Izmir Büyüksehir Önce Borçlu Çikardi, Sonra Isinden Etti

Izmir’de yasayan 60 yasindaki Yeter Demir, 2011 yilinda Izmir Büyüksehir Belediyesinin Gaziemir’deki Kent Ekmek büfesini kiraladi. 2012 yilinda ise büfenin isletmesini ogluna devretti, oglu ile birlikte isleri yürütmeye basladi.

Demir, büfeyi çalistirdigi süre boyunca belli araliklarla Izmir Büyüksehir Belediyesinin Kent Ekmek Fabrikasina verdigi siparislerin eksik geldigini ancak faturada tam ücret yazildigini iddia etti. Yasanan yanlisliklarda sorunun düzeltilmesi için sürekli ugras verdigini belirten Demir, sorunun üzerine gitmesi üzerine sözlesmesinin feshedilerek büfeden çikarildigini, üstüne de borçlandirildigini ileri sürdü. Yeter, “Burada diktatörlük kimde? Belediye baskani ile konusamadim bile. Baskan Tunç Soyer beni duysun. Ben kendisini destekleyen biriydim. Yaziklar olsun onlara. Artik destek verene de köstek olmazsam bana da yuh olsun. Verdigim oylar haram zikkim olsun. Ben seçim bürosu gibi çalisiyordum ama bunlara ekmek veren degil tas atan yarar. Tunç Soyer de, Kemal Kiliçdaroglu da duysun. Bu diktatörlük. Bir baskanla görüsmek bu kadar zor mu? Ben sadece hakkimi aradim. Büfeyi elimden aldilar, bana borç çikardilar. CHP bu sahtekarligi içine sindiriyorsa verdigim oylar haram olsun. Belediyeyi böyle yönetirlerse hükümeti de böyle yönetirler. Bunu CHP’ye oy veren biri olarak söylüyorum. Gelip kendi belediyelerinin pisligini görsünler” diye konustu.



"Büfeyi bosaltip faturalarimi götürdüler”

Büfeyi 10 yil önce kiraladigini söyleyen Yeter, süreci su sözlerle anlatti:

"Büfeyi aldiktan sonra sorunlar basladi.

Düzelir diye bekledim ama düzelmedi. Siparis ettigim ekmekler eksik geliyordu ama faturaya tam sayida ekmek isleniyordu. Sorunu söyledigimde kisa süreli düzelip ayni sorun yeniden basliyordu. Hatta birkaç faturanin arkasina da ‘Parasini yaziyorsunuz ama kasalari da tam doldurun’ yazmistim. Ben örnegin bes kasa kepek ekmegi istiyorum ama bana dört kasa ekmek geliyordu. Faturaya da bes kasa ekmek verildigi yaziyordu. Dört bes kez fatura gönderip degistirmelerini sagladim. Bu büfede bazen oglum ve kizim duruyordu. Bu yüzden eksik ekmek sorununu çok kez yasayip faturalari degistiremedigim de oldu. Bu durumu çözmeye çalismaktan ben yoruldum. En son Izmir Büyüksehir Belediye Baskani Tunç Soyer ile görüsmek istedim ama ulasamadim. Belediyedeki baska yetkililere ulastigimda magduriyetimin giderilecegini söylediler ama sonra biri beni arayarak tehdit ederek konustu.

Ardindan fabrikadan da arayarak bana tepki gösterdiler. Sonra da bana 5 bin liralik borç çikardilar. Simdi o borcu 3 bin liraya düsürmüsler. Her gün kendileri eksik ekmek gönderiyorlardi ama bir de üstüne borç çikarmislar. Bu borç benim borcum degil. Bunu söyledigim için 3 hafta önce büfeyi benden alip baskasina vermisler. Büfeyi bosalttiklarinda faturalarimi da alip götürmüsler. Sözlesmeyi kendi baslarina feshediyorlar. Benden 6 aylik kira almislardi. Su an gelecek kisi benim ödedigim kirayla buraya yerlesecek. Simdi içerideki kirami almaya çalisacagim. Müfettislerden ricam, benim dosyami incelesinler. Bu sorun çözülsün.”