Edremit'te 'Genişleme Şekli' Tartışması

Balıkesir'in Edremit Belediye Meclisi, 2010 yılının son toplantısını, gerçekleştirdi. Hararetli tartışmaların yaşandığı toplantıda konuşan Belediye Başkanı ve Belediye Meclisi Başkanı Tuncay Kılıç'ın çarpıcı açıklamaları dikkat çekti.
Edremit Belediye Meclisi, Aralık Ayı Olağan Meclis Toplantısı'nı dün akşam gerçekleştirdi. Yılın son meclis toplantısının içeriğini 15 ana gündem maddesi ve 8 ek gündem maddesi belirledi. Meclis Başkanı Tuncay Kılıç ile birlikte Belediye Meclis Üyeleri, meclisin takdirine sunulan gündem maddeleri üzerinde zaman zaman hararetli bir biçimde tartıştı ve doğru kararları almak için çaba gösterdi. Toplantının ilk maddelerini oluşturan 2011 yılında yapılacak olan meclis toplantılarının günü ve meclisin yıllık tatil dönemi belirlendi. 2011 yılında da, bu yıl olduğu gibi her ayın ilk haftasındaki Salı günleri meclis toplanacak ve 2011 yılının Ağustos ayında meclis tatili gerçekleşecek. Akçay'daki Edremit Belediyesi'ne ait olan ve halk Eğitimi Merkezi Müdürlüğü'ne tahsis edilen yerin süresi dolduğu için meclis, yeni bir karar aldı ve süreyi 1 yıl daha uzattı. İlçenin çeşitli cadde ve sokaklarına konulacak olan standart reklam panoları ve durakların kira sürelerinin belirlenmesi ile 2886 sayılı D.İ.K.'na göre riyaset ve encümene yetki verilmesi konusu görüşüldü ve 10 yıl süre olarak görüş birliğine varıldı.

"DİKTİĞİMİZ 18 BİN AĞACIN SAYISI, 5 YILDA 9 BİNE DÜŞÜRÜLDÜ"
İlçenin bazı yerlerinde bulunan yeşil alanların 2886 sayılı D.İ.K.'nun 45. maddesine göre kiraya verilmesi için Edremit Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü'ne tahsis yetkisi verilmesi konusunda yanlış anlaşılmalara meydan verilmemesi için açıklamada bulunan Belediye Başkanı Tuncay Kılıç, hiç kimseye yer peşkeş çekilmeye çalışılmadığını vurgulayarak, "Yerleri hiç kimseye tahsis etmiyoruz. Yasal çerçevede yapılacak ihale ile yeşil alanlardaki bazı yerleri büfe veya çay bahçesi olarak veriyoruz. Kimseye ihalesiz bir biçimde keyfiyen yer vermiyoruz" dedi.
Bazı belediye meclis üyelerinin yeşil alanları koruyucu görüşler belirtmesi üzerine tekrar konuşan başkan Kılıç, gelişen Edremit'te ihtiyaçların da arttığına dikkat çekerek, yeşil alanların vatandaşlar tarafından tahribata uğradığını söyledi. Başkan Kılıç, "Edremit halkı kendi malına sahip çıkmıyor. Bizler Edremit belediyesi olarak ilçeye 18 bin ağaç diktik. Ağaçlara kimse bakmıyor ve yaşamıyor. 18 bin ağaç 5 yılda 9 bine düştü. Yeşil alanlarımızı yok etme derdinde değiliz. Var olan yeşil alanların bir kısmının üzerlerine işletmeler yapılacaktır. Ayrıca bu iş yerlerinde yer taşması yada çevre tahribatı gerçekleşirse ve bunlarla ilgili yapılan ihbarların değerlendirmesini yapmazsak, bana istediğiniz biçimde suç duyurusunda bulunabilirsiniz. Görüyorsunuz ki, ilçemizin hiçbir mahallesinde yeşil alanlara sahip çıkılmıyor. Defalarca yeşillendirdiğimiz ve ağaçlandırdığımız alanlar, olabildiğince kısa sürede kurutuluyor ve çorak hale getiriliyor. Halkımızın bu konuda duyarlı olması ve kendi mallarına sahip çıkması gerekiyor" diye konuştu.

"KAÇIŞ YOK! YA DİKEY, YA DA YATAY BÜYÜYECEĞİZ"
İlçenin bazı mahallelerinde binalara kat izni verilmesi konusunda görüş ayrılıkları yaşanan toplantıda söz alan meclis üyeleri isteğe karşı çıkma nedenlerini açıkladı. AK Parti grubundan söz alarak bireysel fikrini ortaya koyan Belediye Meclis Üyesi Yücel Güner, "Binalardaki kat artışını uygun görmüyorum. Şehrimizde çok sayıda Osmanlı dönemlerinden kalma tarihi bina bulunuyor ve çok katlı binaların bu tarihi görüntüyü bozacağına inanıyorum. Zaten kentimize büyük şehirlerden gelip yerleşenler, yüksek binalardan sıkılarak burayı tercih etmiş. Yüksek binaların, şehrimizin güzelliğini bozacağı düşüncesiyle bu kararı ret oy vereceğim "dedi.
Meclis Üyesi Yücel Güner'i dikkatle dinleyen başkan Tuncay Kılıç ise, açıklama yapma gereği hissettiğini söyleyerek, yaptığı konuşma ile dinleyicilerden alkış aldı. Şehirdeki nüfus artışına dikkat çeken başkan Kılıç, ilçenin ya enine, yada boyuna genişlemek zorunda olduğunu söyledi ve, "İlçemiz, istesek te istemesek te, her geçen gün gelişiyor ve büyümeye giriyor. Bu büyümenin 2 alternatifi var. Ya enine büyüyeceğiz, yada uzunlamasına, yani boyuna büyüyeceğiz. Enine büyümek demek, ilçemizin ovalarına doğru açılmamız anlamına gelir. Ya, yarım arazileri ve verimli arazilerimizi yok edip, yeni mahalleler oluşturacağız, yada bunu uygulamayıp, zeminleri güvenli alanlarda yapılacak olan yüksek katlı binaları tercih edeceğiz. Tercih sizlerin. Ayrıca sayın Yücel hanıma da açıklaması ile ilgili birkaç söylemim olacak. Tarihi binalardan bahsettiniz ve bunu gerekçe gösterdiniz. Geçtiğimiz zamanlarda, ilçemizin Orduevi yakınında yaptığınız binanın tam karşısında bir tarihi yapı yok muydu? Siz bu binayı yaparken bu düşüncelere sahip değimliydiniz?" dedi.
Daha sonra söz alan CHP'li meclis üyesi A. Yılmaz Diker ise, yüksek katlı binalara karşı olduğunu söyleyerek, "İyi bir strateji belirleyerek sağlam bir alt yapı hazırlayıp, kardeş şehrimiz Almanya'nın Kamp-Lintfort kenti örneğinde gördüğümüz gibi bir çalışma yapmalıyız diye düşünüyorum" diye görüş bildirdi.

