Mustafa Sarıgül... Şişli Belediye Başkanı... Türkiye'nin belki de en popüler belediye başkanı. Daha önce CHP liderliği için Baykal'a rakip olan, ardından Türkiye Değişim Hareketi (TDH) başlatıp parti kurma girişiminde bulunan ancak son anda vazgeçen Sarıgül'ün yeni stratejisi merak ediliyor. Onu yalnız Şişli'de değil, bir gün Tokat'ta, bir gün Trabzon'da, bir gün Van'da bir gün Edirne'de görmek mümkün. Peki bir ilçe belediye başkanı Türkiye'yi neden böyle karış karış dolaşır. Sarıgül, AKŞAM'a konuştu ve merak edilen soruları yanıtladı
CHP'de çeşitli görevler için adınız geçiyor.
Ben kesinlikle yerimde duruyorum. Dostlardan, gazeteci arkadaşlardan, halktan, önemli siyasetçilerden bize gelenler oluyor. Demokraside güç halkın gücüdür. Halk sizi bir yere yerleştirip, anketlerde Sarıgül çıktığı için mutluyum. Görevim bunu daha yükseltmek, çalışmak ve mütevazı olmak.
CHP'ye dönmek istiyor musunuz?
Benim böyle bir talebim yok. CHP Genel Merkezi'nin düşüncesi, takdiri. Ben CHP'ye dönerim ya da dönmem diye bir şey yok. Şu anda bu konuları konuşmak için çok erken. Bu konulara girmek istemiyorum.
İstanbul Büyükşehirde CHP adayı olacağınız dillendiriliyor...
Ben kesinlikle aday olmam. Büyükşehir adaylığına halk ve anketler karar verir. CHP'nin İstanbul Büyükşehir'i kazanması şart. Kazanması için de kim en çok seviliyorsa onu aday yapmak lazım. Hep beraber onu desteklemek lazım. Benim için önemli olan düşüncelerin iktidar olması. Ben koltuk aramıyorum. Gücümü kesinlikle bulunduğum koltuktan almıyorum. Kesinlikle kaybedeceğim hiçbir yere aday olmam. Ben güç katacaksam, bana ihtiyaç varsa başım gözüm üstüne.
Kısa vadede siyasette hedefiniz ne?
Kafam ve düşüncelerim değişti. Ben parti içi mücadeleyle kesinlikle bir yere gelmem. Artık benim mücadelem, binlerce insanın mutluluğu, sevgisi. Bunu arkasına alamayan, siyasette hiçbir şey yapamaz. Artık içe dönük mücadele değil, dışa dönük bir mücadele vermek istiyorum. AK Parti yıllardır iktidarda, artık değişim zamanı geldi diyorum. O değişimi kim yapacaksa, kimse o, o gün anketler kimi gösteriyorsa ona destek vermek lazım. Türkiye bir genel başkan kesinlikle aramıyor. Türkiye başbakan adayı arıyor. O yolculuğa çıktım, başarılı da olacaktım, Kılıçdaroğlu rüzgarı olunca bölen, parçalayan olmadım. Aksi takdirde AK Parti'nin ekmeğine yağ çalan olurdum. Bunu yapmam. Koltuğun peşinde koşsaydım partiyi kurardım. Ben sosyal demokrasiyi iktidara getirmek istiyorum. Benim mücadelem Sarıgül ve arkadaşlarının bir yere gelmesi değil, sosyal demokrat düşüncenin iktidar olması.
YAPTIKLARIM ŞOVSA ŞOVA DEVAM
Her yerde görülüyorsunuz, çalışıyorsunuz. Ama şovmen olduğunuz eleştirileri de var...
Şişli'de 30 okulu yıkıp yenisini yapmak, Şişli, Osmanbey'i, Nişantaşı'nı yeniden yapılandırmak, emekliler, engelliler, öğretmenevi, sağlık merkezi yapmak, sabahın saat 04.00'ünde Van'a gitmek şovsa ben bunları yapmaya devam edeceğim.
YÜZÜME BAL SÜRERİM
Şunu da sormak istiyorum, yüzünüzde botoks var mı?
Botoks yaptırmadım ama ihtiyaç olursa yaptırabiliriz.
Geçmişte 'metroseksüel misiniz' sorusuna 'Erzincalıyım' demiştiniz de....
Ama cilt bakımını yaptırıyorum. Vücuduma bakıyorum. Yüzüme bal sürerim, çok canlandırıyor. Bunu da bir dostumdan öğrenmiştim.
KAHRAMAN OLURUM PARAMPARÇA EDERİM
l CHP'li belediye başkanları, müfettiş baskısı altında olduklarını sık sık dile getiriyor. Ne diyorsunuz?
