Bıkmaz, Alzheimer’ın hastanın kendisini, kim olduğunu, adres bilgisini, aile bireylerini, gün kavramını, zaman kavramını, mesleğini, hatırlayamaması gibi belirtilerle ortaya çıkan bir hastalık olduğunu ifade ederek, “Bugün 800 bin Alzheimer hastasına sahip olan Türkiye’nin , 2035 yılında dünyada en fazla Alzheimer hastalığının görüldüğü üçüncü ülke olacağı tahmin edilmektedir. Alzheimer’ın bilinenin aksine sadece yaşlılık döneminde değil, erken yaşlarda da ortaya çıkabilmekte bu nedenle Erken tanı ve takip çok önemli. Ailesinde Alzheimer hastalığı olanların daha dikkatli olması gerekir, gerekli kontrolleri ve şüpheli durumları atlamayın. Zihin karışıklıkları, tekrarlayan unutkanlıklar, yaşam kalitenizi azaltan davranışlar var ise beyin taramaları, beyin suyu analizleri ve genetik kan testi yoluyla Alzheimer şüphenizi sorgulatıp teşhis ettirebilirsiniz. Unutmanın, tehlikeli ve tıbbi tedavi gerektirecek boyutlara gelmesi, kişinin yaşam kalitesini düşürüyor. Yaşam kalitesinin düşmesi, unutkanlığın ciddi düzeyde olması ve tehlike arz etmesi durumu gayet ciddidir. Alzheimer tanısı konulan hastaların yüzde 30-40’lık bölümünde ortaya çıkan unutkanlık sorunu beyinde sıvı toplanmasına bağlı olduğu için ilaçla tedavi edilememektedir” dedi.
Bıkmaz, hastalığı önlemeye ilişkin önemli adımları ise şöyle sıraladı:
“Hastalıkla ilgili efsanelere inanmayın, hastalığı kabul edip eve kapanmayın. İleri seviyede unutkanlık varsa yalnız yaşamayın. Hep aynı işlerle uğraşmayın, yeni şeyler deneyin. Her zaman pozitif düşünün. Çocukluğunuzun ve gençliğinizin geçtiği yerleri ziyaret edin”
Alzheimer Yaşlı Hastalığı Değil, Erken Tanı Önemli
INCA Klinik Nöroşirurji Uzmanı Op. Dr. Kerem Bıkmaz Alzheimer’ın yaşlı hastalığı olmadığını ayrıca erken tanının önemli olduğunu söyledi.