"GEÇMİŞ DÖNEMKİ YÖNETİMİNİN BECERİKSEZLİKLERİ ORTADA"
Yapılan açıklamalara karşılık olarak tekrar konuşan Belediye ve Meclis Başkanı Tuncay Kılıç, "Daha önce de dediğim gibi vatandaşımız kendi şehrine sahip çıkmıyor. Onlar bizleri kendilerinin yerine düşünelim ve sağlıklı kararlar alalım diye seçti. Siyasetçiler bu sebeple her zaman halkın bir adım önünde olmak zorundadır. Gördünüz, biz geçtiğimiz dönemde belediyeyi bıraktıktan sonra gelen yönetim, Belediye Meclis Toplantılarını kapalı kapılar ardında gerçekleştirdi. Biz kendi dönemimizdeki tüm toplantılarımızı şimdi olduğu gibi her ay halka canlı olarak radyolardan verdik. Bunu kendimize bir görev addettik. Diktiğimiz 18 bin ağaç sayısı 9 bine nasıl düştü? Edremit'te talep oldukça kat isteği ortaya çıkıyor. Ya yatay, yada dikey büyüme olacak. Bundan kaçış yoktur. Ovalarımız ya şehir olacak, yada kat artıracağız. Mevcut adliye binasının olduğu yeri biz daha önceki yönetimimiz zamanında kapalı Pazar alanı olarak belirlemiştik. Ama onlar bunu hiçe saydı ve Adliye binasını oraya yaptırdı. Adliye binası ilçenin her yerine yapılabilirdi. Hadi şimdi ilçede bir kapalı Pazar yeri alanı bulun bakalım. Abidin Pakmaya Anadolu Lisesi'nin bulunduğu alanı düşünün. Bu büyük alanı da beceriksizlikleriyle verimsiz hale getirdiler. Bu alana, binaları da yıkmadan, düşük maliyetle bir Tıp Fakültesi kompleksi yapabilirdik. Bize sorsalardı ne olurdu? Bir okul yapıp koca alanı verimsizleştirdiler. Daha önceki başkan benim personelimdi. Onu ben belediyede müdür yapmıştım ve benim kendi rızamla altına attığım imza ile istifa ederek aday olabildi. Ama kararları alırken bize hiçbir şey sormadılar. Bizler, aldığımız her kakarın arkasındayız ve bu meclis aldığı her kakarın hesabını bu dünyada da, öbür dünyada da rahatlıkla verir. Bölgemizdeki diğer yerleşim alanlarına baktığımızda 18. Madde uygulamasında da farkımız ortaya çıkıyor. Şehirlerin planları çok önemlidir. Ben imar konusunda bana gelen hiçbir kimseye söz vermedim ve değerlendirmelerde görüşülür diye bilgi verdim. Hiçbir yeri peşkeş çekmedim ve satmadım. Şehrimizde hiçbir manevi cebir yapmadım. Sizlerde, bu kat konusunda komisyon raporlarına güvenin. Ben suç olabilecek hiçbir kararı size aldırtmam. Mevcut otogarın da gelişen şehir karşısında verimliliği kalmayacak ve yakında otogarın yerinin değişmesi konusu da gündeme gelecektir" dedi.
Aynı konuda kişisel görüşünü ortaya koyan CHP'li Belediye Meclis üyesi Şakir Uyar ise, başkanın görüşüne ortak olduğunu ifade ederek, "Başkanımızın da söylediği gibi tarım alanlarımızı yok etmek yerine kat artışı ile genişlemek daha mantıklı ve doğru bir yaptırım olacaktır diye düşünüyorum. Biz bu konuda komisyonda da ortak karar aldık" diye görüşlerini aktardı.

"HAVAALANI KONUSUNDA MÜCADELEMİZDEN VAZGEÇMEYECEĞİZ"
Yerleşim alanlarının genişlemesi ile birlikte ortaya çıkan toplu taşıma ihtiyacı konusunda da meclis gündemine taşınan maddeler görüşülerek karara bağlanırken, sene başında uluslar arası standartlarda yeniden hizmete açılan Balıkesir - Körfez Havaalanı'nın isim tartışması yeniden gündeme geldi. Edremit Kent Konseyi ile aynı görüşü savunan Edremit Belediye Meclisi, havaalanının eski ismine kavuşması için yasal haklarını arama kararı aldı. Alınan meclis kararı ile, Balıkesir - Körfez Havaalanı'nın isminin eskiden olduğu gibi Balıkesir â€" Edremit Körfez Havaalanı olarak değiştirilmesi için İdare Mahkemesi'ne başvurulacak.
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan başkan Tuncay Kılıç, açılış töreninin olduğu gün yapılan konuşmalarda Edremit halkını temsilen Edremit Belediye Başkanı'na konuşma hakkı verilmediğini hatırlattı. Havaalanının büyük çoğunluğunun Edremit Belediyesi mücavir alanında ve resmi olarak ta Edremit Kaymakamlığı'nın sorumluluk alanında olduğunu ısrarla vurgulayan başkan Kılıç, "Biz havaalanına eski isminin konulması için yasal olarak ne gerekiyorsa yapacağız. İktidar partisinin ilçe başkanı konuyla ilgili olarak, 'Hizmet geldi ya adı ne olursa olsun' diye bir açıklama yapmıştı. Havaalanını iktidar partisi mi kazandırdı Edremit Körfezi'ne? Havaalanı iktidar partisi döneminden önce de vardı. Bana o açılış töreninde konuşma hakkı vermediler. Ben atama ile bu makama getirilmedim. Edremit halkını temsilen oradaydım ve orada söz hakkı alamadım. Bizim için önce Edremit, sonra partimiz gelir. İsim tartışmalarına dönemin Havran kaymakamı da katılmıştı ve havaalanının isminin Kocaseyit konulmasını istemişti. Merhum Seyit Onbaşı'yı rahmetle anıyorum. Ama, eğer havaalanına tarihi bir zat'ın ismi konulacaksa bu isim cihan kahramanı Şehit Hamdibey olmalıdır. Çünkü Şehit Hamdibey Kurtuluş Savaşı'nın fikir babası, başlatıcısı ve ilk kurşunu atan kişidir. Temsil mevkisi de Kaymakam'dı. Kimsenin hakkında gözümüz yoktur ve olamaz. Biz Burhaniye'deki limana veya başka bir yere Edremit Körfezi adının konulmasını istiyor muyuz? İstemiyoruz. Onlar da bize karışamaz. Bu sebeplerden dolayı Biz havaalanının isminin geri verilmesi için İdari yargıya gideceğiz" diye konuştu.

"İKTİDAR PARTİSİNİN İLÇE BAŞKANINI BURADA GÖRMEK İSTİYORUM"
Havaalanı konusu ile ilgili açıklamaları esnasında, geçtiğimiz aylarda göreve gelen AK Parti Edremit İlçe Başkanı İsmail Doğdu'ya da çağrıda bulunan Belediye Başkanı Tuncay Kılıç, kendisini, diğer siyasi parti başkanları ile birlikte Belediye Meclis toplantılarında görmek istediğini söyleyerek, "Nerede iktidar partisinin ilçe başkanı. Neden kendi şehrinin Belediye Meclis toplantılarına katılmıyor. Burada her ay tüm toplantılara MHP İlçe Başkanı Ahmet Soylu, CHP İlçe Başkanı Mahmut Ceylan ve başka siyasi parti başkanları katılıyor ve meclis üyesi arkadaşlarına destekçi oluyor. Meclis gurubunda üyeleri bulunan AKP'nin İlçe Başkanı neden toplantılara iştirak etmiyor. Bırakın meclis toplantılarını, kendisi daha yaşadığı şehrin belediye Başkanlığı makamını bile ziyaret etmedi. Ama yaptığı açıklamalarla havaalanının isim tartışmalarına karışabiliyor. İsim önemli değil, hizmet geldi ya diyebiliyor. Ne çekincesi var ki buraya gelmiyor? Ben AKP İlçe Başkanı'nı burada görmek istiyorum. Eğer, önce bizlerin onu ziyaret etmesini bekliyorsa onu da yaparız. Edremit Belediye Meclisi'ni toplarız ve bir gün hep birlikte onu ziyarete gideriz" dedi.
