AK Parti Grup Başkanvekili Turan Açıklaması

'Bundan sonra kendisinin mağdur olduğunu iddia eden, eşini sevdiği halde erken evlendiği için eşinin 10, 15, 18 sene cezaevine konmasından dolayı mağduriyeti olduğunu iddia eden kişilerin, muhalefet partilerine teklif yapmasından başka alternatif kalmadı' 'Şehitler arasında ayrım yapan bir yaklaşımın, akla ziyan bir yaklaşımın, bir anamuhalefet partisine yakışmadığını düşünüyorum'.

AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, 'Bundan sonra kendisinin mağdur olduğunu iddia eden, eşini sevdiği halde erken evlendiği için eşinin 10, 15, 18 sene cezaevine konmasından dolayı mağduriyeti olduğunu iddia eden kişilerin, muhalefet partilerine teklif yapmasından başka alternatif kalmadı.' dedi.

Turan, Meclis'te yaptığı açıklamada, bugün Genel Kurul'da Milli Eğitim Bakanlığı Teşkilat Yasası'yla İlgili Kanun Tasarısı'nın görüşülmesine başlanacağını belirterek, bu tasarının, Milli Eğitim camiası için büyük ve önemli düzenlemeler içerdiğini ifade etti.

Bülent Turan, tasarının müsteşar yardımcılığını beşten yediye çıkarma, özel barınma hizmeti veren kurumların iş yeri açma ve çalışma ruhsatının Milli Eğitim Bakanlığı tarafına verilmesi, yükseköğretim kurumlarının bazı düzenlemeleri, bazı öğretim görevlilerinin 72 yaş sınırının, 75'e çıkması, okul aile birliklerinin çalışanlarına da bazı faydaların sağlanması gibi birtakım önemli düzenlemeleri içerdiğini aktardı.

Bu tasarının bu hafta bitirilmesi halinde haftaya Fikri Sınai Haklar Kanunu'nun görüşmelerinin başlayacağını ifade eden Turan, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'ndaki çalışmaları da bu hafta bitirmeyi hedeflediklerini kaydetti.

Bundan sonra da 5-16 Aralık tarihlerinde Bütçe Kanunu Tasarısı'nın, Genel Kurul'da görüşüleceğini anlatan Turan, yarın ise Genel Kurul'da, ombudsman seçilen Şeref Malkoç'un yemin ederek, göreve başlayacağını vurguladı.

Erken yaşta evlenenlerle ilgili düzenlemenin komisyona çekilmesine de değinen Turan, şunları söyledi:

'Epeyden beri gündemde olan, çok iyi niyetlerle hazırlanmış olan, toplumun talepleri doğrultusunda düzenlenmiş olan malum yasa, toplumdan gelen bazı teklifler, değerlendirmeler, muhalefet partilerinin talepleri göz önünde bulundurularak, az önce Genel Kurul'dan çekilmiş oldu komisyona. Komisyonumuz zannedersem bugün, olmadı yarın toplanarak CMK'daki düzenlemeleri içeren tasarıyı, 48 maddelik tasarıyı, 'cinsel istismar' diye ifade edilen, biz çocuklar ve kadınlar için önemli olduğunu düşündüğümüz bu yasanın ayrılarak, görüşülüp Genel Kurul'a inmesini sağlayacağız.'

- 'Toplumda bir mağduriyet söz konusu'

'Muhalefetin, komisyona geri gönderilmesinde aykırılık olduğu hususunda bazı eleştirileri oldu Genel Kurul'da. Uygun mu İçtüzüğe? AK Parti bu eleştirileri nasıl karşılıyor?' sorusu üzerine Turan, şu değerlendirmelerde bulundu:

'Şimdiye kadar ilk defa Genel Kurul'dan bir kanun teklifi çekiliyor değil, bir madde çekiliyor değil. Defaten olmuş, belki yüzlerce, binlerce olmuş bir mesele. Dolayısıyla tek tek ayrıntılarla aslında muhalefet kendi kimliğini ortaya koymuş oluyor. Düne kadar 'Bu kanunu çekin' diyen muhalefet, bugün gördüğünüz gibi 'Çekemezsiniz' demeye başladı. Bu akla ziyan bir yaklaşım. Ancak daha önceki uygulamalarda olduğu gibi Genel Kurulumuza bu konuda, ilgili komisyonun ve bakanlığın dilekçesi verildi. Komisyon başkanımızın talebi doğrultusunda da Divanda okunarak, artık bu işlem geride kalmış oldu. Dolayısıyla artık çekilir mi çekilmez mi tartışması geride kaldı ve şu an o CMK Kanunu'ndaki düzenleme, 48 maddelik düzenleme şu an itibarıyla çekilmiş ve komisyona havale edilmiş durumdadır. Tasarının tamamı çekildi. Bununla ilgili çalışmayı komisyonumuz yapacak ve tekrar revize ederek Genel Kurul'a gönderecek.'

Farklı kesimlerden öneri alınması gibi bir yol izlenip izlenmeyeceği sorusu üzerine Turan, 'Biz bu tasarıyı Meclise getirdiğimizde, bu önergeyi eklediğimizde bir derdimiz vardı. Toplumda küçük yaştaki çocukların, kadınların, eşleri cezaevinde olduğundan dolayı bir mağduriyet söz konusu. Bununla ilgili bir düzenleme yapalım talebi geldiği için adım atmıştık.' değerlendirmesinde bulundu.

