Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Çelik Açıklaması

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik, BDP milletvekillerinin sıklıkla ''bu kadar insan kaçırıldı hükümet bir şey yapmıyor'' söyleminin altında devleti PKK ile muhatap etme çabalarının olduğuna dikkati çekti.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik, MKYK toplantısının gündemiyle ilgili olarak düzenlediği basın toplantısında, gündemdeki konuları değerlendirdi.

Konuşmasının başında bütün Müslümanların Kadir Gecesi'ni tebrik eden ve AK Parti'nin 11. kuruluş yıl dönümü olduğunu hatırlatan Çelik, kuruluş yıl dönümüyle ilgili özel bir program düzenlemediklerini, bakan ve milletvekillerinin katılımla il ve ilçelerde düzenlenen iftar programlarında kuruluş yıl dönümüne ilişkin konuşmalar yapılacağını söyledi.

''AK Parti büyük bir karamsarlık ve ümitsizliğin adeta ülkemizi kuşattığı bir dönemde kuruldu'' diyen Çelik, AK Parti iktidarındaki 10 yılın şanla, şerefle ve büyük başarılarla geçtiğini ifade etti.

Çelik, 28 Şubat'ın gölgesinin en ağır şekilde hissedildiği bir dönemde AK Parti'nin kurulduğunu belirterek, AK Parti iktidarında yapılanları ve Türkiye'de sosyal, ekonomik ve demokrasi alanında yapılan iyileştirmeleri anlattı.

AK Parti'nin Türkiye'de siyasi konsepti değiştirdiğinin altını çizen Hüseyin Çelik, ''Biz kurulduğumuz günden itibaren dedik ki devlet adına millet üzerinde siyaset yapmayacağız dedik'' diye konuştu.

-Hüseyin Aygün'ün kaçırılması-

CHP Milletvekili Hüseyin Aygün'ün terör örgütü tarafından kaçırılmasının TBMM'nin şahsına yapılmış bir eylem olduğunu, bu eylemin kabul etmenin mümkün olmadığını ifade eden Çelik, ''Bu konuda yapılması gereken devletin kurumları tarafından, ilgili birimleri tarafından yapılıyor, yapılmaktadır'' dedi.

Bu konudaki üzüntülerini CHP ile paylaştıklarını ve bu manada CHP ile dayanışma içinde olduklarını ifade eden Çelik, buna rağmen CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun bugün Meclis'teki konuşmasında yine yakışıksız ifadeler kullandığını belirterek, muhalefeti daha nazik bir dil kullanmaya davet etti.

Hüseyin Çelik, Kılıçdaroğlu'nun hükümeti Suriye'de kardeş kanı dökülmesine destek vermekle suçlamasını da eleştirerek, şöyle devam etti:

''Tekrar söylüyorum, Türkiye'nin menfaatleri elbette önemlidir, komşuluk ilişkilerimiz. Ve bunu en iyi yapan Türkiye'dir. Hatırlayın, nükleer program meselesinde bütün dünya İran'ın üzerine gelirken biz ABD ve uluslararası camia ile ters düşme pahasına dedik ki 'İsrail'in elinde varsa, Amerika'nın ve diğer ülkelerin elinde bir nükleer programı varsa, İran'ın elindeki nükleer programa aslında sizin kafayı takmanız, aslında adil değil. Doğru değil'. Bu ikinci bir durumdur ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde Türkiye bu manada bildiği doğruyu yapmıştır. Biz komşularımız için bunu yaparız.''

-''Esed, bizi ve dünya kamuoyunu oyalama yoluna gitmiştir''-

Hüseyin Çelik, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed'e bugüne kadar bütün kredilerin açıldığını, Arap Baharı'yla birlikte Suriye'nin karışacağı, demokratikleşme yapması gerektiğinin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından Esed'e bildirildiğini anlatarak, ''Her seferinde Sayın Beşşar Esed, bizi ve dünya kamuoyunu oyalama yoluna gitmiştir'' dedi.

Esed'in Suriye'deki Kürtlere kimlik kartı dahi vermediğini, vatandaş bile görmediğini belirten Çelik, şöyle devam etti:

''Bir bakıyorsunuz sahibi CHP'li milletvekili olan bir gazetede 'Esed güçleri teröristleri Halep'ten söküp attı' diyor. Çok önemlidir, sahibi CHP'li bir milletvekili olan bir gazete Esed ile aynı şeyi söylüyor, İran'da aynı şeyi söylüyor. Baascı rejimin buradaki temsilcileri CHP'li arkadaşlar siz misiniz- Bu Türkiye'nin duruşuna yakışmıyor. Sayın Kılıçdaroğlu'nun teklif ettiği şeyler var, Sayın Kılıçdaroğlu sizin kendinizden haberiniz yok. Bunların hepsi Türkiye Cumhuriyeti devletince yapılmıştır. Uluslararası camiada ne yapılması gerekiyorsa yapılmıştır, maalesef Beşşar Esed, uluslararası camianın bütün telkinlerine kapıyı kapatmış ve silahı tercih etmiştir.