Başkan Tuncay Kılıç'ın bu konuşmasından sonra söz isteyen MHP Edremit İlçe Başkanı Ahmet Soylu ise, her zaman meclisteki grubunun takipçisi ve savunucusu olduğunu ifade ederek, "Ben MHP İlçe Başkanı olarak geçtiğimiz dönemki başkanlığımda da şimdi de meclis toplantılarına iştirak ettim. Doğru olan da budur. Bu şehirde bizler siyasetçiysek ve bu şehir için bir yerde kararlar alınıyorsa, bizlerin orada bulunması en asli görevimizdir. Bu bir insani vazifedir. Bizlerin burada bulunmasına olanak tanıyan başkana ve değerli meclis üyelerine teşekkür ediyoruz" diye konuştu.

"SU KESİNTİLERİNİN SEBEBİ GEÇTİĞİMİZ DÖNEMKİ YÖNETİMDİR"
AK Partili Meclis Üyesi Aykut dürüst'ün gündeme getirdiği su kesintileri ve MOBESE sistemi alt yapı çalışmalarından doğan şikayetlere de açıklık getirildi. Konuyla ilgili söz alan belediyenin daire müdürleri gerekli açıklamaları yaptı ve daha sonra konuşan başkan Kılıç, "Evet, Edremit'in bir çok yerinde zaman zaman su kesintileri oluyor. Ama bunun sebebi bizden önceki yönetimin yaptığı çok yanlış bir uygulamadır. Bizler geçmiş dönemdeki idareyi teslim ederken, Edremit'e Eybek suyunu getirin, halk sizi başının üzerinde taşır demiştik. Ama bunu da yüzlerine gözlerine bulaştırdılar. O zamanki beceriksizlikler bugün bizim karşımıza büyük sorunlar olarak çıkıyor. Bizim geçtiğimiz dönemki yönetim zamanında Eybek suyu projemizde çökertme havuzları, kapalı klorlama odaları gibi kapsamlı bir yatırım hedefimiz vardı. Ama bizden sonraki yönetim bunların hiç birisini uygulamadı ve trilyonları harcayarak çektikleri boru hattına, açıktan gelen suyu, işlemlerden geçirmeden verdiler. Açıktan gelen su da pislikleri borulara doldurdu. Bu sebeple de şebekelerde tıkanmalar yaşanıyor. Bu pisliklerin gelmesini önlemek için İşletme ve İştirakler Müdürlüğümüz 4 kişilik bir ekip kurdu ve suyun başına görevlendirdi. Fakat bu 4 kişinin görevini yapmayıp kahvehanede oturduklarını tespit ettik. Bu 4 kişinin işine son verilmesi ve başka 4 kişinin bulunmasını istedim. Yani su konusunda durum ortada. Kasada para bıraksalardı. Onların yapamadığı eski projemizi hayata geçirebilirdik. Ayrıca bu şekilde yaz aylarında dağdan gelen su 4 ay akmıyor. Geçtiğimiz Pazar günü su depoları temizlendi ve 4 kamyon pislik çıkartıldı. Aksaklıkların giderilmesi için yoğun çalışma kaydediliyor. MOBESE hizmeti için yapılan kazı çalışmalarının sorumluluğu İlçe Emniyet Müdürlüğümüzdedir. Edremit belediyesi sadece lojistik destek sağlıyor. Kazılan yerlerin kapatılmadığı konusunda esnaftan şikayetler geliyor. Bu kazınan ve tam kapatılmayan yerlerde görülen boruların içine kablolar daha konulmamış. Yani yeniden kazı yapılmaması için tam kapatılma gerçekleştirilmiyor. Bu konuda elimizden gelen hassasiyeti de göstermekteyiz" dedi.
Belediye Meclisinin 2010 yılı son toplantısı yaklaşık 2 saat süren bir oturumun ardından, 23 maddenin görüşülerek karara bağlanmasıyla birlikte son buldu ve başkan Kılıç toplantının ardından katılımcılarla makam odasında sohbet etti.