Uzman Klinik Psikolog Güliz Altınbaşak, “Yüksek eğitim veya zihinsel olarak becerilerimizin üstüne çıkmamıza neden olan mesleklere sahip olmak gibi zengin yaşam deneyimleriyle beynimizin bilişsel anlamda nasıl yaşlandığı arasında önemli bir bağ vardır. Çünkü beyni uyarıcı aktiviteler bilişsel yedeklemeyi inşa etme konusunda yardımcı olur. Bilişsel yedekleme beynin dejenerasyona ve zarar almaya karşı direnci veya becerisi anlamına gelmektedir. Mental ve zihinsel olarak yoğun anlamda uyarılmış hayat yaşayanların Alzheimer hastalığı geliştirme riskini azalttıkları ve bu durumunun da sebebinin yüksek seviyede bilişsel yedeklemedir” dedi.
Araştırmaların bilişsel rahatsızlıklara yakalanma oranının bilişsel yedekleme sayesinde yüzde 35-40 oranında azaldığını göstermekte olduğunu kaydeden Altınbaşak, “Bu patolojinin hiç bir zaman olmayacağı anlamına gelmez ancak bu patolojiyle daha iyi başa çıkma fırsatlarının kapısını aralar. Bazı insanlar hiç bir semptom göstermez ve asla Alzheimer tanısı almaz. Bazı insanlar ise zihinlerinde çok yoğun nöron ve sinaps bağlantılarına sahiptir ve bu ekstra yapılanma koruyucu bir işlev görür. Üniversiteye gitmek ve devam eden bir eğitim sürecinde olmak daha etkili bir bilişsel süreç sağlar ve yaşlanmayla birlikte oluşan bilişsel gerilemeyi yavaşlatır. Sıklıkla (ancak her zaman değil) iyi eğitimli Alzheimer hastalarının tanısı ilk konulduğunda yüksek derecede beyin patolojisine sahiptirler ancak beyinlerinde yoğun bilişsel yedekleme sayesinde semptomların farkına varmadan normal hayatlarına devam edebilmişlerdir” ifadelerini kullandı.
Araştırmaların doktorluk, hava trafiği kontrolcülüğü, finansal analist gibi zihin gücü gerektiren mesleklerin beyni daha iyi koruduğunu ortaya koyduğunu ifade eden Altınbaşak, “Zihinsel aktivitesi yoğun işlerde çalıştıktan sonra emekli olan kişiler genellikle emeklilikten önce daha iyi hafıza işleyişine sahip olmakta ve emeklilikten sonra zihinsel aktivitesi yoğun olmayan işlerde çalışanlara kıyasla hafıza işlevlerinde daha yavaş gerileme olmaktadır. Yoğun düşünme, analiz, problem çözme, yaratıcılık ve diğer karmaşık bilişsel süreçleri olan bir işte çalışmak emeklilik öncesinde olduğu kadar sonrasında da yüksek bilişsel kabiliyetle ilişkilidir. Bu bulgular Amerika merkezli Mayo Klinik araştırmacıları tarafından yapılan bir araştırmayla desteklenmiş, hayat boyu öğrenme ve entellektüel zenginlik gerektiren işler bilişsel yavaşlama ve demans gibi hastalıkları 3 yıla kadar erteleyebileceğini kanıtlamıştır” diye konuştu.
Doktor, bilgisayar mühendisi gibi zihin aktivitesi yüksek işlerde çalışanların demans riskinin daha az olduğunu belirten Altınbaşak, “Peki zihinsel aktivitesi yüksek bir işniz yoksa ve üniversite eğitimini almadıysanız ne olacak? Bilişsel yedekleme için çok mu geç? Neyse ki cevap ‘hayır’. Beynimizi eğitmek ve güçlendirmek için asla geç değil. Orta ve geç yaşlarda yapabileceğiniz kitap okumak, oyun oynamak, müzik, sanat aktiviteleri, kraft, grup aktiviteleri, sosyal aktiviteler ve bilgisayar aktiviteleri gibi zihinsel uyarım sağlayan tüm aktiviteler yardımcı olacaktır. Tek yapmamız gereken orta ve ileri yaşlarda bu aktivitelere haftada 3 kez zaman ayırmaktır. Bu alışkanlık deması geciktirmek için gerçekten yardımcı olacaktır” açıklamalarında bulundu.
Hafıza Kaybı Ve Beyin Yaşlanması Durdurabilir Mi?
Psikolog Güliz Altınbaşak, hafıza kaybı ve beyin yaşlanması hakkında bilgiler verdi.