Cinayetten önce 5 kişiyle 2,5 saat konuşmuş

Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin davada 'tanık' olarak dinlenen Cavit Kılıç, olay günü tetikçi Ogün Samast'ın, işlettiği internet kafede 2,5 saat MSN'de sohbet ettiğini söyledi.

Kılıç, "Cinayetten önce kafeye geldi. Kafemizin gazeteye uzaklığı 50 metre kadardır. Yaklaşık 2,5 saat birileriyle yazıştı.'' ifadelerini kullandı.
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin 3'ü tutuklu 20 sanık hakkında açılan davanın 14. duruşması dün görüldü. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuklu sanıklardan Ogün Samast, Erhan Tuncel ve Yasin Hayal ile bazı tutuksuz sanıklar katıldı. Mahkemeye gelen evrakların okunmasının ardından Cavit Kılıç 'tanık' olarak dinlendi. Uşak Emniyet Müdürlüğü'nde polis memuru olarak kadrosunun bulunduğunu ve 'adam öldürmek' suçundan tutuklu olduğunu söyleyen Kılıç, sanıklardan sadece Ogün Samast'ı tanıdığını belirtti. Şişli Şafak Sokak'ta internet kafe, temizlik ve güvenlik sistemleri üzerine babasının ve bir arkadaşının adına dükkan açtığını anlatan Kılıç, şunları söyledi: "Olay günü, saldırıdan önce Ogün Samast, 09.30-10.00 civarında işlettiğimiz internet kafeye geldi. Dükkan, gazeteye 50 metre mesafede. Üzerinde beyaz şapka ve mont vardı. 5 numaralı masada oturdu. Yaklaşık 2,5 saat birileriyle yazıştı. Heyecanlıydı. Hızlı yazıyordu. Bir ara gözüm takıldı. İstanbul'u fazla bilmediğini yazışmalarında okudum. 5-6 arkadaşı ile MSN'den görüştüğünü gördüm. Olaydan sonra ilk eşkal veren benim. Vurduktan sonra, Samast sokakta yürüdü. 'Birini öldürdüm' diye bağırdığını duydum. Yanında onunla beraber kimseyi görmedim. Dükkanda otururken, benim belimdeki silah kılıfını gördü. Sadece baktı."
ERGENEKON SANIKLARININ İFADESİ ALINSIN
Cavit Kılıç, daha önceden de Agos Gazetesi'ne 'mezar temizliği' ilanı vermek için gittiğini ve gazetede Hrant Dink'i gördüğünü ifade etti. Dink ailesinin avukatlarından Bahri Belen'in, "Ogün Samast, ne kadar ücret ödedi?'' sorusuna, "Hatırlamıyorum ama, bir lira da parası çıkışmamıştı." şeklinde cevap verdi. Avukat Arzu Becerik'in, "Olaydan sonra kapıya neden 'Hepimiz Türk'üz yeniden' yazısı yazdınız?'' sorusu üzerine Kılıç, "Hepimiz Ermeni'yiz diye sokağı taşladılar. Dükkânımız da taşlandı. Ben de 'Hepimiz Türk'üz' yazdım." dedi. Hakim Resul Çakır'ın, kafenin kalabalık olup olmadığı sorusuna Kılıç, kafede 3 kişinin olduğunu ve Samast'ın en köşedeki masada oturduğunu dile getirdi. Dink ailesinin avukatı Fethiye Çetin, sanıklardan Ogün Samast'a kimlerle yazıştığını sordu. Samast bu soru üzerine "Hiç hatırlamıyorum." cevabını verdi. Dink ailesinin avukatı Fethiye Çetin, eski İstanbul Vali Yardımcısı Ergun Güngör, 'Kaos Planı' davasının tutuksuz sanığı Özel Yılmaz, Ergenekon davasının sanıkları Erhan Timuroğlu ve Kemal Kerinçsiz'in bilgisine başvurulmasını talep etti. Mahkeme duruşmayı 25 Ekim'e erteledi.
Jandarma, JİTEM iddialarını yalanladı
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, mahkeme heyetine başkanlık eden üye hakim Resul Çakır, ilk olarak mahkemeye ulaşan evrakları okudu. Çakır, bir önceki duruşmada tanık olarak dinlenen Erhan Özen'in, 'JİTEM'de haber elemanı olarak çalışıp çalışmadığı' hakkında bilgi sorulan Jandarma Genel Komutanlığı İstanbul İl Jandarma Komutanlığı'ndan gelen cevap yazısında, 'çeşitli suçlardan dolayı yargılaması devam eden Erhan Özen'in haber elemanı olarak çalıştırılmadığı, kendisine herhangi bir para ve herhangi bir kod adı verilmediği'nin bildirildiğini ifade etti.
Erhan Özen, daha önceki duruşmada, sanıklardan Erhan Tuncel, Osman Hayal ve Yasin Hayal'in JİTEM'e çalıştığını savunmuştu. Tanık olarak dinlenen Özen, kendisinin de 1997 ve 2005 yılları arasında JİTEM için çalıştığını, parayı da İstanbul Merkez Komutanlığı'ndan düzenli olarak elden aldığını anlatmıştı.
Bu arada, Beşiktaş'ta bir grup, Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin davanın yavaş ilerlediğini öne sürerek protesto gösterisi yaptı. Beşiktaş Barbaros Meydanı'nda toplanan 'Hrant'ın arkadaşları' adlı grup, 'Hrant için' yazılı pankart açtı. Burada, Dink'in ölmeden önce aldığı tehditlerle ilgili yazdığı bir yazının okunmasının ardından grup adına açıklama yapan Bülent Aydın, duruşmadan ve mahkemeden adalet beklentilerinin zayıfladığını, Dink için adalet istemeye devam edeceklerini söyledi. Grup, daha sonra 'Hrant için, adalet için', 'Bu dava ne zaman başlayacak?' sloganları atarak İstanbul Adliyesi'ne yürüdü.


Zaman