BMGK'nın Burundi Kararı

Burundi Devlet Başkanı Danışmanı Willy Nyamitwe, BM Güvenlik Konseyinde (BMGK) kabul edilen kararın Burundi hükümetinin tutumuyla örtüştüğünü belirtti.

BMGK'da dün oy birliğiyle kabul edilen kararı değerlendiren Nyamitwe, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Kararda, Burundi'nin egemen bir ülke olduğu tekrarlanıyor ve siyasi bağımsızlığı üzerinde duruluyor. BM Güvenlik Konseyinin oy birliğiyle kabul ettiği karar Burundi hükümetinin tutumuyla örtüşüyor" diye konuştu.

Kararın, Burundi'nin barışı tesis etmek için gösterdiği çabaları tanıdığını ifade eden Nyamitwe, hükümetin tavsiyeleriyle aynı doğrultuda olduğuna dikkati çekti. Nyamitwe, karara itiraz edilecek bir durumun olmadığını söyledi.

BMGK'nın aldığı kararın, Fransa'nın birkaç gün önce sunduğu tasarıdan farklı olduğunu kaydeden Nyamitwe, "Bu karar, Burundi'yi yalnızlaştırmaya çalışan Fransa'ya tokat oldu" ifadelerini kullandı.

Burundi'deki BM varlığına ilişkin Nyamitwe, mavi berelilerin konuşlandırılması yoluyla yapılacak bir güçlendirmeyi reddettiklerine işaret ederek, "BM, UNICEF gibi farklı kurumlarıyla zaten Burundi'de varlık gösteriyor" dedi.

Nyamitwe, bu kararın BM askerlerine Burundi'ye müdahale yolunu açmadığını vurguladı.

BMGK, Burundi'de son günlerde artan şiddet olayları ve "soykırım" işlenebileceği uyarıları üzerine bu ülkedeki durumu görüşmek için dün toplanmıştı. Toplantıda Fransa'nın hazırladığı karar tasarısı oylanlış, tasarı 15 üyenin de desteğiyle kabul edilmişti.

Kararda, ülkedeki şiddet ve insan hakları ihlalleri kınanarak yargısız infaz, işkence, yasa dışı tutuklamalar, gazetecilerin, insan hakları savunucuların yasa dışı şekilde gözaltına alınması, korkutulması ve tüm insan hakları ihlallerine derhal son verilmesi istenmişti.

Ülkede hukukun ve güvenliğin temin edilmesinin sorumluluğunun hükümette olduğu vurgulanan kararda, kışkırtıcı açıklama yapan, cinayet ve insan hakları ihlalleri gerçekleştirenlere yönelik gerekli yasal işlemlerin yapılması talep edilmişti.

Kararda, ülkede barışgücü birliği görevlendirilmesi ya da yaptırım uygulanmasına yer verilmezken, kışkırtıcı eylem ve söylemlerde bulunanlara, barış çabalarını engelleyenlere karşı "ek önlemler alınabileceği" uyarısı yapılmıştı.

BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun'dan, ülkedeki durumu yakından izleyecek, hükümet ve diğer taraflarla koordinasyon ve işbirliği halinde çalışacak ve şiddetin önlenmesi için alınabilecek önlemlere ilişkin seçenekleri hazırlayacak bir ekip oluşturması da istenen kararda, Genel Sekreter'den 15 gün içinde BMGK'ya bu seçeneklerin de içinde olduğu rapor sunması talep edilmişti.

BMGK, Burundili taraflara siyasi diyalog için biran önce görüşmelere başlama çağrısı da yapmıştı.

- Nisandan bu yana en az 240 kişi öldü -

Burundi'de 10 yıldır iktidarda bulunan Devlet Başkanı Pierre Nkurunziza, hükümet ile silahlı gruplar arasında 28 Ağustos 2000'de imzalanan Aruşa Anlaşması'ndaki devlet başkanının yalnızca iki kez seçilebileceğine ilişkin maddeye rağmen, nisan ayında 3. kez adaylığını açıklamıştı.

Anayasa Mahkemesi de "2005'te atamayla göreve gelen Nkurunziza'nın devlet başkanı seçimi için 3. kez aday olmasının önünde yasal bir engel bulunmadığı" yönünde görüş bildirmişti.

Nkurunziza'nın resmen adaylığını duyurduğu nisan ayı sonunda muhalefet ve sivil toplum kuruluşları protesto için sokaklara dökülmüş, çok sayıda kişi hayatını kaybetmişti.

Ülkede 21 Temmuz'da düzenlenen devlet başkanı seçiminde oyların yüzde 69,41'ini alarak 3. kez iktidara gelen Nkurunziza, 20 Ağustos'ta yemin etmişti.

BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Zeid Raad el-Hüseyin, önceki gün yaptığı açıklamada, Burundi'nin giderek artan insan hakları kriziyle karşı karşıya bulunduğunu belirterek nisan ayında başlayan gösterilerden bu yana, en az 240 kişinin öldüğünü bildirmişti.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile