Enerji Gazetecileri Derneği Kahvaltısı

Gümrük ve Ticaret Bakanı Yazıcı, Enerji Gazetecileri Derneği (EGAD) tarafından düzenlenen kahvaltılı sohbet toplantısına katıldı.

TOBB Sosyal Tesisleri’nde gerçekleşen toplantıda Bakan Yazıcı, Başbakanlık Genelgesi ile kurulan Akaryakıt Kaçakçılığı ile Mücadele Kurulu, Akaryakıt Kaçakçılığı ile Mücadele Eylem Planı, yapılan denetimler ve yakalamalara ilişkin açıklamalarda bulundu. Gazetecilerin sorularını da cevaplayan Yazıcı, bir gazetecinin “Akaryakıt Kaçakçılığı ile Mücadele Eylem Planı” kapsamında oluşturulacak özel timlerin hangi bölgelerde ve Türkiye’nin genelinde mi ve kaç kişi çalışacağını sorması üzerine, “Bunlar 20 kişiden oluşacak, merkezde bunları arttırabiliriz. Bunun yetkisi Başbakanlık Genelgesi ile Bakanlığımıza verilmiş ama bunlar tabi ki taşra ve güzergahlarda seyrederken en yakın mesafedeki kaçak istihbarat müdürlüklerimiz var bizim, gerekli olması halinde takdirde emniyetten takviye alabilecekler. Belli bölge değil. Bizde gözlüyoruz. Yoğunlukla istendiği yerler var, o alanlara yoğunlaşacak arkadaşlar. İlk etapta 20 düşünülmüş ama bana göre 20 az. Bir uygulamaya başlayalım bunu arttıracağız. Elbette bunların seyahat vs. gibi ihtiyaçları olacak. Onu da sanırım EPDK kaynaklarından sağlayacağız. EPDK kaçakçılıkla mücadelede parasal destek vermede de yükümlü” cevabını verdi.

Tim meselesinde Başbakanlık Genelgesi’nde polis ve jandarmanın da timlerin içerisinde olacağı konusunda bir anlaşmazlık yaşandığını ve itirazları olduğu hatırlatılarak, bunun kaldırılıp kaldırılmadığının sorulması üzerine ise Bakan Yazıcı, “Yok kalktı. Onlarda olacak ama itirazları kalktı. Belli açıdan haklılıkları vardı. Akaryakıt kaçakçılığıyla mücadelede kolluk görevi yapanların birlikte çalışması anlamında bir tim” dedi.

Kaçakçılık sorununun uzun yıllar boyunca gündemde olduğunu belirten bir gazetecinin bunun nedeninin vergi yüksekliğinden mi, Doğu ve Güneydoğu’daki gümrükte yaşanan sorunlardan mı kaynaklandığını sorması üzerine Yazıcı, “Kaçakçılık dünyada ticaret var olduğu günden bu yana var. İnsanların ihtiyaçlarını gidermede parasal değer olarak hangi alanda ürünler avantajlıysa, kaçakçılık konusunda hassasiyeti olmayan insanlar bu alanda yoğunlaşıyor. Siz bir alandaki sorunu ortadan kaldırıcı önlem alıyorsunuz, kaçakçı başka alanda yöntem geliştiriyor. Tabi teknolojik araç gereçleri kullanıyoruz. Birde şu var. Belli bölgelerde önemli yer tutuyor. Buna ilişkin düzenleme getirdik. Yurt dışına çıkanların standart depo kapsamında akaryakıt getirebilme hakları var” diye konuştu.

