'Kamu Maliyesi İncelemesi Tanıtım Konferansı”

Biz yolsuzlukla da yoksullukla da yasaklarla da mücadele ettik, başarılı olduk” dedi.


Mövenpick Otel'de düzenlenen Kalkınma Bakanlığı ve Dünya Bankası ortaklaşa düzenlediği "Geçiş Halindeki Türkiye Yeni Bir Maliye Politikası Perspektifinin Zamanı Geldi mi?" konulu "Kamu Maliyesi İncelemesi Tanıtım Konferansa" Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Dünya Bankası Türkiye Direktörü Martin Raiser ve davetliler katıldı.

Konferansta sunum gerçekleştiren Maliye Bakanı Şimşek, Kamu İhale Kurumun elektronik sisteme geçtiğini belirterek, “Bu Türkiye’ye idarelere yılda 1,6 milyar liralık bir kazanım sağladı. Biz bu dönemde yardım vergi oranlarını ciddi şekilde düşürdük. Gelir vergisinin üst dilimini yüzde 49,5’den yüzde 35’e, alt dilimini yüzde 22’den yüzde 15’e düşürdük” şeklinde konuştu.

Yeni yatırımcılar ciddi teşvikler verildiğini vurgulayan Şimşek, şunları söyledi:
“Bunlardan bir tanesi Kurumlar vergisi indirimi. Burada da bölgesel olarak, stratejik ürünler olmak üzere kurumlar vergisi biz yüzde 2’lere kadar düşürüyoruz. Genel anlamda Türkiye’de şöyle bir algı var. Vergi yükünün çok yüksek olduğu şeklinde aslında değil. Yüzde 28’ler civarı Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütünün (OCED) ortalamasının oldukça altında.”

“UZUN VADELİ TASARRUFLARA VERGİ TEŞVİKİ GETİRDİK”
Uzun vadeli tasarruflara vergi teşviki getirdiklerini belirten Şimşek, şunları aktardı:
“Tasarrufların artırılması, araştırma ve geliştirmenin desteklenmesi, yatırımların desteklenmesi, istihdamın artırılması konusunda ciddi vergi teşvikleri getirmiş durumdayız. Amaç burada cari açığın azaltmak. Özellikle tasarrufların artması için yüzde 25 gibi gerçekten çok yüksek devlet katkısını getirdik. Tasarrufların vergilendirilmesini basitleştirdik. Uzun vadeli tasarruflara vergi teşviki getirdik. Bu önemli bir alan ve özellikle bireysel emeklilik bahsettiğim teşvik sayesinde son 1,5 yıl içerisinde çok mesafe kat edildi. İlave 1,4 milyon kişilik katılımcı söz konusu ve yaklaşık 8 milyar liralık ilave fon birikimi söz konusu. Sistem çalışıyor, iyi bir sonuç var. Cari açığı azaltmak üzere teknoloji geliştirme merkezlerinden tutun birçok diğer alanlara özellikle AR-GE’ye çok güçlü teşvikler veriyoruz. Hizmet ihracatının desteklenmesi söz konusudur.”

“KAYIT DIŞI EKONOMİNİN MİLLİ GELİR İÇERİSİNDEKİ PAYI ÖNEMLİ ÖLÇÜDE DÜŞMÜŞTÜR”
Türkiye’nin ve gelişmekte olan ülkelerin en büyük problemlerinden bir tanesi kayıt dışı ekonomi olduğunu söyleyen Şimşek, “Kayıt dışı ekonomi özellikle vergi kaybı problemi değil aynı zamanda inovasyonun önündeki en önemli engellerden bir tanesidir. Kayıt dışılık aslında firmaların ölçeklerin küçük kalması ve finansa erişememeleri demektir. Bu nedenden dolayı kayıt dışı mücadeleye büyük önem veriyoruz. Kayıt dışı ekonominin milli gelir içerisindeki payı önemli ölçüde düşmüştür. Avrupa ülkeleri arasında hızlı düşüş sağlayan ülkelerden bir tanesiyiz. AB ortalamalarına göre tabii ki daha kat edeceğimiz çok mesafe var ama yine de 10 yıl öncesine göre daha iyi konumdayız. İnanıyorum ki ülkemiz 5 yıl sonra AB ortalamalarına çok yaklaşmış olacak çünkü güçlü bir irade söz konusudur” diye konuştu.

“2009 YILI HARİÇ HEMEN HEMEN BÜTÜN YILLARDA BİZ MAASTRİCHT KRİTERLERİNİ TUTTURMUŞ BİR ÜLKEYİZ”
Bakan Şimşek, şöyle devam etti:
“Hükümetlerimiz döneminde ciddi mali konsolidasyona gittik. Ciddi bir mali çaba ortaya konuldu. 2009 yılı hariç hemen hemen bütün yıllarda biz Maastricht kriterlerini tutturmuş bir ülkeyiz. Bugün genel devlet açığı yüzde 1'ler civarında. Yine diğer ülkelerle karşılaştırdığımız zaman, gelişmekte olan ülkelerle bile karşılaştırıldığında bugün, Türkiye'nin genel devlet açığı, gelişmekte olan ülke ortalamalarının yarısı düzeyindedir. Bu da geldiğimiz noktayı göstermesi açısından anlamlıdır.”

