Ak Parti Gümüşhane İl Danışma Meclisi Toplantısı Yapıldı

Kelkit Belediyesi salonunda yapılan toplantıya 22. Dönem Gümüşhane Milletvekili Temel Yılmaz, AK Parti İl Başkanı Yusuf Özgün, İl Genel Meclisi üyeleri, ilçe başkanları, ilçe ve belde belediye başkanları ve partililer katıldı.
Burada bir konuşma yapan AK Parti Gümüşhane İl Başkanı Yusuf Özgün, 27 Mayıs'ın yapıldığı 1960'lı yıllarda, 'CHP + Ordu = İktidar' formülünün, günümüzde ise 'CHP + Yargı = İktidar' formülünün geçerli kılınmaya çalışıldığını söyledi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde Türkiye'nin makus talihinin değiştiğini belirten Özgün, "Bir yandan içeride demokrasiyi bütün kurum ve kurallarıyla işletip Türkiye'yi evrensel standartlarda bir hukuk devleti yapma idealimiz, bize büyük görev ve sorumluluklar yüklüyor. Diğer yandan ülkemizi mazisine ve büyüklüğüne yaraşır şekilde, dünyanın en itibarlı karar merkezlerinden biri olmuş, küresel bir güç haline getirme çabalarımız hız kesmeden sürüyor" dedi.
Ülkenin bugünkü koşulları göz önüne alındığında önümüzdeki 2011 seçimlerinin Cumhuriyet tarihinin en önemli seçimlerinden birisi olacağına değinen Özgün, milleti esas alan siyaset anlayışının 2011 yılındaki genel seçimlerde yeniden AK Parti'yi iktidara taşıyacağını ifade ederek, "Ülkemizin tam ve eksiksiz bir demokrasiye kavuşması ve millet iradesini hiçe sayan güç merkezlerinin artık tamamen tarihe karışması, ancak AK Parti iktidarıyla mümkündür. Şu ana kadar demokrasiyi korumak ve kollamak adına çok önemli işler yaptık Her alanda büyük zorluklara karşı, büyük mücadeleler verdik. Birçok planı, birçok tuzağı, birçok davayı, 367 meselesi gibi yer yer şaklabanlığa dönüşen birçok kirli oyun ve düzeni boşa çıkardık. Yeni dönemde ise demokrasiyi sadece harici müdahalelere karşı korumak değil, en temelinden başlayarak köklü ve sarsılmaz biçimde inşa etmek gibi çok önemli bir görevimiz var" şeklinde konuştu.
Özgün, bazı çevrelerin millet kelimesinden rahatsızlık duyduğunu belirterek, "Cumhurbaşkanını millet seçsin dediğimizde, yeri göğü oynatmışlardı. Şimdi yüksek mahkeme üyelerinin bir kısmını bu milletin temsilcilerinden oluşan parlamento seçsin diyoruz. Yine olmaz diyorlar. İstiyorlar ki, milletten tamamen bağımsız şekilde, Yargıtay ve HSYK üyeleri birbirini seçip dursun. Yani, 'Yargıya her türlü kesim karışsın da yeter ki milletin meclisi karışmasın' anlayışı içinde olan bu çevrelerin asıl sorununu, 'milletle barışık olmamak'tır" dedi.
1982 Anayasası'nın Türkiye gerçeklerinden uzak olduğunu bu ülkede kabul etmeyenin olmadığını fakat '12 Eylül darbecilerine yargılanma yolu açacak bir anayasa değişikliğini destekleriz' diyen CHP'nin, yine aynı darbeci zihniyet tarafından hazırlanan Anayasaya sahip çıkmasını CHP'ye has anlaşılmaz bir durum olarak nitelendiren Özgün, şöyle konuştu:
"Partimize 'yandaş yargı oluşturmaya çalışıyorlar' diye iftira atanlar yüksek yargıyı her zaman kendi kalesi gibi görmüştür ve yargıda kadrolaşmaya çalışmıştır. Mehmet Moğultay ve Seyfi Oktay dönemlerinde CHP'nin yargıda nasıl kadrolaştığını hatırlayın. Nitekim, Moğultay bir CHP kurultayında şecaat arzederken, yargıya nasıl binlerce kişiyi aldığını şöyle ikrar etmiştir: 'Tabii CHP'lileri dolduracaktım. RP'li ve MHP'lileri mi alacaktım?' diyor."
Konuşmasında belli bir bölüme kadar MHP'den hiç bahsetmediğini belirten Özgün, bunun sebebini "Çünkü bunların ne dediklerini kimse bilmiyor. Sanki CHP ye payanda olmak için seçildiler. Anayasa paketini ve demokratikleşmeyi destekleyip, 12 Eylülcülerin yargılanmasını savunanları, hemen töre uygulanarak susturuldular, susmayanlar ise, Liderlerinin deyimiyle 'kendinden menkul zavallılar' olarak ilan edildiler" diyerek açıkladı.
AK Parti İl Başkanı Özgün, konuşmasının son bölümünde AK Parti'nin Türkiye'nin tek çıkış yolu olduğunu ve başarmaya mahkum olduğunu belirterek, "Partimizin hedefi ve ilkeleri ne kadar büyük olursa olsun, başarıyı getirecek olan teşkilatın yapısı, uyumu ve çabasıdır. Sandık çalışmasındaki başarı sandıktan çıkacak sonucun da en büyük belirleyicisidir. Sandık görevlilerinin sandığa sahip çıkması bizim için hayati önem taşımaktadır. Sandık görevlisi kardeşimizin oy kullanmaya gelenlerle kuracağı bir göz teması bile, sıcak bir aşinalığı, dostça bir tanışmışlığı yansıtmalıdır. Seçim günü bunun sağlanması, elbette o güne kadar yapılacak sandık çalışmasının kalitesiyle orantılı olacaktır. Buradan başta ilçe yöneticilerimiz ve sandık koordinatörlerimiz olmak üzere, sandık esaslı çalışmaya katılacak tüm kardeşlerime sesleniyorum: Seçmen ziyaret programlarını büyük bir titizlikle ve içinizde bir davanın coşkusunu, sızısını duyarak gerçekleştireceksiniz. Gerekli tüm çalışmaları yaparak AK Parti'nin, 2011 seçimlerinden çok daha büyük bir siyasi güç ve başarıyla çıkmasını sağlayacağız. Bu inanç, bu yürek, bu teşkilat bizde var. Tüm statükoculara, tüm tutuculara, bu milleti göbeğini kaşıyan adam diye küçümseyen tüm seçkincilere karşı yeni bir destan yazmaya hazırlanın" diye konuştu.