Depremden bir gün önce elektrik akımna kapılan genç, depremden de bir saniyeyle kurtuldu

Çadır kentten drone görüntüsü
-Çadır kentte kalan vatandaşlar detay
-Çadır kentten aktüel görüntü
-İsmail Zubaroğlu röp.
-İsmail Zubaroğlu çadır önünde detay
-Zubaroğlu'nun arkadaşıyla birlikte ateşle ısınmaya çalışmaları
-Görüntü antalyaftp geçildi

( İZMİR -ÖZEL)- Depremde toza dönen Doğan Apartmanı'nın giriş katından kaçarak bir saniyeyle hayatını kurtaran genç:- "Kafamı çevirdiğimde bina çökmüştü"- "Arkadaşım çadıra girdiğinde yatağa otururken yerin titrediğini hissediyorum”- “Elektrik çarptığında kıl payı kurtuldum. Hemen ondan sonra deprem olayı olunca; ‘sırada ki ne acaba’ dedim” İZMİR

- İzmir’de 6,6 büyüklüğündeki deprem sırasında yıkılan Doğan Apartmanı’nın giriş katından ki bir kafeden kaçarak son anda kurtulan 21 yaşındaki İsmail Zubaroğlu, depremin halen etkisinde olduğunu ve kaldığı çadıra birisi girince yerin titremesini hissettiğini söyledi.

Depremden bir gün öncesi de elektrik akımına kapılarak ölmekten son anda kurtulduğunu belirten genç adam, "Sırada ki ne acaba diye düşünüyorum” dedi.
İzmir’de meydana gelen 6,6 büyüklük deprem sonrası yıkılan binaların çoğu kısmında arama kurtarma çalışmaları sonlandı, bazı binalarda ise devam ediyor. Apartmanlarında hasar oluşan ve deprem tedirginliği nedeniyle evlerine giremeyen vatandaşlar için kentin belirlenen alanlarına binin üzerinde çadırlar kuruldu. Vatandaşlara, AFAD, Kızılay, belediyeler başta olmak üzere çeşitli STK’lar, gıda, yatak, battaniye, giyim ve sıcak içecek ikramlarını sürdürüyor. “Arkaya dönüp baktığımda bina çöktü” Çadır kentte kalan vatandaşlar ise halen depremin etkisini üzerinden atamadı. Depremde adeta toza dönen Bayraklı ilçesindeki Doğan Apartmanı’nın giriş kısmındaki kafede çalışan 21 yaşındaki İsmail Zubaroğlu,, ölümden saniyeyle kurtuluşunu anlattı. Zubaroğlu, “Mutfakta çalışıyordum. İşlerimi bitirmiştim ve sandalyede oturuyordum. Elimde telefonla oynuyordum. Bir titreme hissettim, sağıma döndüğümde tencere titriyordu. Hemen telaşla dışarıya çıkmaya çalıştım, bu sırada bardak ve tabaklar yere düşmeye başladı.
Yolun yarısındayken şiddeti artınca depremin yere eğilerek çıkıyordum çünkü ayakta duramıyordum. Bildiğiniz maymun gibi yere tutunarak çıkabildim. İşyerinden çıkıp sokağın ortasına geldim, deprem tam durdu, arkamı döndüğümde sağ taraftan binanın en alttan en üste büyük bir çatlak oluştu ve çöktü. İçerdekilerin çıkması mümkün değil. Biz zeminde kafe olduğumuz ve önümüz dümdüz açık olmasına rağmen çıkabildik. Evdekilerin imkanı yok. Ancak kendi dairelerinin kapılarına yetişebilirler.” dedi.
“Bütün dünya yıkılıyor sandım” Deprem sonrası olayın şokunu üzerinden atamadığını ifade eden Zubaroğlu, “Dışarıda hüngür hüngür ağladım. Gözümün önünde 8 katlı bir apartman yıkılmış sonuçta. Önümde yıkıldığını gördüğüm an zaten, bütün dünya yıkılıyor sandım. Çünkü o yıkılırken de yeni bir deprem olmuş gibi oldu. Tamamen şok geçirdim. Kimseye ulaşamadım. Etkisinden çıkamadım ancak şimdi kendime gelebildim” dedi.
“Sıradaki ne acaba” Zubaroğlu, depremden bir gün öncesi elektrik akımına kapıldığında belirterek “Onda da kıl payı kurtuldum. Hemen ondan sonra deprem olayı olunca; ‘sırada ki ne acaba’ dedim. Hakikaten psikolojik olarak etkilenmeye başladım. Çadıra arkadaşım geliyor, yatağa oturduğunda yerin titrediğini hissediyorum ve irkiliyorum. Deprem oluyor sanıyorum.” diye konuştu.