyı terör örgütü ilan ettiği anlaşıldı.

İşte Nazlı Ilcak'ın ifadesindeki şaşırtıcı satırlar: ' Ben darbe mağduru bir insanım. 28 Şubat sürecinde de her zaman mağdur kişilerin yanında durmaya gayret ettim. Benim yukarıda bahsettiği gibi mağdurların yanında olmak gibi bir karakterim olduğu için 17-25 Aralık sonrasında da dindar insanların üzerine insafsızca gidildiği yönünde bir kanaatim oluştu.

' MAĞDUR OLMADIKLARINI ANLADIM '

Bende şu anda özellikle darbe yapılması, darbe esnasında Genelkurmay Başkanı'na darbeye katılanların Fethullah Gülen ile ilgili görüştürme teklifleri, darbeye karışanlardan çıkan birer dolarlık banknotlar, darbeye karışanların koşulsuz polise ve vatandaşa ateş talimatı vermesi ve meclisin bombalanması gibi hususları gördüğümde, bu insanların aslında mağdur olmadığını anladım.

' YENİ ANLADIM İÇİN ÜZGÜNÜM '

Bende yanıldığımı düşünüyorum. Bu yanın aslında dindar bir yapı olmadığını, mazlum bir yapı olmayıp, örgütsel bir yapılanma olduğunu yeni anladığım için üzgünüm.

Ben işimden atılınca nafakamı kazanmak için Bugün TV'de programlara başladım. Bu kuruluşların bir örgütün hedefi doğrultusunda hareket ettiğinden haberim yoktu. 15 Temmuz'dan sonra özellikle Genelkurmay Başkanı'na örgüt mensubu bir askerin Fethullah Gülen ile sizi görüştürelim talebi beni çok sarstı.

' ASKER İÇİNDE CİDDİ BİR YAPILANMA OLDUĞUNU İDRAK ETTİM '

Bu ne biçim bir zihniyet ki koskoca Genelkurmay Başkanı'nı bu şekilde ikna edebileceğini düşünmektedir. Ayrıca bir dolarlar meselesi çıktı. Bununda hakikaten görev dağılımı olabileceğini düşündüm ve asker içinde ciddi bir yapılanma olduğunu idrak ettim. Bu kabul edilemez.

Daha önce bu iddialar vardı. Ancak Genelkurmay Adli Müşaviri de bu iddiaları da reddediyordu.

' HERKES 15 TEMMUZ'DA TERÖR ÖRGÜTÜ OLDUĞUNU İDRAK ETTİ '

Bunları benim bilmem mümkün değildir. Yanıldığımı bu yapılanmanın bir örgüt olduğunu 15 Temmuz sonrasında gördüm. Daha önce bilseydim, ne orada yazardım ne de orada bulunurdum. Bilakis karşısında yer alırdım. Üzerime atılı hiçbir suçlamayı kabul etmiyorum. Ben yaptığım programlarda veya yazılarda bilerek suç işlemedim. Yaptığım iş suç kalıbına uyuyorsa da farkında değilim.

Suç olduğunu düşünmüyorum. Ayrıca Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nde herkes bu yapılanmanın bir terör örgütü olduğunu 15 Temmuz 2015 tarihi ile idrak etti.

' İYİ NİYETİMİN KURBANI OLDUM '

Herhangi bir kastım yoktur. Ben 40 yıllık gazeteciyim. İyi niyetimin kurbanı oldum. Ben çalıştığım dönemde şu anda yurt dışına kaçmış olduklarını öğrendiğim, daha önce öğrendiğimde de aşırı derecede tepki gösterdiğim Tarık Toros ve Erkan Başyurt gibi çalıştığım kurumda yönetici olan kişiler ile örgütsel bir bağ içerisinde bulunmadım. Kendileri de bana programı ile ilgili herhangi bir telkinde bulunmadılar. Çalıştığım dönemde örgütsel bir faaliyet olduğunun farkında değildim. '
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile