Antalya Diplomasi Forumu'nda Enerjinin Gelecegi Masaya Yatirildi

Antalya Diplomasi Forumu'nda (ADF) konusan Venezuela Disisleri Bakani Jorge Arreaza, "Enerji sadece ABD için veya Almanya için degil, tüm dünya içindir. Bir plan yapmaliyiz. Bu yüzden bu forum çok önemli." dedi.

Antalya'nin Belek Turizm Merkezi'ndeki NEST Kongre Merkezi'nde düzenlenen, Anadolu Ajansinin "Global Iletisim Ortagi" oldugu forum kapsaminda, Uluslararasi Enerji ve Dis Politika Uzmani Prof. Brenda Shaffer'in yönettigi "Enerji: Bizi nasil bir gelecek bekliyor?" baslikli panele, Venezuela Disisleri Bakani Jorge Arreaza, Ukrayna Disisleri Bakani Dmitro Kuleba, Madagaskar Disisleri Bakani Dr. Djacoba A. S. Oliva Tehindrazanarivelo, Avusturya'nin eski Disisleri Bakani Karin Kneissl ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardimcisi Dr. Alparslan Bayraktar konusmaci olarak katildi.

- "Enerji sadece ABD için veya Almanya için degil, tüm dünya içindir"

Venezuela Disisleri Bakani Arreaza, fosil yakitlardan yenilenebilir enerji geçis sürecinin 20-30 yil daha alacagini dogal gaz ve petrolün bu süre zarfinda kullanilacagini belirterek her ülkenin maliyetli ve yüksek teknoloji gerektiren yenilenebilir enerji sistemlerine erisim imkani olmadigini ifade etti.

Arreaza söyle devam etti:

"Su açik ki dünyanin güneyindeki ülkeler bu teknolojiye erisimi saglayacak fona sahip degil. Bu da tüm dünyayi ilgilendiren bir konu. Enerji sadece ABD veya Almanya için degil, tüm dünya içindir. Bir plan yapmaliyiz. Bu yüzden bu forum çok önemli. Yeni teknolojilere, teknolojilerin üretimine erisim konusunda çok tarafli bir planlama olmali. Yeterli fonu olmayan ülkelere bu yeni teknolojilere erisimi ve bu geçis sürecine hazirlanmasi için fon vermeliyiz."

Kuleba, Avrupa’da dogalgazin ekonomiden çok güvenligi ilgilendiren bir konu olduguna isaret etti.

Fosil kaynaklardan yenilenebilir enerjiye geçisin zaman alacagini ancak geçisin durdurulamayacagini söyleyen Kuleba, "Bu, her halükarda olacak." diye konustu.

Kuleba, enerji konusunda en önemli konunun altyapi yatirimi olduguna dikkati çekerek "Nereden alacagimizi biliyoruz. Nereye tedarik edecegimizi biliyoruz ama nasil?" seklinde konustu.

"(Enerjiye erisim konusu) Eger bu konuya ekonomik açidan yaklasirsaniz bir cevap alirsiniz. Ancak güvenlik açisindan yaklasirsaniz bu konuda tamamen farkli cevap alirsiniz, Nord Stream -2’de (Kuzey Akim-2) oldugu gibi. Bu boru hatti Avrupa’nin enerji güvenligini altini oyacak ve enerji tedarikinin çesitlendirilmesi ilkesini çigniyor. Bu siyasi bir sey, siyasi bir proje." ifadesini kullanan Kuleba, Kuzey Akim-2 projesinin tek amacinin dogalgaz geçis güzergahi konusunda Ukrayna’yi siyasi, ekonomik ve stratejik olarak disarida birakmak oldugunu vurguladi.

- "Enerji geçis sürecinde Avrupa ülkeleri duygusal davraniyor"

Kneissl, enerji geçis süreci konusunda Avrupa ülkelerinde makul hareket etmekten ziyade duygusal davranildigini belirterek Almanya’nin Japonya’da meydana gelen Fukusima Nükleer Santral Kazasi sonrasi bu alanda adim atmaya karar vermesini örnek gösterdi.

Enerjide geçis sürecinin halihazirda yürürlükte oldugunu kaydeden Kneissl, ancak yenilenebilir enerji sistemlerinin maliyet ve fiyatlari ve halklarin taleplerinin bu geçis sürecini nereye götürecegini belirsiz hale getirdigini kaydetti.

- "TANAP asiri derecede önemli bir örnek"

Bayraktar, enerji dünyasinda bugün önemli ve beklenmedik sinamalarla yüzlesildigine, enerji tedariki güvenligini saglama merkezli tartismalarin daha çok iklim degisikligi üzerine odaklandigina dikkati çekerek "Küresel isinma ve iklim degisikligi giderek bir din haline geliyor. Bunlara karsi konusmak pek mümkün degil. Ancak gerçeklere, piyasaya gelecek olursak, bu tam tersi özellikle de salgindan sonra yani 2020 ve bu yil." degerlendirmesinde bulundu.

Dogal gazin Türkiye için, enerji piyasasi ve ekonomi için çok önemli oldugunu vurgulayan Bayraktar, Türkiye'de her yil 50 milyar metreküp dogal gazin tüketildigini ve bu rakamin Avrupa’daki 4’üncü büyük dogal gaz pazari oldugunu anlatti.

Bayraktar, Türkiye'nin daha fazla dogal gaz ihtiyacinin arttigini aktararak su ifadeleri kullandi:

"Bizim tedarik güzergahlarini çesitlendirmemiz gerekiyor. Bu konuda Trans Anadolu Dogal Gaz Boru Hatti (TANAP) asiri derecede önemli bir örnek. Yeni enerji kaynaklari, yeni hidrokarbon kaynaklari Türkiye’ye bizim tedarik güvenligimiz için geliyor. Bu yüzden bu zamaninda olan bir gelisme. Ben ayrica TANAP yönetim kurulu heyetindeyim ve bu çok basarili bir projeydi. Siyasi irade ve baglilik TANAP’in basariyla tamamlanmasi için kilit öneme sahip faktördür. Olur da Türkiye’nin etrafindaki diger enerji kaynaklarina bakacak olursak Dogu Akdeniz’de hidrokarbon kaynaklari gibi bizim ihtiyaç duydugumuz birinci sey siyasi irade ve taahhüttür. "

- "Madagaskar yatirimlara açik"

Madagaskar Disisleri Bakani Djacoba Tehindrazanarivelo da ülkesinin yenilenebilir enerjide günes enerjisi bakimindan oldukça zengin oldugunu ancak yenilenebilir enerji sistemlerinin hammaddesinin ithal edilmesi dolayisiyla pahali oldugunu söyledi.

Ülkesinin güneyinde bir bölgede günes enerjisi için projeleri oldugu bilgisini veren Tehindrazanarivelo, Madagaskar’in günes, su, rüzgar açisindan çok verimli ve yatirimlara açik oldugunu kaydetti.