İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmeye başlanan çete davasının duruşmasına Sakarya eski İl Emniyet Müdürü Faruk Ünsal'ın da aralarında bulunduğu 7 tutuklu sanık ile Akyazı Belediye Başkanı Yaşar Yazıcı'nın da aralarında bulunduğu 22 tutuksuz sanık katıldı. Diğer sanıklar ise duruşmaya gelmedi.
Sanıklardan Sakarya eski Emniyet Müdürü Faruk Ünsal, savunmasına "Bu mahkemede bulunmaktan ülkem adına utanıyorum." diye başladı. 30 yıllık meslek hayatı boyunca 33 takdirname, 183 maaşla takdir ödülleri aldığını belirten Ünsal, 27 Aralık 2007'de Sakarya İl Emniyet Müdürü olduktan sonra görevde bulunduğu süre içerisinde yaptığı çalışmalardan bahsetti. Terör, organize çeteler ve asayiş olaylarında ilk yıl yüzde 17, ikinci yıl yüzde 20 azalma gözlendiğini kaydeden Ünsal, faili meçhullerde azalma olduğunu, bu süre içerisinde 20 yeni birim kurulduğunu ve Sakarya MOBESE'nin sıfırdan kurulduğunu sözlerine ekledi.
Ergenekonvari çetenin, görev aldığı günden itibaren başarısız olması için sayısız provokasyon yaptığını ileri süren Ünsal, "Suç işlemediğim için vicdanen rahatım. Devletin polisi, dürüst ve namuslu olarak çalıştığım için buradayım. Adaletin tecellisini istiyorum." dedi. Faruk Ünsal, hakkındaki iddialara tek tek cevap verdi. Operasyona konu olan Akyazı ilçesinin, provokasyona ve linç girişimine açık bir yer olduğunu belirten Ünsal, "Nisan-Haziran 2009 tarihleri arasında silahlı adam öldürme, silahla yaralama ve çeşitli olaylar meydana geldi. Akyazı Ülkü Ocakları'ndan bir kişinin öldürülmesi, Doğulu iki vatandaşın öldürülmesi, sanki bir Kürt-Türk çatışması varmış gibi gösterildi. Hatta Roj TV bunu kullanmıştır. Bu olaylar nedeniyle gerginlikler yaşandı. Yenilenen seçimler nedeniyle bölgede gerginlikler yaşandı. Bu gerginlik nedeniyle 9 genel arama ve uygulama yaptık. Aranan birçok kişi yakalandı. Olaylara karışanlar yakalandı. Bu nedenle insanlar daha dikkatli davranmaya başladı." diye konuştu.
Sedat Alan isimli bir şahsın sanıklar arasında bulunan Akyazı Belediye Başkanı Yaşar Yazıcı'yı öldürmek istediğini belirten Ünsal, ancak seçim süreci nedeniyle kendisinden şikayetçi olunmadığını söyledi. Ünsal, "Ben Kaçakcılık ve Organize Suçlar (KOM) Şube Müdürlüğü'ne, bu iddiaları araştırmaları için talimat verdim. Bu kişi ile görüşmüşler. Bu kişinin belediye başkanı Yazıcı ile ilgili böyle bir niyeti olmadığını, aksine belediye başkanının yakınları tarafından kendisinin tehdit edildiğini söylemiş. Sedat Alan'ın verdiği isimler üzerine mahkeme kararları alınarak operasyon düzenlendi." dedi. Operasyonun AK Parti Sakarya Milletvekili Recep Yıldırım ve Belediye Başkanı Yaşar Yazıcı'nın yakınlarına yönelik yapıldığının Emniyet tarafından gizlendiği iddialarının gülünç olduğunu belirtti. Ünal,
"Şüphelilerin siyasi yakınları olduğunu biliyorduk. KOM Şube Müdürü Alparslan Hersanlıoğlu, operasyon sırasında şüphelilerin aralarındaki telefon görüşmelerinin anlamlarını değiştirerek ifadesinde buna yer vermiştir. Bunu kasıtlı olarak yapmıştır. Orjinal kayıtları değiştirdiği için de suç işlemiştir. Operasyon öncesinde ilgili birim müdürlerinden bilgi almam mutat bir uygulamadır. Tarafıma bilgi notları verildi. Fersanlıoğlu'nun, benim bilgi sızdırdığım şeklindeki iddiası gerçek dışıdır." dedi.
Sanık Ünsal, emniyetten bilgi sızdırıldığı iddialarıyla ilgili olarak da "Çeteye operasyonla ilgili bilgi sızdırsaydım bu en çok beni zaafa uğratırdı. Yapılan operasyonda şüphelilerin tamamı yakalanmış, 10 kişi savcılıkça serbest bırakılmış, mahkemeye sevk edilen 22 kişiden siyasi yakınları olan 6 kişi tutuklanmıştır. Operasyonu sızdırsam, siyasilerin yakınları tutuklanır mıydı?" diye sordu. Emniyetten bilgi sızdırıldığını kabul eden Ünsal, emniyet içindeki köstebeğin bulunması için İstihbarat Şube Müdürlüğü'ne talimat verdiğini, ancak 1,5 ay süren çalışmada bir neticeye ulaşılamadığını söyledi.
