Cem Özdemir: AB yolunda sonuçtan çok süreç önemli

Alman Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Cem Özdemir, AB yolunda Türkiye için sonuçtan çok sürecin önemli olduğunu söyledi. Özdemir, süreç sonunda kendisini d

Alman Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Cem Özdemir, AB yolunda Türkiye için sonuçtan çok sürecin önemli olduğunu söyledi. Özdemir, süreç sonunda kendisini disipline etmiş bir Türkiye'nin üye olmak yerine Norveç modelini seçebileceğini ya da üyelik için referanduma gitme iradesi sergileyebileceğini ifade etti.

Turizm sektörünün yöneticileri ve işadamlarını buluşturan Tourexpi Diyalog'un ilk toplantısı Lara Limak De Luxe Otel'de yapıldı. Tourexpi Diyalog sohbet diziminin ilk konuşmacısı, Almanya'nın Türk asıllı siyasetçisi, Birlik 90/Yeşiller Partisi'nin Federal Başkanı Cem Özdemir oldu. Tourexpi.com internet portalının sahibi Hüseyin Baraner'in yönettiği toplantıda, Cem Özdemir, Türkiye'nin AB'deki son durumu, demokratikleşme, insan hakları ve çevre konuları hakkında konuştu.

Dışarıdan bakan birisi olarak Türkiye'nin geleceğini pozitif olarak gördüğünü ifade eden Cem Özdemir, "Türkiye birçok eksikle iyi gidiyor. İleriye baktığımda hiç de karamsar değilim." dedi. Türkiye'nin, AB macerasında sonuçtan çok sürecin önemli olduğunu ifade eden Özdemir, süreçte, üyelikle sonuçlanmasa bile Türkiye'nin kendisini disipline etmiş olacağını savundu. Ondan sonra AB'ye üye olup olmamanın Türkiye için çok önemli olmayacağını ileri süren Özdemir, "Türkiye, Norveç modelini seçebilir. Referandumu sadece Fransa yapacak değil ya, belki siz de yaparsınız." değerledirmesinde bulundu.

Avrupa Birliği'nin, Türkiye'ye uyguladığı vize için 'ayıp' tanımlaması yapan Özdemir, 2013'de iktidara geldiklerinde bu ayıbı temizleyeceklerini söyledi. Almanya'yı Türkiye'nin elitleriyle tanıştırmak istediklerini kaydeden Özdemir, "Yatırımcıların Almanya'ya ilgi göstermesi Almanya'nın yararınadır. Sırbistan ve Hırvatistan'a vize vardı ve kalktı. Onların ekonomik durumu Türkiye'den çok iyi değil. Keşke Ankara AB'ye 'biz şartları yerine getirmeye hazırız' dese. Hırvatistan ve Sırbistan'ın yerine getirdiği şartları. O zaman uygulamanın keyfi olup olmadığı ortaya çıkar." diye konuştu.

'YAZLIĞA KARŞIYIM, OTELLER BETON YIĞINI'

Türkiye'ye geldiğinde, tatilini otellerde geçirmeyi tercih ettiğini anlatan Özdemir, "Almanya'da yaşayan Türk kökenli ailelerin Türkiye'de bir yazlığı vardır. Bizim ailemizin yazlığı yoktu. Ben hep buna karşı çıktım. Almanya'da 3,5 milyon Türk kökenli aile var. Hepsi bir yazlık alsa, sahil diye bir şey kalmaz. 2 hafta kullanılacak yazlık için sahillerimizi mahvetmemeliyiz. Çocuklar da zaten yazlığa gitmek istemiyor. Biz Türkiye'de otellere gidiyoruz. Hem daha sağlıklı ve daha rahat otelde kalmak." dedi.

Türkiye'deki otellerin servis açısından dört dörtlük olduğunu söyleyen Özdemir, "Servis ile ilgili en ufak bir şikayetim yok. Mimari açıdan ise olağanüstü beton, olağanüstü gözü rahatsız edecek şekilde. Güneş enerjisi sadece su ısıtmada kullanılıyor. Fotovoltoik enerji kullanılmıyor. Teşvik yasası çıkmadı sanırım." şeklinde konuştu.

YENİLENEBİLİR ENERJİYE TEŞVİK

Özdemir, "Oteller tabiki olmalı. Ama turizmciler ve çevreciler dost olmalı. Uzun vadede düşündüğümüzde, sürdürülebilir bir iş anlayışı için çevreyi korumak gerekir. Turistler kaybolan şeyleri görmek için geliyor. Burda da kaybolursa, kimse gelmez. Yarın turistler ne için gelecek. Bunun için biz Yeşiller olarak Almanya'da enerji teşvik yasasını çıkardık, enerji fiyatlarını yükselttik. Tepki gördük ama enerji tüketimi indi. Almanya'da yenilebilir enerjileri yüzde 16'ya yükselttik. Almanya'da 300 bin insan yenilenebilir enerjiden ekmek parası kazanıyor." dedi.

Almanya'da ısıtma için güneş enerjisi kurulduğunda ya da elektrik ürettiğinde, devletin vatandaşa amortisman ödediğini söyleyen Özdemir, "Biz onu yükselttik. Teşvik ettik. Çiftçiler için harika bir yan gelir oldu. Elektrik üretiyor, satıyor. Elektrik şirketi almak mecburiyetinde. Almanya'nın güneyinde güneş enerjisi kullanmayan bir köy bulamazsınız." şeklinde konuştu.

NÜKLEER-YENİLENEBİLİR SAVAŞI

Büyük şirketlerin, yenilenebilir enerjideki teşviğin kesilmesi için şu andaki hükümete baskı yaptığını sözlerine ekleyen Özdemir, "Sübvansiyonları kesin diye hükümete baskı yapılıyor. Yenilenebilir enerji şebekeye öncelikli veriliyor. Çok güneş ya da çok rüzgar olduğu günlerde, yüzde 16'sı değil, tüketimin yüzde 90'ı yenilenebilir enerjiden veriliyor. Bu durumlarda nükleer santraller kapanma noktasına geliyor. Burda bir çatışma oluyor. Yenilenebilir ve nükleer enerji rekabeti var. Biz bu kadar başarıyı tahmin edemiyorduk. Alman halkının yüzde 70'ten fazlası nükleer santrale karşı. 2022 yılında nükleer santrallerin kapatılması düşünülüyor. Nükleer santral bir günde bir milyar Avro kazanıyor. Yenilenebilir enerjiden çok insan az para kazanıyor. Nükleer enerjiden az insan çok para kazanıyor." diye konuştu.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile