Dışişleri Bakanı Davutoğlu’ndan Gündem Değerlendirmesi

Konya’da temel atma törenine katılan Bakan Davutoğlu, Mevlana Kültür Merkezi’nde basın mensuplarının gündeme dair sorularını yanıtladı. İran’da meydana gelen deprem ve Amerika’nın Boston kentinde meydana gelen bombalı saldırılarla ilgili açıklamalarda bulunan Dışişleri Bakanı Davutoğlu, “Her iki olay da maalesef üzüntü verici. Biraz önce İran’la ilgili haber bana ulaştı. Hemen İran Dışişleri Bakanı ile temasa geçtik. Yazılı olarak da yardıma hazır olduğumuz bildirdik. Deprem felaketini en iyi biz biliriz. Bunu vurguladık, herhangi bir ihtiyaç olması halinde komşu ve dost Türkiye, her zaman komşu ve dost İran’ın yanında olacaktır. Vefat edenlere taziyelerimizi sunuyoruz. Amerika Birleşik Devletleri’nin bir anlamda kültür başkenti sayılan Boston’da bir patlama gerçekleşti. Hedefleri üzerine Amerikalı yetkililer çalışıyorlar. Biraz önce de bu konuda ABD Dışişleri Bakanı değerli meslektaşıma bir mesaj gönderdim ve taziyelerimizi ilettik. Sebebi ne olursa olsun bu tür olaylar üzüntü vericidir. Amerikan halkının acılarını paylaşıyoruz. Herhangi bir terör olayı olduğu tespit edilirse her türlü teröre karşı dayanışma olduğunu bir kez daha ifade etmek istiyorum” dedi.

“FİLİSTİNLİ KARDEŞLERİMİZ ARASINDA EN KISA SÜREDE UZLAŞMA SAĞLANMALIDIR”

İsrail medyasında, bu hafta sonu Filistin Başbakanı Mahmud Abbas’ın Türkiye’yi ziyaret edeceği ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Mayıs ayında Gazze’ye yapmayı planladığı ziyareti ertelemesini isteyeceği yönünde çıkan haberlerle ilgili değerlendirmesi sorulan Davutoğlu, “Bunlar tamamen spekülatif. Sayın Abbas Türkiye’ye ilk defa gelmiyor. Sayın Abbas’ın gelişinin kesinlikle Başbakanımızın Gazze ziyaretini yapmasını engellenmesi yönünde bir taleple ilgisi yoktur. Ancak biz isteriz ki tabii ki Sayın Başbakanımızın Gazze ziyareti taşıdığı simgesel önemin yanı sıra önemli bir Filistinliler arası uzlaşıya da örnek teşkil edecek zemin hazırlasın. Bu çerçevede Filistinli kardeşlerimizin bir zamandır beklediğimiz uluslararası uzlaşı görüşmeleri konusunda bir an önce başlamalarını diliyoruz. Bu konuyla ilgili Sayın Abbas’la Doha’da görüşmüştüm. Aslında bu ay içerisinde Sayın Abbas ve Sayın Meşal’in Kahire’de bir araya gelmesi öngörülüyordu. Biz bu konuda teşviklerimizi sürdüreceğiz ama esas itibariyle Sayın Abbas’ın Türkiye ziyareti Filistinli kardeşlerimiz arasındaki ulusal uzlaşı çabaları ile ilgilidir. Daha sonra da sık sık gelecek. Yani her gelişe özel bir anlam yüklememek lazım. Türkiye tüm Filistinli kardeşlerimizin kendi ülkeleri gibi gördüğü bir ülkedir. Filistinliler nerede bizimle karşılaşırlarsa bizleri davalarını sahip çıktığımız için hem tebrik ediyorlar, hem de kendi vatandaşları gibi yakından, sıcaktan kucaklıyorlar. O bakımdan Filistinlilerin Türkiye ziyaretlerine konjonktürel anlamlar yüklememek lazım. Filistin politikası bellidir. Filistinli kardeşlerimiz arasında en kısa sürede uzlaşı sağlanmalıdır ve 1967 sınırları içerisinde başkenti Doğu Kudüs olan Filistin Devleti’nin doğuşu temin edilmelidir” şeklinde konuştu.

“SURİYE REJİMİ KATLİAMDA SINIR TANIMIYOR”

Suriye’deki katliamlar devam ederken, bir taraftan da tarihi eselerin zarar gördüğünün hatırlatılması üzerine Bakan Davutoğlu şöyle konuştu: “Suriye’deki gelişmeler gerçekten yürek sızlatan gelişmelerdir. Kaybettiğimiz insan değerleri yanında 100 bini aşkın kardeşimiz katledildi. Bir de bütün bir insanlık tarihinin, özellikle de bizim medeniyetimizin en nadide eserleri tahrip oluyor. Son olarak da Hazreti Ömer Cami, minaresine isabet eden bir saldırıyla maalesef ciddi hasar gördü. Bunlar Suriye rejiminin katliamda ne kadar sınır tanımadığını ortaya koyan gelişmelerdir. Biz UNESCO nezdinde de çağrıda bulunuyoruz. Daha önce de kimyasal silahlar konusunda da Kimyasal Silahların Önlenmesi Örgütü’ne iki hafta önce yaptığım ziyarette de vurguladım. Şu anda Suriye’de savaş suçunun her türlüsü işleniyor. Savaş suçu mahiyetinde silahlar kullanılıp insanların topluca katledilmesi topluca cezalandırma yanında şimdi de şehirlerin topluca cezalandırılması, tümüyle tahrip edilmesine dönük bir kampanya yürütülüyor. Ama ne yaparlarsa yapsınlar bu zulmün kalıcı olması mümkün değil. Biz uluslararası alanda bütün bu konuları taşıyacağız. Önümüzdeki Cumartesi günü de Suriye’nin dostları grubunun çekirdek ülkeleri olarak bir araya geleceğiz. Ve toplantıda bu konulara ele alacağız.”

“OSMANLI REVAKLARI KABE’YE VE HACILARA HİZMET ETMEYE DEVAM EDECEKTİR”

Mekke’deki Osmanlı Revakları ile ilgili değerlendirmesi sorulan Bakan Davutoğlu, revakları yerinde inceleme fırsatı bulduğunu ve aslına uygun olarak zarar görmeden taşınacağını söyledi.

Bakan Davutoğlu, “Kabe’nin tavaf alanının genişletilmesi nedeniyle Osmanlı Revaklarının da içinde olduğu yapı biraz daha alanı genişletecek şekilde taşınması söz konusuydu. Suudi Arabistan yetkilileri ile Sayın Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız ve benim her her görüşmemizde temas ederek belli bir prensipte mutabık kalındı. Suudi Arabistan yetkililerine de bu konuda teşekkür ediyoruz. Revakların aynen muhafazası ancak alanın genişletilmesi projesi babında yer değiştirmesi konusunda bir anlayış birliğine varmıştık. Gerçekten hacıların ve umre yapanların sayısı arttıkça alanda bir değişikliğe ihtiyaç var. Bu doku muhafaza edilerek yapılmalı. Şu anda üçte birinde yenileme çalışması var. Oradan kaldırılan revakların sütunları, kubbeleri ve bütün unsurları Arafat’ta bir bölgeye taşınıyor. Bu çalışmayı yürüten de bir Türk firmasıdır. Arafat’ta taşınma yapılan alanı da bizzat ziyaret ettim. Tek tek sütunlarla ilgili bilgiler aldım. Bu öyle bir husus ki hesabı Yüce Rabbimize, Resulullah Efendimize, Mimar Sinan’a ve hepimize verilecek bir hesaptır. Hepimiz bu konuda titiz olmalıyız. Büyük bir tarihi eserden bahsediyoruz. Şu ana kadar son derece profesyonel ve titiz bir şekilde çalışmalar yürütülüyor. Bazı kaybolmuş eksik unsurlar dahi tamamlanarak revaklar eski estetiği ile Kabe’ye ve hacılara hizmet etmeye kıyamete kadar devam edecektir” diye konuştu.