Bu yıl hizmet vermeye başlayan Mevlana Üniversitesi'nde akademik yıl dolayısıyla bir tören düzenlendi. Törenin açılış konuşmasını Mevlana Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bahattin Adam yaptı. Prof. Dr. Adam, üniversiteyi tanıtıcı bilgiler verdi.
Daha sonra kürsüye gelen Mevlana Üniversitesi Türkçe Öğretmenliği Bölümü öğrencisi Kübra Tokat, Mevlana Üniversitesi'nde okumaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Bülent Arınç'ın hayatını anlatan kısa bir film gösteriminin ardından Mevlana Üniversitesi Mevlana Sosyal Araştırmalar Merkezi (MEVSAM) Müdürü Prof. Dr. Emine Yeniterzi, 'hoşgörü' konulu sunum yaptı.
Kürsüye gelen Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, öğrencilere önemli nasihatlerde bulundu. Öğrencilere çok kitap okumalarını tavsiye eden Arınç, kitapların insan hayatını yönlendiren birer araç olduğunu vurguladı. Öğrencilere ideolojik hareket etmemeleri gerektiğini söyleyen Arınç, Mevlana'nın dizelerinden örnekler vererek tavsiyelerde bulundu. Öğrencilerden ülke meselelerine yabancı kalmamalarını isteyen Arınç, ''Hem kendi sorunlarınız hem de ülkenin sorunları ancak ve ancak meseleler üzerinde özgürce fikir yürüterek çözüme kavuşur.'' dedi.
Son günlerde şiddete karışan bazı öğrenci gösterileri yaşandığını hatırlatan Arınç, konuşmasını şöyle sürdürdü: ''Biz sivil iktidar olarak düşüncesini açıklamasından dolayı hiçbir öğrencimizin hiçbir şekilde zarar görmesini istemeyiz ve bunun mutlaka karşısında oluruz. Demokratik hak olarak görülen gösterilerin sınırları kanunda belirlenmiştir. Son öğrenci gösterileri hem polislere hem de siyasetçilere yönelik şiddet unsurları içermeye başlamıştır. Demokratik hak ve özgürlükler adına yapılan şey oldukça düşündürücüdür. 2 gün önce ODTÜ'de yaptığımız toplantıda bilimsel çalışmaların artırılması ve üniversitelerin olanaklarının iyileştirilmesi için neler yapacağımızı görüşürken dışarıda taşlar, sopalar, biber gazları ve tartışma vardı. Hiç şüphesiz üniversite evrensel değerlerin beşiğidir. Buralarda illegal örgütler değil, siz ilim gençleri varlığınızı sürdüreceksiniz."
Üniversitelerin 12 Eylül öncesinde olduğu gibi boykotların, kavgaların, silahlı çatışmaların yaşandığı, ölümün kol gezdiği meydanlara çevrilmesine kesinlikle izin vermeyeceklerini vurgulayan Bülent Arınç, "Biz üniversiteyi toplumsal gelişmenin, ilerlemenin, büyümenin en önemli öncüsü olarak görmek istiyoruz. Biz üniversitelerimizden milletimizin değerler sistemini yıkan, kuşak ve sınıf çatışmalarına yol açan sosyal dokuyu parçalara ayrıştıran bir anlayışı değil, evrensel değerlerde buluşan yeni bir medeniyet inşa edilmesini arzu ediyoruz.'' diye konuştu.
Televizyon ve eğlence kültürünün hayatları nasıl etkilediğini de anlatan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, esprili bir dille şunları anlattı: "Televizyonda bir programa rast geldim. Programda, elinde bir fotoğraf göstererek "Bunları tanıyor musunuz" diye soruyor. Birini gösteriyor, efendim şurada oynuyor. Birini gösteriyor, Ezel'de oynuyor. Birini gösteriyor, şurada futbolcu deniliyor. Yani Beren Saat'i, Kıvanç Tatlıtuğ'u herkes tanıyor. Egemen Bağış'ın güzel, yakışıklı bir fotoğrafını gösterdiler. İnanın 20 kişiden biri bile tanımadı. Hatta içlerinden bir tanesi 'Vallahi bir dizideydi ama hatırlamıyorum' dedi. Sonunda iyi ki beni göstermediler. Şimdi halimiz böyle. Yani sokak kültürü, televizyon kültürü, eğlence popüler kültür, sizi trajikomik şeylerle karşılaştırabiliyor. Sevgili gençler, seviyenin artabilmesi bizim iyi bir eğitim almamıza bağlı."
Mevlana Üniversitesi, Bülent Arınç'a fahri doktora unvanı verdi. Arınç, doktora unvanını Rektör Prof. Dr. Adam'ın elinden aldı.