'Suudi Arabistan'da demokrasi mi var, niye oraya müdahale edilmiyor-'. Biz bütün dünyanın jandarması falan değiliz. Uluslararası politikada, bir ülkenin yöneticisini beğenmeyin, mezhebini, dinini, tarzını beğenmeyin, armudun sapı, üzümün çöpü hesabı yapılmaz. İran'ın kendine has bir rejimi var, biz İran ile dost olmak istiyoruz. Biz İran'a rejim ihraç eden, ithal eden ülke değiliz. Aynı şey Suriye ile diğerleriyle. Buradaki durum farklı, Bir devlet başkanı, bizim bitişiğimizdeki evini yakıyor, biz diyoruz ki 'bu yangın bizim evimize sıçrar'. 60 bin kişi bizim kapımıza dayandı, bunun 160 bin olmayacağını kimse garanti edemez.''

Hüseyin Çelik, Türkiye'nin geçmişte Saddam Hüseyin'in zulmünden kaçan Kuzey Iraklı Kürtleri de misafirperverlikle ağırladığını anımsatarak, ''Bizim bu politikamızı anlamayanlar konuşup duruyorlar. Efendim, 'TBMM yan gelip yatma yeri değildir' diyor Sayın Kılıçdaroğlu. Meclis açıkken yasama dönemi devam ederken başta CHP olmak üzere, muhalefetin Meclis'i çalıştırmamak için nasıl akla hayale gelmeyen yöntemleri kullandığını biliyoruz. Kürsüyü işgal etmekte bunlara dahildir'' diye konuştu.

-''Kendilerine göre sanal devlet oluşturmuşlar''-

''CHP Milletvekili Hüseyin Aygün'ün kaçırılmasının ardından KCK'yı sivil bir oluşum gibi görenlere yorumunuz ne olacak-'' sorusu üzerine Çelik, PKK'nın devlete şantaj yaparak, devletin kendisiyle muhatap olmasını istediğini söyledi.

BDP milletvekillerinin ısrarla devleti PKK ile muhatap etmeye çalıştıklarını anlatan Çelik, şunları söyledi:

''BDP milletvekillerinin sıklıkla 'bu kadar insan kaçırıldı hükümet bir şey yapmıyor' söyleminin altında bu var. Israrla devleti PKK ile muhatap etme çabaları var. Dün bir ajansta yapılan açıklamada, Aygün'ün bırakılacağı ama gerekli yasal işlemlerin devam ettiği açıklaması vardı. Bunun anlamı şudur, bu sanal devleti, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile muhatap etmeye çalışıyorlar ve BDP'de bunun olması için özel bir gayret gösteriyor. CHP'nin açıklamaları da maalesef buna yöneliktir. Ne yapılmasını istiyor, bugün sayın Kılıçdaroğlu Başbakan olsaydı, CHP iktidar olsaydı, böyle bir şey olmazda farzımuhal, ne yapacaklar- Gidip Kandil ile pazarlık mı yapacaklardı, Abdullah Öcalan ile pazarlık mı yapacaklardı. PKK devlete şantaj yapıyor. BDP, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni, devletini PKK'ya muhatap kılmaya çalışıyor, bir taraftan da ses getirici eylemlerle PKK propaganda yapıyor. Bir milletvekili kaçırıldığı zaman kulağımızı tıkamayacağız ama bütün gündemimizi kesip buraya odaklandığımız zaman da bence PKK hedefine ulaşmış olur.''

-Süleyman Soylu'nun AK Parti'ye katılımı-

Hüseyin Çelik, bir soru üzerine de Süleyman Soylu'nun halk oylaması döneminde adeta bir misyoner gibi Anadolu'yu dolaşarak ''evet'' oyu için çalışmalar yaptığını anımsatarak, ''Süleyman Soylu yapısı itibarıyla AK Parti'nin bulunduğu yere, AK Parti'nin muhafazakar demokrat duruşuna sahip bir arkadaşımız. Biz uç ideolojik platformlarda siyaset yapan parti değiliz, biz demokratik değerler platformunda siyaset yapan partiyiz. Bugün, Numan Kurtulmuş, Süleyman Soylu yarın başka şahsiyetler de olabilir. Bizim prensip ve ilkelerimizi benimseyen herkese AK Parti'nin kapısı açıktır, gönlümüz de açıktır'' diye konuştu.

Muhabir: Kadir Karakuş

Yayıncı: Selçuk Aval
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile