İki kolu olmayan 30 yaşındaki ressam Yusuf Akgün, 6 yaşında yüksek gerilim direğine çıkma sonucu iki kolunu kaybettiğini ve daha sonra ailesinin kendisini bazı sebeplerden dolayı sosyal hizmetlere verdiğini söyledi.
İlkokul yıllarında arkadaşlarının el hareketlerini gözlemleyerek ağzıyla tuttuğu kalemi kağıda karaladığını ve daha sonra engelim ile bir çatışma çıkaracak sebebim oldu diyerek karalamaya devam ettiğini belirten Akgün, “Bu sergi bir başlangıç. Buraya gelene kadar duygusallık bir sebep oldu. Bundan sonra duygusallık değil de ciddi bir eser ortaya koyan sanatçı adayı olarak bu benim için dönüm noktası. Bu sergi benim 21-22 yıllık bir birikimim. Çalışma açısından da 1 sene 3 ay 6 gün içerisinde yaptığım 60 parçalık Yeşilçam’ın Renkleri adlı bir çalışma. 1960-1990 yıllarını kapsayan 60 filmden 34 aktör, 25 aktris ve bir çocuk oyuncudan oluşan bir koleksiyon” ifadelerini kullandı.
Karalamaya başladığı yıllarda arkadaşlarının kendisine inandığını ve destek olduklarını kaydeden Akgün, “Çevremdekilerin desteğiyle bu koleksiyonu oluşturdum. İnsanların hayatlarının paylaşımını ve benim Yeşilçam ile olan yaşam hikayemi harmanlayıp getirdiğim bir koleksiyon. Yeşilçam ile büyüdüm. Bir inatlaşmayla çıktığım yolda ’neden Yeşilçam olmasın’ deyip de Yeşilçam ile başladığım ve devam ettiğim bir koleksiyon. Hedefim kültürel miras haline getirmek ve desteğe ihtiyacım var. Ben bunu dünyaya gezdirmek istiyorum. Bu süreç içerisinde en büyük destekçim eşim oldu. Yeri geldi nazımı çekti, yeri geldi anlayış gösterdi, yeri geldi beraber vakit geçiremedik, yeri geldi diş etlerim parçalandı bana plastik diş kalıbı aldı. Bu benim daha çok çalışmamı sağladı” diye konuştu.
“Resim yapmaya başlama sebebim benim engelimle mücadele tekniğimdi” diyen Akgün, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Devam ettikçe bu sefer bir çözüm üretiyorsunuz ve hayata imza atacak bir sebebiniz oluyor. Pes etmek engelli olarak çok ağır bir süreçtir. Beni önce yargılayıp, tanıdıktan sonra saygı gösterip destekleyen insanların sayesinde buraya geldim. Tamamen ağzımla yapıyorum resimleri. Beni gösteren ağzımla çizim yapmaktır. Bugün koluma fırça bağlayıp evde boyayabiliyorum, tabloda yapabiliyorum. Yani benim imzam ağzımladır.”
Dünya Engelliler Günü için mesaj veren Akgün, “İçerde de olsalar çıksınlar, gelsinler benimle birlikte bu yola girsinler. Ben çizim yapıyorum onlar bağlama çalsınlar, bir tanesi işaret etsin. Burada hepimize bir alan var. Bugün belki de bizim görülebileceğimiz en önemli gün. Kendilerini kapatmasınlar, başkalarının duygusuyla yaşamasınlar, kendi duygularıyla yaşasınlar. Düşsünler, kalksınlar ama yola devam etsinler” dedi.
Ankara Büyükşehir Belediyesinin de destekleri ile 15 Temmuz Milli İrade Kızılay Metro Sergi Alanında açılan ‘Yeşilçam’ın Renkleri” adlı resim sergisi 3-10 Aralık tarihleri arasında gezilebilecek.
Ağzıyla Çizdiği Resimlerle Hayata Tutundu
İki kolu olmayan ve ilkokul yıllarında arkadaşlarının el hareketlerini gözlemleyerek ağzına aldığı kalemle resim çizmeye başlayan Yusuf Akgün, lösemili çocuklar yararına 60 parçadan oluşan “Yeşilçam’ın Renkleri” adlı bir sergi açtı.