Destici'den Çocuk Istismarina Tepki

BBP Genel Baskani Destici, parti genel merkezinde düzenledigi basin toplantisinda gündeme dair degerlendirmelerde bulundu. Antalya Elmali’da yasanan çocuk istismari davasinda tahliye kararina deginen Destici, “Antalya Elmali’da gerçeklesen hadise ve mahkemenin verdigi tahliye karariyla ilgili vatandaslarimizdan yükselen hakli infiali ve çigligi çok önemli buluyoruz. Devletin varlik sebebi ve görevleriyle ilgili bir liste yapmamiz gerekirse ilk siraya ’çocuklarimizi korumak’ yazmaliyiz. Bu tercih bizden çok milletimize aittir ve siyasetin görevi, milletimizin taleplerini yönetime tasimaktir. Bir suç ve zulüm söz konusuysa, o suça ve zulme maruz kalan çocuklarin ailesi artik devlettir. Ve devlet, aile olmanin ciddiyeti, kararliligi ve sorumluluguyla görevini yerine getirmelidir. Bir suçu önleyemiyorsaniz, yapmaniz gereken ilk is o suça ait cezalari gözden geçirmektir. Bu vesileyle iki tip suç için ’idam cezasi’yla ilgili daha önce dile getirdigimiz teklifimizi ve konunun aslinda ’milletimizin talebi’ oldugunu tekrar etmek istiyorum. Bu hadiseyle tekrar gördük ki, hukuk sistemimizde önemli eksiklikler ve bosluklar var. Kagit üzerinde incelerken bile yüregimizin dayanmadigi vahsete, sapkinliga maruz kalan evlatlarimizin yasadigi acilarin sorumlularindan öncelikle suçun magdurlarini, genel anlamda da toplumu korumak zorundayiz” diye konustu.



“Ceza indirimleri ve tutuksuz yargilamalar artik son bulmalidir”

"Hukuk kurallari ve cezalar, hiçbir zaman magdur ve yakinlarinin intikam hislerini tatmin etmek gibi ilkel bir bakis açisiyla degerlendirilmemelidir" diyen Destici, sözlerini söyle sürdürdü:

"Hukukun en önemli görevi ve islevi toplumu korumaktir. Bu da cezalarin caydiriciligi ve suçlularin toplumdan tecrit edilmesiyle mümkün olabilir. Toplumda infial uyandiran bu ve benzeri suçlar için kamu vicdanini son derece rahatsiz eden ’ceza indirimleri’ ve ’tutuksuz yargilamalar’ artik son bulmalidir. 4. Yargi Paketi adiyla Meclis gündemine gelecek yasa teklifini öncelikle bu hassasiyetle degerlendirecegiz. Ayrintilarini telaffuz etmeye dahi haya ettigimiz bu fiillerden daha agir suç ne olabilir? Milletin vicdaninda asla kapanmayacak bu yaralari açan söz konusu hadiseyle ilgili faillerin serbest birakilmasinin nasil bir gerekçesi olabilir? Hiçbir sey milletimizden, milletimizin istikbali olan çocuklarimizdan, evlatlarimizdan daha degerli, daha önemli degil.”