2007’de akaryakıt yakalama oranın 8 milyon civarında olduğunu, 2013 yılında ise bunun 130 milyona çıkmasının nedeninin kaçakçılığın artmasından mı yoksa, yakalamada başarılı olunduğunun göstergesi mi olduğunu ve bayilerin sayısının düşmesinin temel sebebini soran bir gazeteciye ise Yazıcı, “Bayi sayısının azalmasına ilişkin bir tespitim doğrusu yok. Tahminimi söyleyebilirim. Büyük olasılıklı yasa dışı bir takım faaliyetleri gerçekleştirmek üzere olmuş olabilir. Bunu da başaramayınca atıl duruma gelip kapanmış olabilir. Birde çok verimli olmayabilir bunun bir maliyeti vardır” yanıtını verdi

Bakan Yazıcı, kaçak akaryakıtla mücadele kapsamında daha etkili yöntemleri kullandıklarını ve yakalama konusunda da, mücadelede de çok daha iyi bir noktada olunduğunu kaydetti.



IRAK İLE İLİŞKİLER
Kuzey Irak ve Irak’la ilgili gelişmeler ve bu kapsamda yeni sınır kapıları, serbest ticaret bölgeleri için yeni çalışmalar olup olmadığının sorulması üzerine Bakan Yazıcı, şöyle konuştu:
“Dün Irak Ankara Büyükelçisi benimleydi. Bizim 2-3 senedir Irak ile yeni hudut kapıları açma noktasında bir çalışmamız var. Bunlardan bir tanesi veya 2 tanesi Hakkari’de Üzümlü ve Devecik Gümrük kapısı, bir diğeri de Şırnak’ta üç tanesi Şırnak’ta Gülyazı, Aktepe, Ovaköy. Irak’la biz 5 tane gümrük kapısı açma noktasında çalışmaları sürdürüyoruz. Hatta biz bu kapıların açılımıyla alakalı iç hukuk prosedürlerini gerçekleştirmişiz. Gümrük kapısı ilan edilmesi için Bakanlar Kurulu kararı gerekli, bu 5’ini gümrük kapısı olarak Bakanlar Kurulu kararıyla ilan etmişiz. Bu karar Resmi Gazete’de yayınlanmış. Bunu anlaşmaya dönüştüreceğiz ki kapılarımızı resmen yapmaya başlayalım. Bu sözünü ettiğim kapılardan üç tanesi, bizim bildiğiniz anlamda gümrük kapısı olmaya müsait değil. Üzümlü, Devecik ve Gülyazı sınır ticaret merkezi şeklinde faaliyet gösterecek gümrük kapılarıdır. Ovaköy, Aktepe tam bir gümrük kapısı. Belki onlardan bir tanesinde ortak bir lojistik merkezi kurulabilir. Bunları hep biz müzakerelerimizde konuştuk Irak’la. Irak ile son derece önem verdiğimiz ve 2-3 yıl üzerinde durduğumuz, başaramadığımız Habur üzerinde geçişi sağlayacak üçüncü köprü yapılması. Yerinin belirlenmesi noktasında iki ülke heyetlerinin çalışmaları olmuş bir mutabakat var. Bu köprünün ayağı tabi ki Irak’ın Bölgesel Yönetimi bölgesinde olması dolayısıyla yapımı konusunda merkezi hükümetin bir iradesinin olması lazım. Biz bunun için çok uğraştık, yakın zamana kadar başarılı olamadık ama şöyle bir formülasyon üzerinde duruyorduk. Bana göre Habur’da zaten köprü var, iki tane. Mevcut köprünün genişletilmesi, ıslahı konusunda ısrar ediyorduk ama ilişkiler düzelmeye başladı.

Dışişleri Bakanı’na da her fırsatta soruyorum. O da görüşmüş onay verecekler. Sanırım yakında bir heyet geliyor. O heyete anlaşmaları imzalama yetkisi verilebileceğini ifade etti.

Onun da gerçekleşmesi halinde bu sözünü ettiğim kapılarla icraata başlar hale geleceğiz.”
Köprünün maliyetinin sorulması üzerine ise Bakan Yazıcı, "40-50 milyon önemli bir şey değil. Ulaştırma Bakanlığı’nın hazır parası. Enerji sektörüne söylesek yaparlar yani” dedi