Kanseri Fotoğrafçılıkla Yendi

Kanseri Fotoğrafçılıkla Yendi

Manisa’da bir kadın, yakalandığı meme kanserini fotoğraf tutkusuyla yendi. Fotoğraf tutkunu 45 yaşındaki Mehtap Kayın, 2013 yılı baharında meme kanserine yakalandı. Ev hanımı olan 1 çocuk annesi Kayın, o dönem hobi olarak başladığı fotoğrafçılığa daha da tutkuyla sarıldı ve kanseri yenmek için bir motivasyon olarak fotoğrafçılığı kullandı. Kansere yakalanmasının ardından hemen ameliyat olup kemoterapi sürecine başlayan Kayın, kendisini hayata bağlayan en büyük unsurun oğlu ve fotoğrafçılık olduğunu söyledi. Kansere yakalandığını öğrendiği ilk dönemleri anlatan Kayın, "Hiç beklemediğim bir olaydı. Kimse kendini hastalığa hazırlamaz tabi ama ciddi bir sürprizdi. Ondan sonra çok çabuk gelişti. Operasyon, kemoterapi radyo terapiler peş peşe 2013’ün sonuna kadar onların hepsini hallettik. Olmayacak bir şey değildi. Ama mutlaka hayata bağlanmanız gereken bir nokta olması gerekiyordu. Bu da benim bir oğlum var. Oğlumla fotoğraf makinem beni bağlayan unsurlar oldu. İmkansız değil tabi ki başarılacak bir şey. Böyle bir katkı varsa eğer hayatınızda çok daha kolay oluyor" diye konuştu. Kanseri yenmesinin ardından lösemili çocuklarla ilgili projelerde yer aldığını belirten Kayın, şöyle konuştu: "Lösemili çocuklarla çalışıyoruz şu an. Onların yararına sergilerimiz var. İzmir’de Kan Ordusu Derneği isminde bir derneğimiz var. Onların sergi açılışları var. Çalıştığım her konuda proje bazında çalıştığım için. Örneğin torakçı çocuklarla çalışmıştık. Onların sergileri devam ediyor."

"FOTOĞRAF BANA İYİ GELDİ"

Kansere yakalandığı dönem en büyük motivasyon kaynağının fotoğraf makinesi olduğunu anlatan Kayın, "Fotoğraf iyi geldi bana. Öyle diyorum ben kısaca. Kemoterapiler ciddi anlamda zor bir süreç. Kendinize gelemediğiniz zamanlar oluyor. Ama ilk gözümü açtığımda da aklıma ilk gelen fotoğraf oluyor. Kalksam bir an önce de şu projeyi yapsam. Bir an önce ayaklansam şunu alsam. Yattığım yerden internetten fotoğraf malzemesi alan bir insandım. O beni sürekli motive ediyordu" diye konuştu.

"MAKİNEM HEP BAŞUCUMDA DURURDU"

Kanserle mücadelede erken teşhisin önemine değinen Kayın, şunları söyledi: "Çok kılişe bir laf var. Erken teşhis çok önemliymiş. Her şeyi önce kendi kafanızda bitiriyorsunuz. Ben teşhis konduktan yarım saat bir saat sonra ’Evet artık iyileşme sürecim başlamalı’ dedim kendime. Ondan sonra her şeyi iyileşme yönünde kullandım. Fotoğraf da buna dahil. Çok güzel destek olan bir ailem vardı."

Kemoterapi sürecinde bedensel olarak güçsüz olduğunu ancak kendisini iyi hissettiği dönemde kalkıp fotoğraf çekmeye devam ettiğini söyleyen Kayın, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kemoterapi çok zor bir süreçti benim için. Kendinizi bedensel gücü zor buluyorsunuz. Ama ilk ayağa kalktığımda da o aralıkta hemen kendime gelir gelmez ilk yaptığım şey makinemi alıp dışarı kaçmak oluyordu. Çok güzel dostlarım var. Beni gelir alırlardı. Yakın yerlere giderdik. Sırf fotoğraf çekmek için. Çünkü daha çabuk, kemoterapi yan etkilerini daha çabuk attığıma inandım. Evet fotoğrafla iç içeysem daha çabuk atlatıyordum. Bütün yan etkileri daha çabuk atlattım. O yüzden o dönem hiç bırakmadım makinemi. Baş ucumda duruyordu."

LÖSEMİLİ ÇOCUKLAR YARARINA FOTOĞRAF SERGİSİ

Kayın’ın son projesi ise İzmir merkezli ve lösemili hastalar için çalışmalar yapan Kan Ordusu Derneği’yle birlikte açacağı fotoğraf sergisi. Sergi gelirlerinin lösemili çocuklar için kullanılacağını anlatan Kayın, serginin 19 Aralık Cumartesi günü İzmir Konak’ta Çetin Emeç Sanat Galerisinde açılacağını söyledi.

Ünlü fotoğrafçıların da kendilerine sergi için fotoğraflarını gönderdiğini belirten Kayın, herkesi bu sergiyi görmeye ve katkı vermeye davet etti.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile