Bozdağ: Başkanlık Sisteminden Korkuyorlar

Atatürk Kapalı Spor Salonu'nda düzenlenen AK Parti Mardin İl Kongresi'ne; Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’ın yanında AK Parti Mardin milletvekilleri Muammer Güler, Abdurrahim Akdağ, Gönül Bekin Şahkulubey, 22. Dönem milletvekilleri Mehmet Halit Demir, Cüneyt Yüksel, 21. Dönem Milletvekili Nihat Eri, Belediye Başkanı Mehmet Beşir Ayanoğlu, İl Başkanı Lokman Sinanoğlu, sivil toplum kuruluşlarının başkan ve temsilcileri ile çok sayıda AK Partili katıldı.

Divan başkanlığını AK Parti Diyarbakır Milletvekili Abdurrahman Kurt’un yaptığı kongre, saygı duruşu ve istiklal marşının okunması ile başladı.

İl Başkanı Lokman Sinanoğlu, Belediye Başkanı Mehmet Beşir Ayanoğlu, Mardin milletvekilleri Muammer Güler, Gönül Bekin Şahkulubey ve Abdurrahim Akdağ birer protokol konuşması yaptı. AK Parti Mardin Milletvekili Abdurrahim Akdağ, yaptığı konuşmada, hükümetin Kürt sorununu çözme konusunda yaptığı çalışma ve icraatları anlattı. Bir süre önce AK Parti’nin bölgeye gönderdiği 5 kişilik milletvekili heyeti içinde bulunan Akdağ, her kesimden yaptıkları görüşmelerde herkesin artık “edi bese” yani "artık yeter" dediğini söyledi.

”ENİNDE SONUNDA BAŞKANLIK SİSTEMİ TARTIŞILACAK”

Kongrede bir konuşma yapan Bekir Bozdağ, “Türkiye, bugün olmazsa yarın, yarın olmazsa öbür gün ama mutlaka bir gün bu sistemi tartışacaktır. Ben buna inanıyorum, çünkü diğer yollar, sistemler çıkmaz sokaktır. Milletin aradığı huzuru, refahı, istikrarı, güveni, temin edememiştir. Etmesi de mümkün gözükmüyor. Ama demek ki biraz daha bedel ödemeye ihtiyaç var. Biraz daha yol yürümeye ihtiyaç var. Bu yol ne kadar yürünürse yürünsün, yol ne kadar uzarsa uzasın, sonu bir gün mutlaka başkanlık sistemine geçilecektir. Öyleyse Türkiye’yi geciktirmenin anlamı yok. Geciktirmek bir başka kötülüktür. Doğru işi doğru zamanda yapmak, hem milletimize hem de ülkemize çok şey kazandırır. Biz bunu ifade ediyoruz.” dedi.

"TÜRKİYE’NİN GÜÇLENMESİ ANCAK BAŞKANLIK SİSTEMİ İLE OLUR"

Türkiye'nin yolsuzluğun, hırsızlığın olmadığı, ekonomisi güçlü, istikrarlı, kuvvetli, kudretli bir Türkiye olduğunu belirten Bozdağ, "Onun için diyoruz ki kudreti ondan sonra da devam etsin. Ne yapalım gelin Türkiye’de yeni bir sistem kuralım. Başkanlık sistemini Türkiye’ye getirelim. Niçin başkanlık sistemine geçelim, çünkü başkanlık sistemi güçlü ülkeleri oluşturur. Güçlü ekonomiyi oluşturur, güçlü demokrasiyi oluşturur, hukukun üstünlüğünü daha iyi bir şekilde temin eder. Onun için gelin bunu yapalım ama beyefendiler karşı çıkıyor, niye karşısısınız. Argümanları yok. Ne olur diktatörlük gelir. Sultanlık olur, ne olur padişahlık olur, kardeşim neden gelir gel bir anlat bakalım. Nasıl gelecek sultanlık, diktatörlük, padişahlık seçim mi kalkacak. Bizim bildiğimiz sultanlar padişahlar, anadan babadan tevarüs olarak geliyor. Seçimli bir padişahlık dünyanın neresinde var? 80 yıl boyunca 61 hükümet kuruldu. Farz edin sistemi olmuştur. 61. başkanın seçilmesi için kaç sene geçmesi lazım tam 305 yıl geçmesi lazım. Şimdi biz 88 yılda 61. hükümeti kurmuşsuz. Onlarla hükümeti yönetiyoruz. İstikrar böyle bir yerde olur mu? İstikrarlı olunmaz. Demin saydığım 2 tane darbe 3 tane muhtıra var burada. Memleket faturasını ödemiş her alanda, öte yandan ekonomik krizlere girilmiş. 5 Nisan kararlarında Türkiye’de kriz var, Türkiye koalisyonda. 21 Şubat’ta kriz var Türkiye’de koalisyon var. Ne zaman kriz var. Türkiye kaybetmiştir. Ne zaman koalisyon var o zaman Türkiye’de kriz olmuştur. Ne zaman Türkiye iyiye gitmiştir. O zaman Türkiye’de tek başına bir parti iktidardadır. “şeklinde konuştu