Ancak gelen tepkiler, teklifler ve değerlendirmelerin, kendilerini, bu teklifi komisyona çekmeye zorunlu kıldığını aktaran Bülent Turan, şöyle devam etti:

'Bundan sonra kendisinin mağdur olduğunu iddia eden, eşini sevdiği halde erken evlendiği için eşinin 10, 15, 18 sene cezaevine konmasından dolayı mağduriyeti olduğunu iddia eden kişilerin, muhalefet partilerine teklif yapmasından başka tabiri caizse alternatif kalmadı. Biz istedik, ancak gördük ki derdimizi iyi anlatamadık. Mağdur olduğunu iddia eden aileler ki çok sayıda var, bunların muhalefet partilerine taleplerini iletmede fayda var. Eğer muhalefet bu konuda adım atar, bizim niyetimizi sorgulamaz, makul olan teklif verirse baş tacı, gereğini yaparız. Ancak gördük ki hiç haketmediğimiz ithamlarla, hiç düşünmediğimiz suçlamalarla karşı karşıya kaldık. 'Mağdurum' diyen aileler varsa adres belli. Gidecek muhalefet partisine, anamuhalefete özellikle, diyecek ki 'Benim eşim, severek evlendik. Tacizci falan değil'. Zaten kanun tacizlerle ilgili asla değil. Teklif verecekler. Eğer muhalefet bu konuda aklıselime gelir, soğuk akılla meseleye yaklaşırsa kanun bir daha değerlendirilir. Ama şu anki yapılan adım komisyona çekilme sürecidir. Bundan sonraki süreç komisyonun takdiridir.'

- 'Kılıçdaroğlu, ya yalancı ya da cahil'

Turan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, 'Akla ziyan bir yaklaşımda bulunduğunu' savunarak, Kılıçdaroğlu'nun, '15 Temmuz şehitlerine ve ailelerine verilen değer, haklar, PKK'yla savaşırken, terörle mücadele ederken, kaybedilen şehitlerimizin ailelerine verilmiyor.' dediğini aktardı.

Bülent Turan, 'Bunu ben canlı izledim. Hukukçuyum, milletvekiliyim. Tabiri caizse başımdan aşağıya kaynar sular döküldü.' ifadesini kullandı.

Turan, Askerlik Kanunu'nda değişiklik yapıldığını anımsatarak, terör örgütü PKK ile mücadele ederken, şehit olan askerlerin ailelerine askerlik yapmama hakkı verildiğini belirtti.

Bugünkü Kanun Hükmünde Kararnamelerle (KHK) çıkarılan düzenlemenin, o haktan 15 Temmuz şehitlerinin de yararlanmasına ilişkin olduğunu anlatan Turan, 'Kılıçdaroğlu, özür diliyorum, ya yalancı ya da cahil. İnanılır gibi değil. O kanun teklifi olmasına rağmen, o kanun şu an yürürlükte olmasına rağmen, bizim için şehitlerin hepsinin aynı derecede kıymetli olmasına rağmen, düzenlemeleri aynı yapmak için adım atmamıza rağmen bunu söylüyor olması akla ziyan bir yaklaşım.' değerlendirmesini yaptı.

İktidar partisinden sonra iktidara en yakın alternatif partinin anamuhalefet partisi olduğuna işaret eden Turan, sorumlu davranılması ve soğukkanlılıkla meselelere yaklaşılması gerektiğini bildirdi.

Turan, 'Böyle, şehitler arasında ayrım yapan bir yaklaşımın, akla ziyan bir yaklaşımın, bir anamuhalefet partisine yakışmadığını düşünüyorum. Dolayısıyla bu konuyu revize etmek, düzeltmek istiyorum. Askerlik Kanununun 10. maddesinin 9. bendinde 2003 yılında düzenlenen, PKK ile mücadele ederken şehit olan kardeşlerimizin ailelerine bu hak verilmiş. Biz şimdi 15 Temmuz'da da bunu düşünüyoruz.' dedi.

- 'CHP anamuhalefet partisi sorumluluğuyla hareket etmelidir'

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun yeni bir skandala daha imza attığını anımsatan Turan, konuşmasına şöyle devam etti:

'Bugün, Resmi Gazete'de yayınlanan 678 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile 15 Temmuz şehitlerinin yakınlarına askerlikten muafiyet hakkı tanındı. 2009 yılında Askerlik Kanunu’nda yaptığımız değişiklikle, terörle mücadelede şehit olanların yakınlarına da bu muafiyet tanınmıştı. Kılıçdaroğlu ise bu düzenleme hiç yokmuş gibi hükümeti ve Cumhurbaşkanını suçluyor, dahası hainlikle itham ediyor. Kılıçdaroğlu ya kanunları bilmeyecek kadar cahil ya da yalan söylemeyi siyasi bir söylem haline getirmiş. Bizim açımızdan dağ başında vatanı böldürmemek için şehit düşen asker de 15 Temmuz’da vatanını müdafaa eden şehitler de birdir. Tüm şehitler başımızın tacıdır. Kılıçdaroğlu'nun kullandığı üslup, siyasi bir ahlak sorunu olmasının ötesinde toplumu ayrıştıran bir niteliğe sahip. Bu zehirli dil, terörle mücadelede şehit edenlere fayda sağlamayacağı gibi tam tersine teröre destek verenlerin amacına hizmet eder. CHP, bu tehlikeli söylemden vazgeçerek ana muhalefet partisi sorumluluğuyla hareket etmelidir.'
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile