Başbakan Davutoğlu, Manisa'da, Atatürk Spor Salonu'nda düzenlenen AK Parti 5. Olağan İl Kongresi'nde konuşmasına, Manisa'nın önde gelen ve manevi isimlerini selamlayarak başladı.
"Merkez Efendi Hazretlerine selam olsun, şifa şehri Manisa'ya selam olsun. Sultan Yaylası'na, güzel Manisa'ya, yeşil Manisa'ya selam olsun. Evliya Çelebi'nin tabiriyle süslenmiş şehir, mimarimizin zirve şehri, bizim medeniyetimizin merkez şehri, Manisa'ya selam olsun" diyen Davutoğlu, Manisa'nın tarihte oynadığı role dikkat çekti.
Manisa denildiğinde, gözünün önüne bir fidanlıkla şehzade olarak gelip, sultan olarak dönen devlet adamları geldiğini ifade eden Davutoğlu, şunları kaydetti:
"Çylesine bereketli, feyizli ki Manisa'ya gelip, feyiz almayan nasipsizdir. Manisa'ya gelip de devlet ahlakı almayan nasipsizdir. Başbakan Yardımcımız sayın Arınç, kendisi Manisa'yı her yerde temsil etmiştir, burada da 'önümüzdeki seçimlerde Manisa'dan 6 milletvekili olursa bakanlık' dedi, ben daha kuvvetli bir şeyle cevap vereyim, bu ülkede başbakan olup da kendisini Manisalı hissetmeyen birisi varsa gafildir, gafildir. Çünkü Manisa bize devlet ahlakını öğretir, Manisa bize tevazuyu öğretir, Manisa bize onuru öğretir. Neden Osmanlı şehzadelerini Manisa'ya gönderir? Bakın ben hep söylerim, şehirlerimiz bizim hocalarımızdır, öğretmenlerimizdir. şehirlerden alırız biz derslerimizi. Demek ki Osmanlı Manisa'da bir şey yaşamış. Osmanlı, Manisa'da bir ruh, maneviyat keşfetmiş ve istemiş ki devlet adamı olacak, cihan imparatorluğunu yönetecek olanlar, 'gitsin Manisa'nın önünde diz çöksün, ders alsın ve daha sonra devletin başına geçsin.' Biz Manisa'ya kibirle gelmeyiz, öfkeyle, nefretle gelmeyiz, biz Manisa'ya tevazuyla geliriz, ders almak, feyiz, bereket almak için geliriz. Allah Manisa'nın bu tarihi ruhunu hiç bir zaman eksik etmesin."
-"AK Parti yola çıktığında ülkede fetret vardı, fetret"
Manisa halkının, devlete kimin sahip çıkacağını çok iyi bildiğini ve bundan dolayı bu kente müteşekkir olduklarını dile getiren Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bir de Manisa'ya gelince yine tarih referansıyla şunu da hatırlarım, Manisa, Osmanlı'nın fetret devrini bitiren şehirdir. Nasıl Osmanlı 100 yıl sonra fetret yaşadıysa, Cumhuriyetimiz, 100. yılına yaklaşırken 2001'de cumhuriyetin en büyük fetreti yaşandı, en büyük fetret. Hükümet filan yoktu, hükümet toplanamıyordu. Çç koalisyon lideri bir araya gelip açıklama yapıyordu. Milli Güvenlik Kurulu toplantıları, hükümet toplantılarından daha fazla takip ediliyordu. Çünkü Milli Güvenlik Kurulunda alınan kararlar uygulanıyordu. Fiilen ülkede hükümet yoktu. Ekonomiyi IMF idare ediyordu, siyaseti Milli Güvenlik Kurulu idare ediyordu, dış politika zaten Kıbrıs'ın ötesine geçemiyordu. Ama bir lider, hareket çıktı, AK Parti kadroları ki bizzat şahitlik ettiği ilk mitingi hatırlattı bize değerli Başbakan Yardımcımız Arınç, cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde AK Parti yola çıktığında ülkede fetret vardı, fetret. Biz o fetreti bitirdik. Bir daha bu topraklarda fetrete izin vermeyeceğiz."
-"Biz ne tehditlere boyun eğdik, ne şantajlara..."
Cumhuriyet döneminde yaşanan darbe dönemlerini de fetret dönemi olarak nitelendiren Davutoğlu, "12 yıldır bu ülkede her hangi bir siyasi kriz gördünüz mü? Varsa onu demokrasi dışı bir takım cunta ya da paralel çeteler çıkarmaya kalktı ama onların hepsinin karşısında siyasi istikrarı, düzeni koruyan, dimdik ayakta duran AK Parti vardı. Geçmişte olmayan buydu. Biz ne tehditlere boyun eğdik ne şantajlara boyun eğdik ne kumpaslara boyun eğdik ne de milli iradeden bir an dahi taviz verdik. İşte Manisa'dan, şehzadeler şehrinden haykırıyorum; bundan sonra devletin başına gelecek olan herkes önce Manisa'ya gelip devlet ahlakı alacak, devlet irfanı alacak. Ağır sorumluluk üstlenmeden önce bir şehzadeden bir sultanın nasıl çıkarıldığını öğrenecek" şeklinde konuştu.
