Melahat Bilir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, oğlu Hakan Yusuf'u,3 yaşındayken kusma ve yüksek ateş şikayetiyle götürdükleri hastanede böbrek yetmezliğine neden olan Hemolitik Üremik Sendrom'u teşhisi konduğunu anlattı.
Tedavi ile sağlığına kavuşan oğlunun rahatsızlığının, 6 yaşında yakalandığı gribal enfeksiyon nedeniyle tekrarladığını ifade eden Bilir, "Yusuf, götürdüğümüz hastanede felç oldu ve gözleri görmemeye başladı.
Hayatımızın en zor günlerini yaşadık" dedi.
Hastanede kaldığı süre boyunca oğlunun durumuna HÜS'ün neden olduğunun tespit edilemediğini belirten Bilir, şöyle konuştu:
"Yusuf rahatsızlandığında, HÜS'ün beyin tutulumuna neden olabileceği bilinmiyordu. Teşhis konulabilmesi için 7 kez biyopsi yapıldı. Kemik biyopsisi yapıldı, vücudunda yaralar çıkmıştı deri biyopsisi yapıldı. Beyin tutulumuna neden olabilen Trombotik Trombositopenik Purpura hastalığına yakalanmış olabileceği söylendi. HÜS olduğu sonradan fark edildi. O dönemde diyalize girmedi ama ağır ilaçlar kullandı. Yüksek tansiyon nedeniyle beyin kanaması geçirdi ve iki aya yakın yoğun bakımda yaşam destek ünitesinde makineler yardımıyla aldığı nefesle hayata tutundu. Sevgimizi vererek, 'geçti oğlum, bitti oğlum' telkinleriyle zor günleri aştık. En kötü günümde bile güler yüzümü eksik etmedim, onunla şakalaştım. Tedavisinin devam ettiği 3 yıl boyunca bir gözüm ağlarken diğer gözüm gülüyordu."
-"Oğluma böbreğimi veremiyorum"
Melahat Bilir, HÜS'e bağlı böbrek yetmezliği nedeniyle 2009'dan bu yana Şifa Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde diyalize giren Hakan Yusuf'un sağlığına kavuşması için böbreğini vermek istediğini ancak doktorlarının canlı donörden nakle sıcak bakmadığını söyledi.
HÜS'ün tekrar riski yüksek bir rahatsızlık olduğuna işaret eden Bilir, "Doktorlar, HÜS tekrarlama riski yüksek bir hastalık olduğu için beklememiz gerektiğini söylüyor. Kadavradan bağış bekliyoruz. Birkaç yıl içinde olmazsa her türlü riski göze alıp böbreğimi yine de vereceğim" dedi.
-"Akrabadan nakilde tekrar riski yüzde 33"
Şifa Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Cirit ise HÜS vakalarında, yakın aile üyelerinden böbrek nakli yapılmasının hastalığın tekrarını tetikleyebildiğini söyledi.
Naklin yanı sıra operasyon sonrası kullanılan bazı ilaçların da hastalığın tekrarına yol açabildiğini vurgulayan Prof. Dr. Cirit, şunları kaydetti:
"HÜS hastaları için kadavradan bağış bekliyoruz. Hakan Yusuf'a verici olursa nakil yapacağız. Böylelikle diyaliz probleminde de kurtarılacak. Nakilde kullandığımız ve HÜS'ün tekrarına yol açabilen ilaçların yerine kullanabileceğimiz yeni bir ilaç var. HÜS tedavisinde kullanılan bu ilaç Hakan Yusuf hastalığa yakalandığında olsaydı, bugün belki de diyaliz hastası olmayabilirdi. Akrabadan böbrek nakli yaptığımızda hastalığın tekrar riski yüzde 33. Bu nedenle Hakan Yusuf'un biraz daha büyümesini bekleyeceğiz. Bu sürede uygun kadavra donör olmazsa ilaçla önlem alarak annesinin böbreğini tercih edeceğiz. Farklı ilaç tercihleri ile Hakan Yusuf'u sağlığına kavuşturacağız."
Felç Olan ve Görme Yetisini Yitiren Yusuf Organ Bekliyor
İZMİR - ZEYNEP HOŞGÖRÜR - Böbrek yetmezliğine neden olan rahatsızlığı nedeniyle 5 yıl önce beyin kanaması geçiren, felç olan, bir süre görme yetisini yitiren ve iki aya yakın yoğun bakımda kalan 12 yaşındaki Hakan Yusuf, böbrek nakli için organ bağışı bekliyor.