Erzurum'da İlk FETÖ Davası Açıldı (3)

Davanın iddianamesinden: 'Örgütün mali yapısı, zaman içerisinde örgütlenmesine paralel, Türkiye başta olmak üzere dünyanın pek çok ülkesinden gelir ve gider kalemleri olan, son derece geniş bir ağ haline gelmiştir. Bu kapsamda yapılanma zaman içerisinde profesyonelleşmiş, bünyesinde bankası, holdingleri, basın ve yayın kuruluşları, eğitim kurumları, ticari işletmeleri, hastaneleri, STK'ları gibi çok sayıda kurum ve kuruluşu olan, milyar dolarla ifade edilen gelirgider rakamlarına ulaşan dev bir organizasyon haline gelmiştir' 'Örgütün sohbet gruplarında yer alan kişilerden sohbet toplantılarına düzenli olarak katılıp verilen görevleri yerine getiren, örgütün verdiği talimatları sorgulamaksızın itaat eden ve maddi gücü yerinde olan kimseler seçilerek mütevelli üyesi yapılmaktadır' 'Sohbet gruplarında 'zekat, burs, kurban ve himmet' adı altında paralar toplanırken mütevelli heyeti üyesi kişiler, ayrıca bir 'ışık evinin' maddi ihtiyaçlarından sorumlu tutulmaktadır. Mütevelliler topladıkları parayı sohbet hocasının yanında getirdiği muhasebecilere vermektedir'

Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) 15 Temmuz'daki darbe girişiminin ardından Erzurum'da açılan ilk davanın iddianamesinde, örgütün mali yapısının, zamanla FETÖ'nün örgütlenmesine paralel, Türkiye başta olmak üzere dünyanın pek çok ülkesinden gelir ve gider kalemleri olan son derece geniş bir ağ haline geldiği belirtilerek, örgütün mali açıdan da ülke içerisinde 'devlete paralel' şekilde ortaya çıkan organize yapı olduğu bildirildi.

FETÖ/PDY'ye ilişkin Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanarak Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen 32 sayfalık iddianamede, 1970'li yıllarda devlet içinde örgütlenen FETÖ'nün mali yapısı ve genel durumu hakkında bilgi verildi.

İddianamede, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in, küçük bir cami cemaatine hitap eden din adamı profilini taşırken, zamanla sayıları milyonlarla ifade edilen kitleye hitap eder hale geldiği vurgulandı.

Gülen'in, ilk yola çıkarken 'altın nesil' oluşturma söylemleriyle ihtiyaç sahibi öğrencilere eğitim ve burs imkanları sağlamayı amaçladığını iddia ettiği ve mali yapısını da buna göre oluşturduğu aktarılan iddianamede, bu nedenle pek çok kişi ve kesim tarafından desteklenip takdir gördüğü bildirildi.

Örgütte 'ihtiyaç sahibi öğrenciler için yardım' adı altında gelenekçi tarzla fitre, zekat, bağış, hibe, himmet gibi doğrudan para temini ya da kurban derisi, gıda gibi yardımlar toplandığına işaret edilen iddianamede, 'Örgütün mali yapısı, zaman içerisinde örgütlenmesine paralel, Türkiye başta olmak üzere dünyanın pek çok ülkesinden gelir ve gider kalemleri olan son derece geniş bir ağ haline gelmiştir. Bu kapsamda yapılanma zaman içinde profesyonelleşmiş, bünyesinde bankası, holdingleri, basın ve yayın kuruluşları, eğitim kurumları, ticari işletmeleri, hastaneleri, STK'ları gibi çok sayıda kurum ve kuruluşu olan, milyar dolarla ifade edilen gelir-gider rakamlarına ulaşan dev bir organizasyon haline gelmiştir.' ifadelerine yer verildi.

İddianamede, örgüt denetimdeki eğitim kurumları ile diğer kurum ve kuruluşları aracılığıyla toplanan yardımlar veya ticaret yoluyla elde edilen kazancın miktarını belirlemenin mümkün görünmediği belirtildi.

FETÖ'nün, sistemini kurumsal yapıya oturtmaya çalışmasının yanı sıra gelenekçi gelir toplama yöntemlerini hala devam ettirdiği ve bu yöntemin örgütün gelir kalemleri içinde önemli yer tuttuğu aktarılan iddianamede, örgütün 'himmet' yoluyla sağladığı gelirleri genel olarak mütevelli heyetleri vasıtasıyla topladığı tespitine yer verildi.