-"Kılıçdaroğlu'ndan muhtar olabilir mi?"
Davutoğlu, salondakilerin "Dik dur eğilme Manisa seninle" şeklinde slogan atması üzerine, konuşmasına şöyle devam etti:
"12 yıldır AK Parti kadroları bu ülkeyi idare ediyor. Neler gördük. Bizim dönemimizde de fetret dönemi çıkarmaya çalıştılar. Daha iktidarımız başlamasından önce genel başkanımızı siyasi yasaklı yaptılar, beklediler ki 'geriden kalanlar AK Parti'de fetret ortaya çıkarır' diye. Çıkmadı, çünkü bizim vefamız davamızadır. Sadakatimiz, milletedir, davamızadır, Rabbimizedir. Ne oldu? Yasakladıkları, siyasi yasaklı kıldıkları Genel Başkanımız, muhtar bile olamaz dedikleri Genel Başkanımız, ülkemizin cumhurbaşkanı olarak geçen hafta muhtarları makamında ağırladı. şimdi tabii sormak lazım da devletten bahsederken aklıma nedense o gelmiyor ama aday olduğu yerde ikamet adresini bulamayan Kılıçdaroğlu'ndan muhtar olabilir mi? Hani hukuki olarak olur da siyaseten acaba ne kadar yıl idare edebilir."
"Genç subaylar rahatsız" diye, "fetret" diye başlıklar atıldığını belirten Davutoğlu, "O zaman dedik, 'şerefli Türk subayları milletin, demokrasinin emrindedirler. Bir daha hiçbir şekilde silahlı kuvvetlerimizin içinden herhangi bir hiyerarşi bozukluğuna dayalı darbe heveslileri çıkmayacak.' Hamdolsun artık her şey yerli yerine oturmaya başladı, oturdu. Daha sonra, Cumhuriyetle alakası olmayan Cumhuriyet mitingleriyle, 2006'da Danıştay saldırısıyla kumpas kurdular. 2007'de cumhurbaşkanlığı seçimlerine giderken e-muhtırayla yeni fetret çıkarmaya kalktılar. Zannettiler ki AK Parti kadrolarının dizlerinin bağı çözülür ve aralarında ihtilaflar çıkar. AK Parti, dağ gibi millet de milli iradeyi de demokrasiyi de savundu ve savunmaya devam edecek" ifadelerini kullandı.
-"Onursuzca, haysiyetsizce kurulan paralel tuzakları harekete geçirdiler"
Davutoğlu, daha sonra partilerine açılan kapatma davasıyla ülkede yeni bir fetret dönemi yaşatmak istendiğini ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Baktılar ki AK Parti hiçbir şekilde sarsılmıyor bari kapatalım. Parti kapatma davasında karşısında demokrasi mücadelesi verdik. Yetmedi, tam ülke tekrar siyasi istikrarıyla fetret döneminin bütün izlerini sildiği, demokrasi ve güçlü ekonomiyle ayağa kalkmışken, yani Mayıs 2013'te IMF'ye son borcunu ödemiş, ekonomideki fetreti bitirmişken, üçüncü köprü ve üçüncü havalimanını kendi şirketlerimizle yapacak güce ulaşmışken, dünyada yükselen Türkiye'den bahsediyorken, faizler yüzde 5'e inmişken, Gezi provokatörlerini sahaya çıkardılar. İstediler ki fetret olsun. Biz kimseye, hiç kimseye pabucu bırakmayız. Hele demokrasiyi, milli kaderini kimseye terk etmeyiz. O da başarılı olamayınca, bu sefer 17-25 Aralık kumpasıyla, arkasından da MİT operasyonuyla, onursuzca, haysiyetsizce kurulan paralel tuzakları harekete geçirdiler. Onların karşısında da dimdik durduk. 30 Mart'ta, 10 Ağustos'ta bir kez daha millet dedi ki, 'Ben bu ülkede fetret görmek istemiyorum, demokrasi dışı sistem görmek istemiyorum'dedi ve en güçlü desteği 30 Mart'ta AK Parit'ye, 10 Ağustos'ta Cumhurbaşkanımıza verdi."
(Sürecek)
Ak Parti Manisa 5. Olağan İl Kongresi
Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Muhtar bile olamaz dedikleri Genel Başkanımız, ülkemizin cumhurbaşkanı olarak geçen hafta muhtarları makamında ağırladı. şimdi tabii sormak lazım, aday olduğu yerde ikamet adresini bulamayan Kılıçdaroğlu'ndan muhtar olabilir mi? Hani hukuki olarak olur da siyaseten acaba ne kadar yıl idare edebilir" dedi.