“KAMUNUN ARTIK BİR HARCAMA REFORMUNA İHTİYACI VAR, KAMUNUN KESİN OLARAK BİR VERGİ REFORMUNA İHTİYACI VAR”
Kamunun harcama ve vergi reformuna ihtiyaç duyduğunu belirten Şimşek, “Gerek istihdam gerekse ekonomik büyüme bence kamu üzerinden değil, kesinlikle özel sektörün dinamizmini kullanarak, özel sektörün önünü açarak yapılmalıdır. Kamunun artık bir harcama reformuna ihtiyacı var, kamunun kesin olarak bir vergi reformuna ihtiyacı var. Aslında Gelir Vergisi reformu makul bir çaba. Yani mükemmel değil ama üzerinde bayağı çalışıldı, uzun bir süredir de maalesef Mecliste alt komisyonda bekliyor. Bunun dışında da harcamaların gözden geçirilmesi, rasyonelleştirilmesi önümüzdeki dönem ekonomik başarı açısından olmazsa olmazlarımızdan biri olmalıdır” şeklinde konuştu.

Bütçede personel giderlerinin önemli yer kapladığını belirten Şimşek, şunları söyledi:
“Kamu altyapıya yapılan yatırımlar çok önemli. Maalesef buğun bütçede en önemli kalem personel giderleridir. Şu anda bütçenin yüzde 30'undan fazlası neredeyse personele gitmektedir. Türkiye'nin personel ihtiyacı kamu hizmetinin görüleceği şekilde kurgulanmalı, yapılmalıdır ama açık ve net olarak söylüyorum. Bizim gerek cari harcamaları gerek personel harcamalarını gerekse sosyal harcamaları daha rasyonel bir zeminde götürmemiz, artık bu genişlemeye dur dememiz lazım. Başka da bir alternatifi yok. Daha bu sürecin başındayız. Bütçenin durumu iyi, sağlıklı ama önümüzdeki 10 yılları kurgulayacaksak bugünden yeni bir mantıkla, yani bir yaklaşımla bizim bu konuları ele almamız gerektiği çok açık ve nettir.”

“BİZ YOLSUZLUKLA DA YOKSULLUKLA DA YASAKLARLA DA MÜCADELE ETTİK, BAŞARILI OLDUK”
Kurumsal altyapıyı iyileştirdiklerini ifade eden Şimşek, “Biz yolsuzlukla da yoksullukla da yasaklarla da mücadele ettik, başarılı olduk. Türkiye 2002 yılında 102 ülke arasında 65. sırada uluslararası yolsuzluk endeksinde. Bugün çok şükür Türkiye 177 ülke arasında 53. sırada ve bu, Türkiye'nin aslında yolsuzlukla mücadelede önemli mesafe kat ettiği, başarılı olduğunun önemli bir göstergesi. Yine global rekabetçilik endeksine baktığınızda da Türkiye, 9 yıl öncesine göre çok mesafe kat etti. 117 ülke arasında 71. sıradan, 148 ülke arasında 44. sıraya yükselmiş durumda ve Çin hariç BRIC ülkelerinin hepsinden daha iyi noktadayız” dedi.

“TÜRKİYE ÇOK DAHA İYİSİNİ HAK EDİYOR VE TÜRKİYE BUNU YAPACAK SİYASİ İRADEYE SAHİPTİR”
Dünya Bankası iş yapma kolaylığı endeksinde arzulanan yerde olmadıklarını söyleyen Şimşek, “Mesafe kat ettik ama ne yolsuzlukla mücadele algı endeksinde ne küresel rekabet gücü endeksinde ne de Dünya Bankası iş yapma kolaylığı endeksinde geldiğimiz noktayı biz yeterli bulmuyoruz. Mutlaka ve mutlaka ilave çabalar, ilave reformlar gerekecek. Türkiye çok daha iyisini hak ediyor ve Türkiye bunu yapacak siyasi iradeye sahiptir. Hükümetlerimiz döneminde çok mesafe kat edilmiştir, daha iyisini de yapacağız” ifadesini kullandı.

“TÜRKİYE SON 12 YILDA BİRÇOK ALANDA BAŞARI SAĞLADI”
Konferansta konuşma gerçekleştiren Kalkınma Bakanı Yılmaz, Türkiye 12 yılda istikrar ve reform alanında önemli başarılara imza attığını belirterek şunları kaydetti:
“Türkiye son 12 yılda birçok alanda başarı sağladı ama bana göre en önemli başarısı her istikrarı, hem de reform iradesini aynı anda hayata geçirebilmesidir. Sadece istikrarla arzu ettiğiniz yere ulaşamazsınız. İstikrarı değişimle birleştirmek asıl marifet diye düşünüyorum. Bir taraftan siyasi istikrar, bir taraftan da reform iradesi. Kriz yaşayan ülkelerin reform yapması nispeten kolaydır. Yaşadıkları krizler ister istemez ülkeleri reform yapmaya zorluyor. Türkiye’de geçmişte bunları yaşadı. Asıl maharet kriz olmadan reform yapmayı becerebilmek. Kriz yaşamadan sorunları yaşamadan önceden aldığınız tedbirlerle ülkenizi istikrarlı sürdürebilir bir şekilde kalkındırmaya, büyütmeyi başarmak.”