- Dünyanın her yerinde salı günü mali toplantı yapılıyor

Örgütün, mütevelli heyeti üyelerini, sorgulamadan yapıya itaat edenlerden seçtiği vurgulanan iddianamede, şu ifadelere yer verildi:

'Örgütün sohbet gruplarında yer alan kişilerden sohbet toplantılarına düzenli olarak katılıp verilen görevleri yerine getiren, örgütün verdiği talimatları sorgulamaksızın itaat eden ve maddi gücü yerinde olan kimseler seçilerek mütevelli üyesi yapılmaktadır. Sohbet gruplarında 'zekat, burs, kurban ve himmet' adı altında paralar toplanırken mütevelli heyeti üyesi kişiler ayrıca bir 'ışık evinin' maddi ihtiyaçlarından sorumlu tutulmaktadır. Mütevelliler topladıkları parayı sohbet hocasının yanında getirdiği muhasebecilere vermektedir. Örgütün mali kayıtlarını bu muhasebeciler tutmaktadır. İl imamının da bir muhasebecisi bulunmakta ve il genelinde mali kayıt tutmaktadır. Mütevellide yer alanlar arasından her üç mütevelli heyetinden bir mali heyet teşekkül edecek şekilde isimler seçilmektedir. Mali heyetler yurt dışındaki örgüte ait yurt ve okulların yapımı için ihtiyaç duyulan paranın, hangi mütevelli heyetinden ne kadar toplanacağına karar vermektedir.

Mali heyet, toplantıları dünyanın her yerinde salı günleri sabah namazından sonra gerçekleştirilmekte ve bu toplantılara mütevelli heyet sohbet hocaları da katılmaktadır.'

İddianamede, ilçe mütevelli heyetinin üstünde il mütevelli heyetlerinin olduğu ve ne kadar para toplanacağına ise ilin bağlı bulunduğu bölge toplantısında karar verildiği kaydedilerek, alınan kararların 'mütevelli heyet toplantısı' adı altında yılda bir kez düzenlenen gizli toplantıda örgüt mensuplarına aktarıldığı bildirildi.

- Çek ve senetle himmet parası topladılar

Himmet paralarının çek ve senetle de tahsil edilebildiği aktarılan iddianamede, şu bilgilere yer verildi:

'Kişilerden alınan himmet vaadi, nakit, çek, senet karşılığı olarak tahsil edilmekte, çek ve senetlerin ödenmemesi halinde icra yoluna başvurulmaktadır. İl imamının koordinesinde yılda en az bir kez mütevelli heyeti üyelerinin katılımı ile kamp düzenlenmektedir. Kamplar esnasında dini duygular istismar edilerek 'himmet, zekat, kurban ve öğrenci bursu' adı altında toplanan paraların artırılması sağlanmakta, toplanan paraların karşılığının cennet ile mükafatlandırılmak olacağı vurgulanmaktadır.

Mütevelli heyeti mensupları, iş adamlarının kurduğu sivil toplum kuruluşlarına üye yapılmakta, kimin hangi STK'ya üye olacağı sohbet abisi tarafından belirlenmektedir. Örgüt, bu kuruluşların başkan ve üye seçimlerinde söz sahibi olmayı, böylelikle de hükumete baskı yapabilmeyi hedeflemektedir.'

- FETÖ, mali açıdan da devlete 'paralel' olmuş

İddianamede, örgütün diğer gelir kaynaklarının ise borsa spekülasyonları, devlet ihaleleri, teşvik ve hibe gibi kamu kaynakları olduğu belirtildi.

Bunların yanı sıra örgütün şantaj ve tehditle iş adamlarından gelir sağladığı vurgulanan iddianamede, 'Örgütün diğer gelirleri, himmet ve kurban gibi gönüllülük esaslı sağlanan gelirler, örgüte ait şirket, holding, banka, vakıf ve dernek faaliyetlerinden elde edilen gelirler, eğitim faaliyetleri gelirleri (dershaneler, özel okullar, öğrenci yurtları, yardımcı sınav kitapları), örgüte ait basın ve yayın organlarına verilen reklam ve aboneliklerden elde edilen gelirler ile STK'lardan sağlanan gelirlerdir.' denildi.

İddianamede, ayrıca örgütün mali yapıya sızma amacının ihracatta kolaylık ve öncelik sağlama, kamu destek teşviklerini grup şirketlerine yönlendirme, mali denetim faaliyetlerinden haberdar olma ve denetimleri yönlendirme, kamu ihalelerini örgütle bağlantılı şirketlere verme, bilişim altyapısı ve kurum arşivini örgütle bağlantılı şirketlerin menfaatine kullanmak olduğu kaydedilerek, örgütün mali açıdan da ülke içerisinde 'devlete paralel' şekilde ortaya çıkan organize yapı olduğuna işaret edildi.

(Sürecek)
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile