Sivil toplum kuruluşları arasında Avrupa Türk İslam Birliği ( ATİB ) , Avrupa Demokrasi Vakfı ( ADV ) , Avrupa Türk Birliği ( ATB ) , Avrupa Türk Caferiler Birliği ( ATCB ) , Diyanet İşleri Türk İslam Birliği ( DİTİB ) , Avrupa Ehli Beyt Federasyonu ( AEF ) , Avrupa Ehlibeyt Kadınlar Birliği ( AEKB ) , İslam Toplumu Milli Görüş ( IGMG ) , Hessen İslam Cemaati ( IRH ) , Almanya İslam Konseyi ( Islamrat ) , Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği ( MÜSİAD ) , Türk İşadamları Dernekleri Avrupa Federasyonu ( TİDAF ) , Avrupa Türk Demokratlar Birliği ( UETD ) ve Almanya Müslümanları Merkez Konseyi ( ZMD ) yer aldı .
Hazırlanan ortak basın açıklamasını DİTİB Dinler ve Kültürler Arası İlişkiler Müdürü Bekir Alboğa okudu . Sadece insani yardım malzemesi yüklü olan gemilerin hiç bir ülkenin egemenliğinde olmayan uluslararası sularda iken İsrail ordusunun kanlı baskınına maruz kaldığı vurgulanan açıklamada , " İsrail ' i sivillere yönelik bu kanlı eylemlerinden dolayı şiddetle kınıyor , saldırıyı bölgeye yönelik barış umutlarını sabote etmeyi amaçlayan bir eylem olarak değerlendiriyoruz . Kanlı baskın , uluslararası hukukun hiçe sayıldığı , en temel insani değerlerin çiğnendiği izahtan yoksun bir zorbalıktır . " denildi .
Birleşmiş Milletler ' in ( BM ) gösterdiği tepkinin yerinde olduğu ancak İsrail ' in bugüne kadar BM kararlarını tanımadığı hatırlatılan açıklamada , " Uluslararası topluluk bu sefer de sadece kınama ile yetinmemeli , İsrail ' e karşı uluslararası hukukun gereği uygulanmalıdır . Uluslararası hukuk her devlet için geçerlidir , hiç bir devlet , uluslararası hukukun üstünde değildir . " ifadelerine yer verildi .
Hiçbir şekilde din , dil ve ırk ayrımı gözetmeden her türlü şiddeti , radikalizmi , ırkçılığı reddedip insanlığın ortak vicdanı adına kamuoyuna seslendiklerini açıklayan sivil toplum kuruluşları , şu taleplerde bulundu : " İsrail hükümeti , her şeyden önce kendi halkına saygıdan dolayı dünya kamuoyundan özür dilemelidir . Barış filosuna katılmış insan hakları savunucuları insanlığın ortak vicdanını temsil etmektedir . Gemileriyle birlikte eksiksiz şekilde derhal serbest bırakılmalıdırlar . Şehit olanların ailelerine , yaralılara ve gemi sahiplerine hukukun gereği olarak tazminat ödenmelidir . İsrail , Filistin halkına gönderilen insani yardımların yerine ulaşmasına engel olmamalıdır . İsrail , dünya kamuoyu önünde kendine biçtiği özel rolden vazgeçmeli , kanlı saldırı , BM ' nin belirleyeceği bağımsız bir heyet tarafından incelenmeli ve suçlular tespit edilip yargılanmalıdır . Dünya kamuoyu artık , Filistin halkına yönelik zulme ve Gazze ' deki insalık dramına seyirci kalmamalıdır . "
Soruları da cevaplandıran Bekir Alboğa , yürüş ve miting düzenleme konusunda henüz bir karar almadıklarını , ancak birçok mitingin orgazine edilidini kaydederek , " Dünya kamuoyu daha hassas bir hale geldi . Bu mükemmel bir gelişme . Biz , çalışma komisyonu olarak çalışmalarımızı sürdüreceğiz , yeri kararlarımızı açıklayacağız . " dedi .