BTK'dan Hrant Dink Açıklaması

Telekomünikasyon İletişim Başkanı (TİB) Başkanı Fethi Şimşek, baz istasyonu bilgilerinin istenmesine Adalet Bakanlığı ve Yargıtay Ceza Genel Kurul kararları çerçevesinde itiraz ettiklerini, itiraz reddedilince kesinleşen mahkeme kararını uyguladıklarını söyledi. BTK Başkanı Acarer, baz istasyonu bilgilerinin mahkemeye gönderilmesinde kurumdan kaynaklanan bir gecikme olmadığını vurgulayarak, TİB'in gönderdiği bilgilerin dosyada 1,5 ay kalmasının kendileri dışındaki bir durum olduğunu dile getirdi.

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanı Tayfun Acarer, ' Güvenli İnternet Günü ' dolayısıyla internetin güvenli kullanımına ilişkin çalışmalar ile BTK'nın 2011 yılı faaliyetleri ve 2012 iş planına ilişkin bir basın toplantısı düzenledi.

ÇOCUK PROFİLİNİN İSMİ DEĞİŞEBİLİR

Güvenli İnternet Hizmetinin 22 Kasım 2011 tarihinde test süreci sonunda başlandığını belirten Acarer, bu kullanımın tamamen seçime bağlı bir tüketici hakkı olduğunu vurguladı. 22 Kasım'dan beri sistemin başarılı bir şekilde hizmet verdiğini söyleyen Acarer, ' Çocuk ve aile profili var. İsteyen kullanıcı bunlardan birini seçer ve istediği zaman bunu değiştirebilir ' dedi. İnternetin yaşamın bir parçası olduğunu vurgulayan Acarer, internet üzerinden bankacılık işlemleri ve e-ticaret kullanımının hızla arttığına dikkat çekti. Bu gibi kullanımlarda kişisel bilgilerin çalınması gibi aldatmacalarla karşılaşılabildiğini söyleyen Acarer, çocuk profilinde bu gibi suiistimallerin önene geçilebildiğini kaydetti. Acarer, bu nedenden dolayı da çocuk profilinin isminin belki değiştirebileceğini belirtti.

Acarer güvenli internet hizmeti talep eden abone sayısının 250 bin olduğunu, hizmeti kullanan yaklaşık 1 milyon adet aktif internet kullanıcısı olduğunun bilgisini verdi.

TELEKOMÜNİKASYON HİZMET GELİRLERİNİN BÜYÜKLÜĞÜN 27.3 MİLYAR TL

BTK 2'inci Başkanı Dr. T. Ayhan Beydoğan toplantıda pazar hakkında bilgiler verdi. Beydoğan, 2010 yılında telekomünikasyon hizmet gelirlerinin büyüklüğünün 25 milyar 58 milyon TL olduğunu, 2011 yılında ise bu rakamın 27 milyar 35 milyon TL'ye yükseldiğini kaydetti.

Sektördeki toplam yatırım 5 milyar 164 TL olduğunu belirten Beydoğan, yetkilendirme sayısının ise 2003 yılından beri yüzde 325 artarak 536'ya çıktığını söyledi.

SABİT ABONE SAYISI 14.9 MİLYON

Beydoğan, 2011 itibariyle sabit abone sayısının 14,95 milyon, genişbant abone sayısının ise 16.1 milyon olduğunu kaydetti. Beydoğan, 2011 yılı itibariyle toplam genişbant abone sayısının 16 milyon 100 bin bunun yüzde 51.8'inin ise mobil olduğunun bilgisini verdi.

Beydoğan, 2011 sonu itibariyle sabit internet kullanıcı oranının yüzde 42, mobil internet kullanıcı oranının yüzde 11.3, toplam kullanıcı oranının yüzde 53.4 oranlarında olduğunu dile getirdi.

TOPLAM TRAFİK YÜZDE 9.5 ARTTI

Toplam trafiğin 2011 yılında bir önceki yıla göre yüzde 9.5 artarak 163,6 milyar dakikaya yükseldiğini belirten Beydoğan, bunun 141 milyar dakikasının mobil, 22.6 milyar dakikasının ise sabit olduğunu kaydetti.

SMS hacmi ve abone başına ortalama aylık sms sayısı hakkında da bilgi veren Beydoğan, 2011 yılı sms hacminin 160.6 milyar adete, abone başına ortalama aylık sms sayısının ise 212 adete ulaştıklarını tahmin ettiklerini söyledi.

Beydoğan, taşınan numara sayısının ise 6 Şubat 2012 itibariyle 38.97 milyon adete ulaştığını paylaştı.

DOĞAL AFETLERDE GÖREVLİ PERSONELE SIM KART ÖNCELİĞİ VERİLECEK

Beydoğan ayrıca 2012'de planlanan çalışmalar hakkında da bilgi verdi. Doğal afetlerde haberleşme konusunda çalışma yaptıklarını belirten Beydoğan, afet durumunda görevli personele SIM kart önceliği tanınması projesini 2012 yılında hayata geçireceklerini kaydetti. Beydoğan, böylece görevli personelin afet durumunda telefonların çok yoğun olarak kullanılmasından oluşan trafiğin önene geçebileceğini kaydetti. Beydoğan, Coğrafi açıdan birbirlerine yaklaşık 2 saatlik mesafede bulunan illerden oluşan toplam 25 bölgede Roaming özelliğine sahip uydu transmisyonlu birer mobil baz istasyonu konuşlandırılması konusunda çalışmaların olduğunu belirtti.

GSM KAPSAMA

2009 ve 2010'da yaklaşık 4 bin 600 yerleşim alanının kapsama altına alındığını belirten Beydoğan, ' Nüfusu 1-500 arasında olan ve halen hiç kapsama bulunmayan 2 bin 128 yerleşim yerinin de en geç 2013 yılı sonuna kadar kapsanması planlanmaktadır ' dedi.

GSM (2N) Bantlarının 3N İçin Kullanılabilmesi konusunda, yenilikçi hizmetlerin sunulmasına yardımcı olacak düzenleyici çerçevenin oluşturulması ve mobil genişbant internet uygulamalarının teşvik edilmesinin amaçlandığını belirten Beydoğan, ' Ulaştırma Bakanlığı tarafından, GSM bantlarının 3N için de kullanılabilmesi konusuyla ilgili olarak politika ve strateji belirlenerek Kurumuza iletilmiş, bu kapsamda gerekli çalışmalar Kurumumuz tarafından yürütülmektedir ' ifadelerini kullandı.

KAYITLI ELEKTRONİK POSTA

Kayıtlı Elektronik Posta (KEP) Sisteminin elektronik posta haberleşmesinin özel bir sistem üzerinden kayıtlı elektronik posta hizmet sağlayıcıları vasıtasıyla yapıldığı bir telekomünikasyon alt yapısı olduğunu belirten Beydoğan, ' KEP, elektronik posta yoluyla yasal geçerli ve teknik olarak güvenli bir şekilde e-belge paylaşımını sağlayabilen ve bu işlemlerle ilgili kesin delil sağlayabilen tek araçtır.

KEP sistemi ile elektronik ortamda yapılan gönderilerin ne zaman yapıldığı, göndericinin ve alıcının kim olduğu ve gönderilen iletinin ve eklerinin ne olduğu, güvenli e-imza ve zaman damgası kullanılarak kesin olarak tespit edilebilmektedir. KEP'in önemi e-posta yolu ile iletişimi hukuken bağlayıcı kılması. Normal bir e-postanın hukuki açıdan geçerliliği yokken; KEP ile gönderilerin ne zaman yapıldığını, karşı tarafa ulaşıp ulaşmadığını kesin olarak tespit edebiliyor. Şimdiye kadar herhangi bir e-postanın hukuken geçerlilik arzetmesi için çıktısını almak ve altına imza atmak gerekiyordu. KEP'te ise kullanıcılar ' inkar edilemezlik ilkesi' gereğince ' bu işlemi ben yapmadım' gibi gerekçeler öne süremiyorlar. Bir diğer yararı ise kağıtsız ortamda işlerin halledilebilmesi sayesinde kırtasiye ve bürokrasinin azaltılması. Özetle KEP yönetmeliği sayesinde haberleşmemiz daha güvenli hale gelmiş durumda ' dedi.

Beydoğan, yüksek hızı tren ve uçak içi haberleşme konusunda çalışmaların olduğunu kaydetti.

HRANT DİNK DOSYASINA BAZ İSTASYONU BİLGİLERİNİN İSTENMESİNE İTİRAZ ETTİK, SONRADA MAHKEME KARARINI UYGULADIK

Toplantı sonrasında gazetecilerin Hrant Dink davasında baz istasyonu bilgilerinin incelenmediği iddiası ile ilgili sorularını yanıtlayan TİB Başkanı Fethi Şimşek, TİB'in, telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimin denetlenmesi konusunda adli mercilerin taleplerini yerine getirdiğini vurgulayarak, Türkiye'de, dinleme ve iletişimin tespiti işlemlerinin TİB'in kurulmasıyla hukuku altyapıya kavuştuğunu söyledi. Şimşek, ' Baz istasyonu bilgisi demek, talep edildiği takdirde iletişim bilgilerinin dosyaya girmesi demek, bir bölgede meydana gelen olayla ilgili olarak talep edildiği takdirde o olaydan haberi bile olmayan kişilerin iletişim bilgilerinin dosyaya girmesi demektir. Biz, bu tür kararlara itiraz ediyoruz, etmeye de devam edeceğiz ' dedi.

Şimşek, ' Hrant Dink dosyasıyla ilgili baz istasyonu bilgilerinin istenmesine itiraz edildi. İtirazın reddedilmesinin ardından bilgiler gönderildi. İtirazın nedenleri ise Adalet Bakanlığı'nın adli soruşturma ve kovuşturmalarda bu tür bilgilerin verilemeyeceği ve kullanılamayacağına ilişkin 2007 yılında verdiği görüşü var. 15 Kasım 2011 tarihinde de Yargıtay Ceza Genel Kurul kararı var. Bu çerçevede itiraz ediyoruz. İtirazımız ret olursa kesinleşen mahkeme kararını uyguluyoruz. 25 Kasım 2011 tarihinde Hrant Dink davasında mahkemenin istediği baz istasyonu bilgilerini gönderdik. Söz konusu dosyayla ilgili karar verme tarihi 17 Ocak 2012. Yani bu bilgiler 1.5 aydır dosyada bulunmaktadır. İstenildiği takdirde bu bilgilerin incelenip sonuç çıkarılma süresi 1 gündür. Ne arandığı biliniyorsa bizim gönderdiğimiz kayıtlardan 1 günde hatta 3-5 saatte sonuç çıkarılabilir ' ifadelerini kullandı.

KURUMDAN KAYNAKLANAN BİR GECİKME YOK

BTK Başkanı Acarer ise konuyla ilgili olarak, baz istasyonu bilgilerinin mahkemeye gönderilmesinde kurumdan kaynaklanan bir gecikme olmadığını vurguladı. Acarer, TİB'in gönderdiği bilgilerin dosyada 1.5 ay kalmasının kendileri dışındaki bir durum olduğunu belirterek, kararın yerine getirilmemesi ya da geciktirilmesi gibi bir durumun bulunmadığını, mevcut mevzuatın dışında bir uygulamanın olmadığını belirtti.