Ekonomi̇ Bakanlığınca, Türkiye açısından stratejik önemi haiz olan demir-çelik sektörünün, ihtiyaç olması halinde gerek ticaret politikası savunma araçlarıyla, gerekse de ithalat rejimi çerçevesinde yapılacak düzenlemelerle ithalatın zarar verici etkilerinden korunmasına devam edileceği bildirildi.
Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, dünya çelik üretimi kapasitesi 2000'li yıllarda hızlı bir artış gösterdi. Özellikle gelişmekte olan ekonomilerdeki devlet teşvikleri sebebiyle de söz konusu kapasite artışı devam ediyor. Bu artışın 2017 yılında 2,4 milyar tona ulaşacağı tahmin ediliyor. Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) dışı ülkelerin, bu kapasite artışındaki payının 2017 yılı içinde yüzde 71'i bulması öngörülüyor.
Kapasite konusunda yaşanan bu gelişmenin yanında, gelecek yıllarda çelik tüketimine yönelik talebin ılımlı bir seyir izlemesinin beklendiği kaydedilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
'Özellikle son yıllarda dünya çelik sektörünün arz-talep dengesinde arz yönünde oluşan fazlalık ve girdi maliyetlerinde oluşan aşırı oynaklık, bir taraftan ithalat baskısını arttırmakta olup, diğer taraftan da üretim kararlarını olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Bu nedenlerden dolayı ülkemizin çelik sektöründe net ithalatçı konumuna geldiği dikkati çekmektedir. Bakanlığımız tarafından çelik sektörüne ilişkin söz konusu gelişmeler yakından takip edilmekte olup, ülkemiz açısından stratejik önemi haiz olan bu sektörün, ihtiyaç olması halinde gerek ticaret politikası savunma araçları kullanılarak, gerekse de ithalat rejimi çerçevesinde yapılacak düzenlemeler vasıtasıyla ithalatın zarar verici etkilerinden korunmasına devam edilecektir.'
Ekonomi Bakanlığı'ndan Açıklama Açıklaması
'Ülkemiz açısından da stratejik önemi haiz olan demirçelik sektörünün, ihtiyaç olması halinde gerek ticaret politikası savunma araçlarıyla, gerekse de ithalat rejimi çerçevesinde yapılacak düzenlemelerle ithalatın zarar verici etkilerinden korunmasına devam edilecektir'.