"TÜRKİYE, TEK BAŞINA İKTİDAR DÖNEMLERİNDE KALKINIYOR"

Tek başına iktidar olduğu zaman Türkiye'de kalkınma yaşandığına dikkat çeken Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, ”60’lı yıllarda tek başına rahmetli Menderes iktidarda, Türkiye kalkındı. Ardından, 60’larda tek başına Demirel var. Türkiye kalkınıyordu. Daha sonra Özal tek başınaydı ve bu ülke kalkınıyordu. Son 10 yıldır tek başına güçlü bir iktidar var. Artık krizleri konuşmuyoruz. Artık milletin bataklıktan nasıl kurtulacağın konuşmuyoruz. Artık dünyaya yardım eden bir Türkiye konuşuyoruz. Her alanda değişmiş, gelişmiş, güçlenmiş bir Türkiye var, kendi içinde istikrarlı, bölgesinde ve dünyada söz sahibi bir lider Türkiye var. Eğer koalisyon olsaydı, Türkiye bu güce 10 senede ulaşır mıydı? Bu siyasi güce erişebilir miydi? Etrafında olup bitenler karşısında bu böyle olmaz, bu böyle olacak diyebilir miydi? Bu, 10 yıllık güçlü bir iktidar sayesindedir.“ diye ifade etti.

"TÜRKİYE BÖYLE DEVAM EDEMEZ ORTADA SİSTEM SORUNU VAR"

Türkiye'nin böyle yola devam edemeyeceğini, ortada bir sistem sorunu olduğuna vurgu yapan Bozdağ, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: ”Bu sorunu da başkanlık sistemi çözer diyen Demirel, ondan sonra başka şey söylüyor. Bakıyorsunuz Alparslan Türkeş de Bahçeli de başka söylüyor 70’lerde, o da diyor ki biz başkanlık sistemi ile iflah oluruz. Tek meclis olacak tek başkan olacak. Yürütme cumhurbaşkanı ve başbakan arasında bakanlar kurulu bölünmeyecektir. Şimdi biz bunu söylediğimizde karşı çıkıyorlar. Türkiye’nin yönetiminde bulunmuş. Türkiye’nin yönetimine talip olmuş. Sağda bulunan partiler lider düzeyinde neredeyse dünden bugüne başkanlık sistemini istemiştir. Ama şimdi Bahçeli, başka bir şey söylüyor. Tabi onlar 9 ışığı unuttukları için 9 ışığın aydınlığında yürümeyi unuttukları için merhum Türkeş’in dediklerinden haberleri yok. Ama ben diyorum ki Mardin’den biraz da ah orayı okuyun. Başkanlarını okuyacağınıza 9 ışığı okuyun da ne diyor, o ışığı söndürmeyin, yakın. Yakın ki aydınlıktan istifade edin. Ama bunlar belli ki o ışıktan haberleri yok. Peki sol karşı çıkıyor niye karşı çıkıyor? Peki, sağdaki niye karşı çıkıyor? O da çok basit. Radikal görüşler başkanlık sisteminde iktidara gelemezler. Neden gelemezler yüzde 50,1 radikal görüşü hiçbiri partinin başkan adayı o kadar oyu alamaz ki kazanamazlar, ister milletin sağından solundan isterse de merkezin sağında solunda nerede olursa olsun. Milletin değerleri ile kavga etmeyin, milletle buluşan, milletle aynı istikamette yol alan alır. Millete göre rotasını çizenler alır. Ama millet yanlış yapıyor, ben bunları adam edeceğim, hepsi benim gibi düşünecek benim gibi düşünmeyenler potansiyel tehlikedir diyenler. Bakan ideolojik partiler, radikal görüşler burada halktan vize alamazlar. Çünkü millet onlara iktidar bileti veremez.” Kongre sonunda, tek adayla gidilen seçimlerde İbrahim Fide delegelerin oyunu alarak AK Parti’nin yeni il başkanı seçildi.