Genel Başkan Yardımcısı Soylu Açıklaması

Ankara'nın Polatlı ilçesinde başlayan Siyaset Akademisi açılışında konuşan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, 2014'teki seçimin Türkiye'nin en önemli seçimlerinden biri olacağını söyledi.

Soylu, iki tür seçim olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

''Bir dönüşüm, bir de sonuç seçimi. Bu sadece bir belediye başkanlığının kazanılacağı seçim değildir. Bu bir belediye meclis üyeliğini orada kazanacağımız bir seçim değildir. Bu Türkiye'nin, belki de bugüne kadar 3 Kasım 2002 gibi, 14 Mayıs 1950 gibi en önemli seçimlerinden bir tanesidir, en önemlisidir. Çünkü hepimizin büyük emeğiyle birlikte o yerel seçimlerden hemen sonra yıllardan beri bu milletin kendine inandığı bu AK Partinin ve onun temsilcilerinin inşallah Sayın Başbakanımızın cumhurbaşkanlığına aday olacağı bir halk oylamasıyla karşı karşıya kalacağız. Milletimizin bugüne kadar ortaya koymuş olduğu sağduyunun, hizmet edene, kendisine yakın durana ve kendisiyle birlikte olana sadakatini, yakınlığını ve bütün reformların Türkiye'nin 2023 yılına ve 2071 yılına uzaması için en önemli seçim.''

Türkiye'nin en önemli meselesinin siyaset hayatının sürdürülebilirliği olduğunu ifade eden Soylu, ''Türkiye'de siyaset güçlü olursa, ekonomisiyle, sosyal hayatıyla, uluslararası ilişkileriyle, kültür hayatıyla ayağını aslında tam yere basabilir bir ülke konumundadır. Yakın tarihimizde siyasetin güçsüzleştirildiği dönemler oldu, siyaseti zayıflatarak top yekün milletimizi zayıflatmaya çalışmışlardır'' diye konuştu.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Menderes Türel de, yeni Büyükşehir Yasası'na değinerek, İstanbul'un asfaltsız, susuz köyü kalmadığını, bunun da İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin sınırlarının, il sınırlarına genişlemesiyle olduğunu söyledi.

-Yeni Büyükşehir Yasası-

Bu yasayla, hesap verme makamındaki insanın hizmetten sorumlu hale geldiğini dile getiren Türel, şunları söyledi:

''Yani köydeki vatandaş belediye başkanına, 'ben sana oy verdim kardeşim yolumu niye yapmıyorsun' diye hesap sorabilecek. Bu da demokrasinin güçlenmesi için bir adımdır. Eskiden köydeki vatandaşın böyle bir hesabı yoktu. Öyle bir hesap sorma imkanı yoktu. Şimdi gelelim hizmet nasıl gelecek meselesine. Yeni yasayla hem büyükşehir belediyelerinin hem de ilçe belediyelerinin ekonomik imkanları çok ciddi şekilde artıyor. Büyükşehir paylarını 5'ten 6'ya çıkarttık. Diğer ilçelerle ilgili paylar da 3'ten 4'e geldi. Yasanın içinde bir hüküm var; ilçe belediyeleri ve büyükşehir belediyeleri, köyden mahalleye dönüşen bölgelere yani en ücra köylere gerçekleşen bütçesinin yüzde 10'unu kaynak olarak ayırmak zorunda. Bugün il özel idarelerinin köylere yatırım yapmak için ayırdığı bütçesinin on mislini sadece büyükşehirler köylere ayıracak. Bu da yetmiyor, bir de ilçe belediyesinin yüzde 10'u var. O ilçeye bağlı köylere gidecek bütçe var. Böyle bir kaynak ne demek, siz biliyor musunuz-.''

Yeni Büyükşehir Yasası'nı, Antalya ve Ankara örnekleriyle anlatan, il özel idarelerinin yetersiz bütçeyle köylere gerçekleştirmeye çalıştığı hizmetlerin büyükşehir ve ilçe belediyeleri aracılığıyla daha iyi şartlarda gerçekleştirileceğine örnekler veren Türel, şöyle devam etti:

''Bugün, en ücra köye il özel idaresi yetersiz bütçeyle hizmet götürüyor....Hala bu halkı size belediye hizmet getiremez diye kandıranlar bu hesabı iyi öğrensinler. Hala halk yalan senaryolarla kandırılıyor. Kaynak veriyorum, rakam veriyorum. Bunlar belgeli rakamlar. Ankara İl Özel İdaresinin 90 milyonla yapmaya çalıştığı hizmeti büyükşehir 650 milyonla yapacak, bir de ilçe belediyesinden gelecek 10 milyon var. Bu kadar açık beyanlarla halkı yanıltıyorlar. Halkın aldatılmasını kabul etmem mümkün değil''

Muhabir: Ali Tuna

Yayıncı: Osman Kurt