Bosna'nın 100 Yılı Film Oluyor

'Tepenin Gözleri 2' ve 'Newcastle' isimli Hollywood yapımı filmlerde kamera karşısına geçen, 'Diriliş Ertuğrul' ve 'Filinta' gibi rol aldığı dizilerle Türk izleyicisinin beğenisini kazanan Boşnak asıllı Avusturyalı aktör Reshad Strik, Bosna'nın tarihini anlatan filmde yönetmen koltuğuna oturacak Boşnak yazar Edin Krehic'in eserinden uyarlanan Strik'in çekeceği 'Bir Gün Geleceğim Baba' isimli film, 1915'ten başlayarak Bosna savaşına kadar geçen 100 yıllık dönemi bir ailenin hikayesi üzerinden anlatacak Reshad Strik: 'Muhteşem bir hikaye ve Bosna'da son 100 yılda neler olduğunu anlatıyor. Bir anlamda babasız olmamız metaforuna da vurgu yapıyor. Bizim babamız, Bosna ve Osmanlı Devleti' 'Türkiye'de bulunduğum dönemde en iyi arkadaşlarımla tanıştım. Türk kültürünü ve İstanbul'u, tarihi zenginlikleri çok sevdim. Bence Türkiye, dünyaya büyük katkılar sunmuş'

HİLAL UŞTUK - 'Tepenin Gözleri 2' ve 'Newcastle' isimli Hollywood yapımı filmlerde kamera karşısına geçen, 'Diriliş Ertuğrul' ve 'Filinta' gibi rol aldığı dizilerle de Türk izleyicisinin beğenisini kazanan Boşnak asıllı Avusturyalı aktör Reshad Strik, ilk uzun metrajlı filmi 'Bir Gün Geleceğim Baba' için yönetmen koltuğuna oturacak.

Strik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 'Bir Gün Geleceğim Baba' isimli filmin, Boşnak yazar Edin Krehic'in aynı isimli romanından uyarlama olduğunu belirterek, Bosnalı bir ailenin hikayesinin ele alınacağı filmde, 4 kuşağın savaş nedeniyle yaşadıklarının anlatılacağını söyledi.

Filmin, 1915'ten günümüze kadar 1. Dünya Savaşı, Avusturya ve Macaristan İmparatorluğu, komünizm dönemi ve Bosna Savaşı'na kadar geçen zamanı kapsayacağını dile getiren Strik, filmde, Boşnakların 1. Dünya Savaşı'ndaki rolüne de vurgu yapılacağını kaydetti.

Yönetmen Strik, filmin konusunu şöyle anlattı:

'Baba, 1. Dünya Savaşı'nda ölür. Çocuklar, babasız yetişir. Oğlu, 2. Dünya Savaşı sırasında Nazi savaşına giderek ölür ve bir sonraki kuşak komünizmle büyür. Muhteşem bir hikaye ve Bosna'da son 100 yılda neler olduğunu anlatıyor. Bir anlamda babasız olmamız metaforuna da vurgu yapıyor. Bizim babamız, Bosna ve Osmanlı Devleti. Son 100 yıldır kimseyle bir bağ kurmadık. Süper bir imparatorlukla bağımız olmadı. Yugoslavya'ya bağlandık ve onlar tarafından kontrol edildik. Bu nedenle metaforsal olarak bunu gösteriyor.'

- 'Saraybosna'nın Osmanlı ile bağı var'

Reshad Strik, projenin kendisine kitap olarak geldiğini belirterek, 'Kitabı çok sevdim ve yazarına destek olmak istedim. Önce kitabı yayınladık. Şu anda kitap ikinci baskısını yaptı. Bosna'da çok beğenildi. Boşnakça ve İngilizcesi okuyucuyla buluştu. Türkçe çevirisi de yapılıyor. İnşallah Türkiye'de de yayımlayacağız. Hayran eden bir hikaye.' ifadelerini kullandı.

Türkiye'deki bazı oyuncu arkadaşlarının da filmde rol alacağını söyleyen Strik, filmde Osmanlı dönemi ile Müslüman Boşnaklardan ve Katolik Hırvatlardan oluşan 'Hançer Birliği'nin de anlatılacağını kaydetti.

Strik, Hollywood'dan bazı Alman aktörlerle de film için görüştüklerini belirterek, 'Çünkü filmde, Nazi döneminden Almanlar var. Aynı zamanda Bosna'nın en önemli aktörlerinden Adnan Haskavic ile de görüşüyoruz.' dedi.

Kendisinin filmde rol almadığını ifade eden Strik, filmde sadece yönetmenliğe ve yapımcılığa odaklandığını aktardı.

Başarılı oyuncu, Saraybosna'nın Osmanlı ile bağları olduğunun altını çizerek, 'Bosna'da şu anda oturduğumuz yer dahil, her tarafın Osmanlı İmparatorluğu ile bir bağı var.' diye konuştu.

- 'Biz Avrupalı Boşnaklarız'

Reshad Strik, 'Diriliş Ertuğrul' ile 'Filinta' isimli diziler dolayısıyla Türkiye'de bulunduğu dönemde en iyi arkadaşlarıyla tanıştığını, Türk kültürünü ve İstanbul'u, tarihi zenginlikleri çok sevdiğini belirterek, 'Bence Türkiye, dünyaya büyük katkılar sunmuş. Ancak Türk ticari hayatı olması gerektiği kadar iyi değil. Bence Osmanlı'daki gibi değil.' değerlendirmesinde bulundu.

Kendisini 'Bizler DNA'ya göre Osmanlı değiliz. Biz Avrupalı Boşnaklarız.' olarak tanımlayan Strik, şunları kaydetti:

'Fakat yüzde yüz Osmanlı'nın bir parçasıyız. Yüzde yüz biz Osmanlı'ya ait hissediyoruz kendimizi. Genel anlamda ise Recep Tayyip Erdoğan ve onun Bosna'ya yaptıklarına da değinmek gerekirse, çok içinde olmasak da Türkiye'nin ve TİKA'nın bu ülke için yaptıklarından dolayı büyük memnuniyet duyuyoruz.' diye konuştu.

Dizi çekimleri dolayısıyla Türkiye'de üç yıl yaşadığını dile getiren Strik, Türkiye'den ayrılmadan önce İsmail Güneş'in yönettiği ve Ermeni tehcirini anlatan Kervan 1915'te rol aldığını söyledi.

- 'Artık Türkiye'de çalışmayı düşünmüyorum'

Son 6 ayda Türkiye'den 3 farklı projeden teklif geldiğini ve hiçbiriyle ilgilenmediğini söyleyen Strik, şöyle devam etti:

'Türkler harika fikirlere, hikayelere ve kültüre sahip. Ancak hala hamlar. Bu konuda eğitime ihtiyaçları var. Ne zaman sinema konusundaki eğitime sahip olacaklar, o zaman film endüstrisinde çok iyi yerlere ilerleyecekler. Film sektörü eğitim gerektiriyor ve ben Türkiye'de 3 yıl geçirip sahip olduğum her şeyi verdikten sonra bir daha Türkiye'de çalışmayı artık düşünmüyorum.'

Reshad Strik, Hollywood yapımlarında senaryoların teoriler üzerine yazıldığına vurgu yaparak, 'Holywood'da dizilerin ve filmlerin senaryosunu buna göre oluşturuyorlar. Böylece hem hikayeyi anlatırken hem de gişede başarılılar. Çünkü bu, başarısı kanıtlanmış bir formül. Amerika'da 13 bölümde ne olacağı, kimin hangi karakteri canlandıracağı, daha en başından belli. Türkiye için de bunu söylemeyi isterdim ancak maalesef söyleyemiyorum.' ifadelerini kullandı.

Hollywood seçmelerine sık sık katıldığını kaydeden genç oyuncu Strik, şu anda sadece yönetmenliğini üstlendiği film ile ilgilendiğini belirtti.

Eşi ve çocuklarıyla Saraybosna'da yaşadığını kaydeden Strik, 'Burada mutluyum. Saraybosna'da kendi filmlerimi yapmayı ve kendi işimin patronu olmayı istiyorum. Bu benim ilk filmim olacak.' dedi.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile