Almanya'yı Yıl Sonunda Resesyon Bekliyor

OECD ayrıca AB'de karar verici ülkelerin Euro krizine çözüm üretememesi halinde ortak para bölgesinde yaşanmakta olan krizin daha da derinleşeceği uyarısında bulundu. Öte yandan Alman sanayi şirketlerinin siparişlerinde şaşırtıcı bir istikrar yaşandığı ve cüzi de olsa artış yaşandığı görüldü.

Ancak ekonomi uzmanları bu durumun yine de abartılı bir iyimserliğe kapılmak için gerekçe oluşturmadığına işaret etti.

Almanya'nın bu yılın ikinci yarısında hafif düzeyde durgunluk ekonomisi yaşayacağı tahmininde bulunan Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Teşkilatı (OECD), gayri safi yurt içi hasılada (GSYİH) yüzde 0,1 ila 0,2 arasında değişen oranda gerileme yaşanacağı öngörüsünde bulundu. OECD'den yapılan uyarıda ayrıca Euro bölgesinde yaşanan krizin geleceğinin dünya genelindeki ekonomik büyüme için de belirleyici olacağı belirtildi. OECD uzmanlarının yaptığı hesaplamalarda Alman ekonomisinin bu yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 0,1 küçüleceği, yılın Son çeyreğinde ise yüzde 0,2'ye varan oranda küçüleceği ortaya çıktı. Yıl geneline göre hesaplandığında ise öngörülen küçülmenin üçüncü çeyrek için yüzde 0,5 ve dördüncü çeyrek için ise yüzde 0,8 oranında olacağı görüldü.

Buna karşılık ekonomi uzmanları OECD'nin Almanya'nın ekonomik hacmine ilişkin tahminlerinin dramatik bir kırılmadan ziyade, durgunluk ekonomisinin maddi tanımından kaynaklandığına işaret ediyor. Bilindiği üzere iktisatçılar bir ülkenin ekonomisinde üst üste iki çeyrek boyunca küçülme görülmesi halinde, o ülkede durgunluk ekonomisi şartlarının geçerli olduğunu belirtiyor. Alman ekonomisinde 2012'nin ilk üç ayında yüzde 0,5 oranında büyüme görülürken, ikinci üç aylık dönemde ise yüzde 0,3 oranında büyüme yaşandı. Ancak buna rağmen OECD yetkilileri siyasilerin borç krizine çare bulamaması halinde Alman ekonomisinde çok daha olumsuz Sonuçların yaşanabileceğini ifade ediyor.

“EURO BÖLGESİNDEKİ SORUNLAR ÇÖZÜLMELİ”

OECD'nin baş iktisatçısı Pier Carlo Padoan Son tahminler çerçevesinde yaptığı açıklamada, “Avrupa'da güçlü ekonomilerin durgunluğa kayması dünya genelini etkilediği için küresel ekonomi hız kaybediyor. Eğer karar vericiler yaşanan kötüleşmenin ana unsurlarını gidermede başarısız olursa Euro bölgesindeki kriz bu şekilde sürmeye devam eder.” diye konuştu.

Padoan yaşanan olumsuz gelişmelerin ancak Euro bölgesinde bankacılık sektöründe, mali politikalarda ve rekabet kabiliyetinde yaşanan sorunların giderilmesi halinde ortadan kaldırılabileceğini kaydetti.

Uzmanlar bu yılın ikinci yarısında Almanya'nın da içinde yer aldığı Avrupa'daki üç büyük ekonominin küçülmesini bekliyor. Halihazırda derin bir durgunluğa gömülen İtalyan ekonomisinin yılın Sonuna kadar daha da küçülmesi beklenirken, Euro bölgesinin ikinci büyük ekonomisini oluşturan Fransa'nın durumu nispeten iyi görünüyor. Fransız ekonomisinin üçüncü çeyrekte de küçülmekle birlikte yılın Sonuna doğru hafif bir büyüme kaydetmesi bekleniyor.

ALMAN SANAYİSİNDE ŞAŞIRTAN İSTİKRAR

Yaşanan bütün olumsuz şartlara rağmen Alman sanayisinin halihazırda aldığı siparişlerde şaşırtıcı bir istikrar göze çarpıyor. Şirketlerin aldığı yurt içi talep temmuz ayına ait Son verilere göre istikrarlı bir seyir izlerken, siparişlerin de haziran ayına göre yüzde 0,5 arttığı görüldü.

Uzmanların önceki tahminleri bu artışın daha düşük olacağı yönündeydi. Avrupa dışına yapılan ihracatta ise yüzde 0,1 oranında artış yaşanırken, durgunluğun hüküm sürdüğü Euro bölgesinin talebi yüzde 0,6 oranında geriledi. İtalya'nın büyük bankalarından UniCredit'in Almanya masasının baş iktisatçısı Andreas Rees sanayi siparişlerinde yaşanan cüzi artış hakkında, “Eldeki veriler Alman endüstrisinin Euro bölgesindeki krize rağmen üçüncü çeyreğe çöküşle girmediğini gösteriyor.” diye konuştu.

Ancak yaşanan artışın yine de abartılmaması gerektiğini belirten Rees, iç talepte görülen artışın haziran ayında yaşanan kırılmaya karşı tepkisel bir gelişme olduğunu ifade etti.

İFLAS BAŞVURULARI AZALDI, ALACAKLARIN MİKTARI ARTTI

Almanya'da bu yılın ilk yarısında yaşanan şirket iflaslarının geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 3,1 oranında azaldığı bildirildi.

Federal İstatistik Dairesi'nden yapılan açıklamada 2012'nin ilk altı ayında 14 bin 800 şirketin iflas başvurusunda bulunduğu belirtildi. Bu arada bireysel iflasların da azaldığını duyuran yetkililer, bireysel iflas başvurusunda bulunanların oranının geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 3,9 oranında gerileyerek 49 bin 750 kişiye indiğini kaydetti.

Fakat diğer yandan ise alacaklıların borçlulardan talep ettiği alacak miktarının yükseldiği ve toplamda 28 milyar 300 milyon euroya ulaştığı belirlendi. 2011 yılının ilk altı ayında alacaklıların borçlulardan talep ettiği toplam meblağ 15,8 milyar euro seviyesinde kalmıştı. Bu yıl alacaklarda görülen artışın Schlecker gibi ekonomik değeri ve cirosu daha yüksek şirketlerin birbiri ardına iflas başvurusunda bulunmasından kaynaklandığı belirtildi .