Milletvekili Recep Yıldırım'ın, kendisini telefonla arayarak operasyon sonrası bilgi istediğini belirten Ünsal, "Konuyla ilgili Akyazı Cumhuriyet Savcılığı'ndan bilgi almasının daha doğru olacağını söyledim. Bu durum hakkında Sakarya Valisi'ne de bilgi verdim. Bu konuyla ilgili olarak sayın milletvekili ve Sakarya valisinin tanık olarak dinlenmesini talep ediyorum." dedi.
Sanıklardan Fatih Çakmak'a ait olan bir telefon numarasından arandığının ve 17 saniyelik bir görüşme yapıldığının iddia edildiğini belirten Ünsal, bu telefon numarasının iddia edilen tarihte bir yerel gazeteye ait olduğunu, Çakmak'a daha sonraki bir tarihte devredildiğini ileri sürdü. Ünsal, "Birçok suçtan kaydı olan Fatih Çakmak'ın verdiği bilgilere itibar edilmemesi gerekir." diye konuştu. Suçsuz olduğunu belirten sanık Faruk Ünsal, bu olay nedeniyle mağdur olduğunu, sanık olmadığını ileri sürdü.
Çete lideri olduğu öne sürülen sanık Hüseyin Yazıcı da "Böyle bir örgüt kurmadım. Hiçbir suça bulaşmış değilim. Bir senedir ceza evindeyim. Yüz sene daha yatarım ama örgüt kurmuşsun lafı çok ağrıma gitti. Ben örgütü burada gördüm. Hep iyiliği anlattım. Torunlarıma suç işleyin mi diyeceğim? Ben Faruk Ünsal'ı ilk kez burada gördüm. İddianamede adı geçen Ali Yıldırım ve Fatih Çakmak'ın telefonlarını kullandım. Telefonda ne dediysem doğrudur." diye konuştu. Diğer sanıklar Cemal Yazıcı, Ali Yıldırım, İbrahim Cem Demir, Soner Atalar ve Ahmet Akgün de savunmalarında, haklarında ileri sürülen suçlamaları reddetti.
Tutuksuz sanıklardan Akyazı belediye başkanı Yaşar Yazıcı ise 110 TL'lik mazot ve Faruk Ünsal'ı da ilgilendiren örgüte yardım etmekle suçlandığını söyledi. Bvelediyeden herhangi bir şahısa akaryakıt vermelerinin mümkün olmadığını belirten Yazıcı, 29 Mayıs seçimlerinin iptalinin ardından Akyazı'da ölümle sonuçlanan kanlı olaylar yaşandığını söyledi.
Sakarya'da bazı valilerin katıldığı bir yemek sırasında Sakarya Emniyet Müdürü Faruk Ünsal'a, olayların yatıştırılması için Çevik Kuvvet gönderdiği için teşekkür ettiğini belirten Yazıcı, "Huzurun tam olarak ne zaman tesis edileceğini bir belediye başkanı olarak kendisinden sordum. Merak etme, biz gerekli tedbirleri alıyoruz. Gerekli operasyonları yapacağız. İlçe huzura kavuşacak diye söyledi. Ama kime nerede ne zaman bir operasyon düzenleneceğini söylemedi. Aramızda böyle bir şey geçmedi. Zaten temsil ettiği kurum ve yapı gereği özel operasyon sorularını mümkün değildir hiçbir yerde ben emniyet müdürü, falanca şahıslara operasyon diye söyledi şeklinde konuşmadım. Zaten böyle bir şey yoktur. Operasyonlardan sonra beni Yavuz Ekinci isimli bir şahıs aradı. Operasyonda alınanlara avukat tutup tutmama konusunu sordu. Ben de kendisine müvekkiliniz Recep Yıldırım, emniyet müdürümüz ile görüşmüş, Akyazı Cumhuriyet Savcılığı'nın yürütmüş olduğu bir operasyon olduğunu söyledim. Aramızda bir samimiyet olsa ben kendisini direk arar sorardım. Ancak ben arayamadım. Milletvekilimiz Recep Yıldırım, kendisiyle konuşmuş. Bazı akramabalarım da operasyonda alındığı için diğer akrabalarım gelip bana durumu soruyorlardı. Bu konular basına yanlış aksettirildi. Suçlamaları kabul etmiyorum. Dosyada gizlilik kararı olduğu için ben de bir açıklama yapamadım. Beraatimi talep ediyorum." diye konuştu.
Duruşma sonunda sanıklar ile avukatlarının taleplerini değerlendiren mahkeme heyeti, suçun niteliği, delil durumu, tutuklu kaldığı süre de dikkate alınarak tutuklu sanıklardan eski Sakarya İl Emniyet Müdürü Faruk Ünsal'ın tahliyesine karar verdi. Ayrıca suçlarının niteliği ve delil durumu göz önünde bulundurularak tutuksuz sanıklardan Orhan Yazıcı, Celal Aykut Okumuş ve Soner Şanlı'nın ise tutuklanmalarına karar verildi. Savunması alınmayan sanıkların dinlenmesi ve dosya eksiklerinin tamamlanmasına karar verilen duruşma, 24 Eylül 2010 tarihine ertelendi.