Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Çelik'in Basın Toplantısı

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Wikileaks iddialarıyla ilgili Başbakan'a yönelik açıklamalarına tepki göstererek, "Sayın Kılıçdaroğlu, bir ahlaksız video sizi genel başkanlığa taşıyabilir. Ama Wikileaks belgeleri de, o çirkin üslubunuz da, bu karalamalarınız da, bu hakaretleriniz de sizi başbakanlığa taşımaz; CHP'yi de iktidara taşımaz" dedi.
Çelik, AK Parti Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun Wikileaks iddialarıyla ilgili olarak, "Başbakan bunun altında kalır' dediğini belirterek, "ABD diplomatlarının CHP patentli, büyük ihtimalle CHP malı dedikodularına hemen atladı. Kendi seslerinin yankılarını duyuyorlar, bunları doğru kabul ediyorlar. Sonra Sayın Başbakan tepki gösterince, bunu tekzip edince, 'Bize niye kızıyor ABD'lilere kızsın' dediler. Sayın Kılıçdaroğlu'nun bu zikzakları herkes
tarafından biliniyor" dedi.
CHP ile ilgili bir ahlaksız vido sızdığını belirten Çelik, "Bu ahlaksız video Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nu genel başkanlığa taşıdı. Sayın Kılıçdaroğlu, bir ahlaksız video sizi genel başkanlığa taşıyabilir. Ama Wikileaks belgeleri de, o çirkin üslubunuz da, bu karalamalarınız da, bu hakaretleriniz de sizi başbakanlığa taşımaz; CHP'yi de iktidara taşımaz. Bu daha önce çok denenmiştir. Kem söz sahibin aittir" diye konuştu.

"BAŞBAKAN, KILIÇDAROĞLU İLE TELEVİZYONA ÇIKMAZ"
Kılıçdaroğlu'nun Başbakan Erdoğan'ı bir televizyon programında tartışmaya çağırdığını hatırlatan Çelik, şunları kaydetti:
"Bu çirkin üslubunuzla, bu sokak ağzı konuşmalarınızda Sayın Başbakan sizinle televizyon programına falan çıkmaz. Elbette Sayın Başbakan anamuhalefet lideri ile televizyona çıkar. Ama sözünü, haddini bilen, üslup nedir bilen, nezaket bilen bir genel başkanla çıkar. Herkes kendi emsali ile çıksın, herkes kendi sikletindekiyle ile güreşsin. Sayın Başbakan elbette ana muhalefet partisi liderini önemser. Ama kendisini bu hale düşürmüş olan ana muhalefet liderine kusura bakmasın, Sayın Başbakan bu manada, bu
ifadeyi, bu duruşu ciddiye bile almaz. Bize bu yaftayı yakıştıranlara Ziya Paşa'nın meşhur beyitini söylemek istiyorum. Diyor ki; 'Onlar ki verir laf ile dünyaya nizamat. Bin teseyyüp bulunur kendi
hanelerinde. Öyle adamlar vardır ki, lafla aleme düzen verdiklerini sanırlar, ama binbir türlü pislik kendi evlerinin içinde var. Kendi evlerinizin içindekileri bakıp da biz ahlak dersi vermeye kalkmayın."

"TWİTİNİ SEVSİNLER"
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun 'Twitter'da 'Senin gibi zalim' diyerek bir yazı yazdığını belirten Çelik, "Twitini sevsinler. Böyle bir şey olabilir mi? Sayın Kılıçdaroğlu bu diplomatik dedikoduların üzerine atlayarak kendi ülkesine haksızlık etmiştir. Türkiye Cumhuriyeti bir muz cumhuriyeti değildir. İster Sayın Başbakan Erdoğan olsun, ister başka başbakan olsun, 'İsviçre bankalarında hesabı var' iddiasının üzerine atlarsanız, ayıp edersiniz" dedi.
Kılıçdaroğlu'nun Dersimli, AK Parti olarak da her türlü ırkçılığı, bölgeciliği ayaklar altına almış bir parti olduklarını belirten Çelik, "Sayın Kılıçdaroğlu'nun Kürt olması, Türk olması, Alevi olması, Sünni olması, doğulu olması, batılı olması bizim için fark etmez. Ama Sayın Kılıçdaroğlu kendisine karşı bile dürüst değil. Kendisi Dersimli, Alevi Kürt olmasına rağmen, 'CHP içerisindeki geleneksel yapı beni bu halimle kabul etmez, tahammül edemez' endişesiyle bir arda Türkmen oldu çıktı" dedi.
Çelik, insanların kendi kimliğiyle ilgili bu kadar oporturist (fırsatçı) olmasının kabul edilebilir olmadığını söyledi.

"BAHÇELİ VARDIR BAHÇELİ'DEN İÇERİ"
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin bugün medyayla yaptığı toplantıya da değinen Çelik, şunları kaydetti:
"Sayın Bahçeli ikili münasebetlerinde, insanlarla karşı karşıya geldiğinde, son derece kibar, son derece beyefendi bir görüntü veriyor. Fakat grup toplantısında çıktığı zaman o metinleri kim yazıyorsa adeta birer küfürname, birer hakaretname okuyan bir Bahçeli ile karşılaşıyorsunuz. Sayın Bahçeli, bu metinlerinizi kim yazıyorsa, lütfen onları değiştirin. Bu konuşmalarınızla insanların ikili olarak karşı karşı geldiği Devlet Bahçeli arasında çok büyük zıtlıklar vardır ve insanlar istemeden 'Bahçeli vardır
Bahçeli'den içeri' demek zorunda kalıyor. Grup toplantısında söylediklerini tekrar etmek istemiyorum; tek kelimeyle yakışmıyor."