Maalesef bu baskı var. Çok da üzülüyorum. İzmir, Maltepe, Kartal, Avcılar Belediyesi'ne yapılan uygulamalara çok üzülüyorum ve bunları kesinlikle doğru bulmuyorum. İnsanları alıyorsunuz ve tekrar bırakıyorsunuz. Bakın, araştırın gerçekten ciddi bir şey varsa üzerine gitmek lazım. Burada CHP'li belediye başkanlarının dayanışmasını da eksik görüyorum. Bir belediyede bir şey olduğu zaman, orada 50 bin kişi olması lazım. İzmir'de bir şey varsa, orada 100 bin kişi olması lazım. Kartal'da ya da Maltepe'de bir şey varsa, 14 CHP'li belediye başkanı, 2 bin arkadaşını alıp oraya gidip beklemeli sabaha kadar. Eskiden böyle yapardık. 80 öncesi CHP buydu.
Sizin böyle bir durumunuz var mı? Korkuyor musunuz?
Ben hiçbir şeyden korkmam. Korkunun ecele faydası yok. Ne korkacağım. Hesabını veremeyeceğim hiçbir şey yok. Aslanlar gibi çarpışırım. Üzerime gelindiği zaman da kahraman olurum, hesabını sorarım, paramparça ederim. Bana sürekli müfettişler geliyorlar, inceliyorlar. Kendi mülkiye müfettişlerimizle, bürokrasimizle hata yapmamaya da özen gösteriyoruz. ihalelerimizi basına açık olarak yapıyoruz.
SAĞDA ERDOĞAN, SOSYAL DEMOKRASİDE SARIGÜL
Türkiye genelindeki faaliyetleriniz siyasi yatırım mı?
Siyasi yatırıma gerek yok. Çünkü ben zaten siyasiyim. Şu anda karşınızda bulunan Sarıgül, Türkiye Cumhuriyeti'nde sosyal demokraside tabandan gelen ve emek harcayan tek kişi. Emek olarak Türkiye'de iki adam, sağda Sayın Tayyip Erdoğan sosyal demokraside Mustafa Sarıgül. Bugüne kadar sosyal demokraside, solda olan liderlerin, yöneticilerin birçoğu seçkinciydi. Biz ise bu işin sıfırından, Kunta Kinte vaziyette geliyoruz. Tırnaklarımızla kazıya kazıya geliyoruz. Ben kendimi sosyal demokrasinin, evrensel ilkelerine sonuna kadar koruyan ve sosyal demokrasinin iktidar olması için Willy Brandt'ı, İnönü'yü, Ecevit'i örnek alan bir noktada görüyorum.
Başbakan Erdoğan'a olan ilgiyi, desteği neye bağlıyorsunuz?
Halkın değerleriyle, hakkın değerlerini buluşturuyor. Çok çalışma noktasında koşturuyorlar, birebir halkın dokusunu yakalıyorlar. Sırrı burada. Vatandaşın yolunu, elektriğini, asfaltını yaparsınız ama gönlünü kazanmazsanız hiçbir işe yaramaz. Önemli olan bu.
KEMAL BEY'E ZAMAN VERMEK LAZIM
CHP Büyükşehir adayı olacağınız, kazanamazsanız kurultayda Kılıçdaroğlu'na rakip olacağınız söyleniyor.
O senaryolar bizim değil. Olur mu ya, neler yazıyorlar. Ben vefasızlık yapmam Kemal Bey'e. Öyle bir şey olmaz. Kemal Bey, daha çok yeni. 3 yıllık bir genel başkan. Bir hazırlanma süreci var. Zaman vermek lazım, bir kadro vermek lazım. Kendi kadrosunu, önümüzdeki kurultayda seçer, ondan sonra daha yol alır. Şu anki yapı Kemal Bey'in kurmuş olduğu bir yapı değil. CHP'nin herkesi kucaklaması lazım.
Gürsel Tekin'le temasta olduğunuz dillendiriliyor... Yerel seçim döneminde kanlı bıçaklı değil miydiniz?
Gürsel Bey'le hiç görüşmedim. Kendisiyle yaşamım boyunca oturup bir kahve bile içmedim. Ayrıca kimseyle kanlı bıçaklı olmam. Belediye seçiminde M. Sarıgül diye birini gönderdiler. Boyunun ölçüsünü alıp gitti. O'nu da Baykal gönderdi. Mehmet Sevigen onu bana söyledi: 'Senin başına öyle bir çorap öreceğim ki şaşıracaksın' dedi. Sevigen şakasını yaptı ve onu gönderdi. Canları sağ olsun. Ben Deniz Bey'le bir kere daha görüşmem. Siyasi olarak kendisiyle bir şey yapmam söz konusu değil. Düşüncelerimiz çok farklı. Ama insani olarak bir arzusu, emri olursa başım gözüm üstüne.
Anketten kim çıkarsa o desteklensin
Kamuoyunda ve CHP kulislerinde Sarıgül ismi yine gündemde. CHP'nin İstanbul Büyükşehir adayı olacağı, kazanamazsa Kılıçdaroğlu'na rakip olacağı senaryoları dillendiriliyor. Hiçbir talebi olmadığını söyleyen Sarıgül, hem Büyükşehir adaylığı, hem CHP liderliği için 'Anketler kimi gösteriyorsa o desteklenmeli' diyor