Kamalak: Seçime İki Parti Giriyor, Sp Ve Diğerleri

Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Mustafa Kamalak, “Türkiye‘de YSK’ya göre şu an resmiyette 15 parti seçime giriyor. Gerçekte ise iki parti seçime gidiyor. Biri Saadet Partisi ve diğeri ise diğer partiler.” dedi.

    SP Genel Başkanı Mustafa Kamalak, partisinin Mardin Cumhuriyet Meydanı‘nda düzenlediği mitinge katıldı. Yağışlı bir havada yapılan mitingde ilk olarak SP Mardin 1. Sıra Milletvekili Adayı Doğan Bekin konuştu. Bekin, vefat eden Necmettin Erbakan’ın Mardinlilere selamlarını ileterek başladı. Mitinge katılımın az olmasından AK Partili belediye başkanını sorumlu tutan Bekin, “Bu alanda miting yapmak için 10 gün boyunca izin bekledik. Mitinge katılım sayısı az olsun diye belediye bugün 6 bin kişilik piknik yapıyor. Ama Selahattin Eyyubi gibi nice az topluluklar kalabalık topluluğu yendiği gibi biz de inşallah az olsak da yine iktidara geleceğiz.” sözleriyle tepkisini dile getirdi.

    Bekin, gazete kupürlerini göstererek, iktidarı ve aralarında öz yeğeni de bulunan Mardin milletvekili adaylarını eleştirdi. Bekin, “Bölgenizde 8,5 yıldır bir yangın var. Bu yangını söndüremeyen iktidar gidip İsrail’e iki tane yangın söndürme uçağı gönderiyor. Ey iktidar bu yangını söndürmek için, akan kanı kesmek için, kardeşliği pekiştirmek için hangi adımı attınız? Başbakan, Kanal İstanbul’u açıkladı, ama burada burnumuzun dibindeki Eryeri köyündeki kanalizasyonu çözemedi.” eleştirisinde bulundu.

    SP Mardin milletvekili adaylarıyla fotoğraf çektirdikten sonra Mustafa Kamalak, mitingde partililere hitap etti. İktidarı ve muhalefeti eleştiren Kamalak, "Türkiye‘de şu an resmiyette 15 parti seçime giriyor. Gerçekte iki parti seçime gidiyor; Milli Görüş partisi Saadet Partisi ve diğerleri. Diğer bütün partiler yönünü AB‘ye, Haçlı zihniyetine çevirmiş durumdadır. Saadet Partisi‘nin istikameti ise doğuya, İslam birliğinedir. O münasebetle ‘bu seçime iki parti giriyor‘ diyoruz." şeklinde konuştu.

Kamalak, partisinin vaatlerini de anlattı. İktidara gelmeleri halinde üniversite harçlarını kaldıracaklarını, dünyaya gelen her bebeğin doğmadan sigortalı olacağını, çiftçilere vergiden arındırılmış mazot tarifesi uygulayacaklarını, elektrik borçlarını ve esnafın faiz borçlarını sileceklerini, taşeron işçi uygulamasına son vereceklerini ifade eden Kamalak, 1996 yılındaki gibi işçiye, memura, emekliye yüzde 50 zam vereceklerini söyledi.

    Partililere, "12 yaşını bitirmemiş evlatlarınızı Kur‘an kurslarına gönderebiliyor musunuz?" diye soran Kamalak, sözlerine şöyle devam etti: “Bu yasağın kaldırılması 24 saatlik bir iştir. Ey AK Parti, bu yasağı, Kur‘an yasağını kaldırmak için senin kaç milletvekiline ihtiyacın vardı ve kaç sene iktidarda kalman gerekiyordu? O gözünüzün nuru yavrularınızı bale kursuna, Tevrat kursuna, İncil kursuna gönderebilirsiniz. Hiçbir yasak yok oraya gönderirseniz. Ama Kur‘an kursuna gönderemezsiniz. İmam hatiplerin orta kısımları kapalı. Halbuki bu iktidar 2002 seçimlerine giderken, ‘İmam hatiplerin orta kısımlarını açmak boynumuzun borcu‘ demişti. 9 yıldan beri de iktidardalar, hem de anayasayı değiştirebilecek bir güçle iş başındalar.”

    Sivil anayasa hakkında da açıklamalarda bulunan Kamalak, bu ülkede darbeye alkış tutan sivillerin bulunduğunu ifade etti. Kamalak, şöyle konuştu: "Bu milletin tertemiz oyları ile seçilmiş iktidara karşı yapılan darbeyi alkışlayan sivilleri görmediniz mi? Türkiye Büyük Millet Meclisi‘nde milletin seçtiği milletvekillini baş örtüsünden dolayı ‘dışarı‘ diye tempo tutup dışarı atan sivilleri, hem de milletvekillerini görmediniz mi? 28 Şubat sürecini ayakta alkışlayan sözüm ona sivil yüksek hakimleri görmediniz mi? Yani sivil anayasa deniliyor. İçi doldurulmuyor. Sivilin yaptığı anayasanın mutlak suretle adil olacağını, dürüst olacağını kim söyleyebilir. Bu ülkede askeri darbeyi alkışlamak için işte laik cumhuriyet diyenleri görmediniz mi? Bu ülkede hiçbir kanunumuzda yer almadığı halde bir kavram uydurup, kamusal alan ilan eden sivilleri görmediniz mi?"

    SP lideri Mustafa Kamalak, şiddeti artan yağmurdan dolayı konuşmasını kesmek zorunda kaldı.