İstanbul Üniversitesi Osmanlı Dönemi Müziği Uygulama ve Araştırma Merkezi, Mavi Salon Konserleri etkinliği kapsamında klasik Türk müziği sanatçısı Alaeddin Yavaşça’ya saygı konseri düzenledi.
Üniversitenin rektörlük binasında gerçekleşen konserin açılışında konuşan Rektör Prof. Dr. Mahmut Ak, bu tür saygı konserlerinin her ay düzenli olarak gerçekleştirileceğini belirterek, "Bu ayki faaliyetimizi Alaeddin Yavaşça hocamızın anısına ve ona saygı olarak tertip edelim istedik. Kıymetli hocamız da burada olacaktı ama bugün beklenmedik bir rahatsızlık geçirdi. İnşallah yakın zamanda sıhhatine kavuşur." dedi.
Sanatçı Münip Utandı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yorumladığı her şarkının bir hikayesinin olduğunu ve hikayelerini Yavaşça'nın kendisinden dinlediğini ifade etti.
Yavaşça''nın her formda eserlere imza attığına dikkati çeken Utandı, "Bir ara nağme üstadıdır. Dede Efendi, Ebubekir Ağa, Şevki Bey'ler ve o devrin önemli isimleri hep ara nağmesiz bestelemiştir eserleri. Onlara uygun ara nağmeler yapmıştır. Bugünlere gelmesinde çok önemli bir etkendir." diye konuştu.
Münip Utandı, Yavaşça'nın ömrüne çok fazla eser sığdırdığını ve büyük hizmetleri olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Bizim pirimiz, üstadımız, yol göstericimiz. Bence çok önemli bir köprüdür Alaeddin Yavaşça. Bugün Alaeddin Bey olmasaydı belki Münir Nurettin Selçuk ve daha eski bestekarları tanımak, yaşatmak mümkün olmazdı. Ben onun öğrencisi değilim ama onları dinleyerek, onlardan feyz alarak ve o üslupla, o tavırla okudum. Onlar bizim yol göstericilerimiz ve bizim için çok önemli icracılardır. Biz o yolda yürümeye gayret ediyoruz. Çünkü gelecek nesillere doğru taşımak gerekiyor bu mirası. Hocalarımızdan nasıl gördüysek biz de öğrencilerimize öyle öğretiyoruz."
- "Yavaşça klasik musikinin çok önemli bir temsilcisi"
Klasik Türk müziği sanatçısı Melihat Gülses de Yavaşça'yı başının tacı olarak gördüğünü aktararak, şu bilgileri verdi:
"Benim için hayatımdaki en önemli mihenk taşlarından biri Bekir Sıtkı Sezgin'dir, diğeri ise Alaeddin Yavaşça'dır. Sanatçı olarak, müziği kendisinden çok doğru bir şekilde öğrendik. Klasik musikinin çok önemli bir temsilcisi. Belki de en önemlisi ve son kalan temsilcisi diyebilirim. İnsan olarak, bir sanatçının duruşu olarak çok şey öğretti. Şefliği, hocalığı, bestekarlığı, saymakla bitmeyecek kadar meziyetleri olan bir insan. 92 yaşını bitirdi. Hocamıza sağlıklı, uzun ömürler diliyoruz. Onun talebesi olmaktan da gurur duyuyorum"
Konserde orkestra ve koronun şefliğini üstlenen Gönül Paçacı ise Alaeddin Yavaşça'nın yaşayan geleneğin son halkası olduğuna dikkati çekerek, "O, hepimizin hocası. Onun varlığı aslında toplumsal hafızamız için çok önemli. Bestekarlığı zaten malum. O meşk silsilesinin devamı olarak, görgüsüyle, yaşıyla ve duruşuyla çok önemli bir bestekar. Gerçekten toplumun her katmanında toplum zihninde yaşıyor. Biz de elimizden geldiği kadar onun klasiklerini, bilinmeyen eserlerini, son dönem eserlerini icra ederek bu vazifeyi, aktarımı sürdürmeye çalışacağız." ifadelerini kullandı.
Konserde Münip Utandı "Kimseyi Böyle Perişan Etme Allah'ım Yeter", "Ne Günah Etse Açılmaz İki Gönlün Arası" ve "Boğaziçi Şen Gönüller Yatağı" adlı eserleri, Melihat Gülses ise "Hatıralar", "Akşam Kanayan Güllere Batmış Gökyüzü" ve "Ne Bildim Kıymetin Ne Bildin Kıymetim" adlı eserleri yorumladı.
Alaeddin Yavaşça'ya Saygı Konseri Düzenlendi
Sanatçı Münip Utandı: 'Bence çok önemli bir köprüdür Alaeddin Yavaşça. Bugün Alaeddin Bey olmasaydı belki Münir Nurettin Selçuk ve daha eski bestekarları tanımak, yaşatmak mümkün olmazdı' Sanatçı Melihat Gülses: 'Şefliği, hocalığı, bestekarlığı, saymakla bitmeyecek kadar meziyetleri olan bir insan'