Şuranın kapanışında konuşan Aile ve Toplum Hizmetleri Genel Müdürü Ömer Bozoğlu, Soma'daki maden faciasında yaşamını yitirenlere Allah'tan rahmet, acılı ailelere başsağlığı diledi.
"Bir kez daha gördük ki biz ülke olarak çok güçlü ve büyük bir ülkeyiz" diyen Bozoğlu, "Acıda bir olmayı, sevinçte bir olmayı başarabiliyoruz. Tüm 76 milyon tek yürek olarak acıyı yüreklerimizde hissettik. Her evde en küçüğünden en büyüğüne kadar o acının yaşandığını ve oradakilere en azından dualarla ulaşılmaya çalışıldığını hissettik ve hissediyoruz" ifadesini kullandı.
Şuranın kapanışında, komisyon başkanları sonuç bildirgelerini katılımcılarla paylaştı.
Bu kapsamda, Prof. Dr. Sevil Atasoy da şiddet, istismar ve bağımlılıkla mücadele komisyonunda görüşülen konulara ilişkin ortaya çıkan önerileri anlattı.
- "Şiddeti önlemeye yönelik bir ulusal eylem planına ihtiyaç var"
Şiddet, bağımlılık ve istismarın birer bulaşıcı hastalık gibi görülüp o şekilde mücadele edilmesi gerektiğini vurgulayan Atasoy, "Şiddet göstermeyen hiç göstermesin, şiddete uğramayan hiç uğramasın, istismar edilmemiş olan hiç istismar edilmesin, birini istismar ve ihmal etmeyen hiç etmesin. Benzer şekilde de herhangi bir maddeye veya olaya bağımlı olmayan hiçbir zaman olmasın. Bu, koruyucu hekimliğin başlıca hedefidir ve en kısa yoldan, en ucuz bir şekilde toplumu sağlıklı, güvenli bir geleceğe taşıyacak olan tekniktir" diye konuştu.
Şiddeti önlemeye yönelik ulusal eylem planına ihtiyaç olduğuna karar kıldıklarını anlatan Atasoy, istismar ve ihmalle mücadelede ailelerin bilgi eksiklileri olduğunu söyledi.
Atasoy, özellikle gebe kadınların doğum sonrası iki yıl izlenmesi gerektiğine işaret ederek, ayrıca evden kaçan ve kaçırılan çocuklarla ilgili sağlıklı bilgi toplanması ve değerlendirilmesinin gerektiğini, buna uygun politikaların oluşturulması konusunda fikir birliğine vardıklarını kaydetti.
Bu konuda ellerinde sağlıklı ve güvenilir veri bulunmadığını dile getiren Atasoy, resmi makamların kayıp çocuklarla ilgili sosyal medya ve kitle iletişim araçlarını etkin biçimde kullanması gerektiğini ifade etti.
Kamu kurum ve kuruluşları, üniversiteler ve sivil toplum kuruluşlarından 500'e yakın kişinin katılımıyla yapılan ve 3 gün süren şurada, çocuklara karşı işlenen suçlarla mücadele de çok yönlü bir şekilde ele alındı.
Şurada, yaşlılık, engellilik ve süreğen hastalıklar, çocuk, ergen ve gençlik, şiddet, istismar ve bağımlılıkla mücadele, aile ve evlilik danışmanlığı ve rehberliği, aile eğitimleri, internet ve iletişim teknolojilerinin toplumsal etkileri tartışıldı.
6. Aile Şurası
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığınca düzenlenen "Aile Merkezli Koruyucu ve Önleyici Sosyal Politikalar" konulu 6. Aile Şurası sona erdi.