Kılıçdaroğlu’nun Pm Öncesi Değerlendirmeleri
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP iktidarında Özel Yetkili Mahkemeler'in olmayacağını, tarafsız ve bağımsız yargı olacağını söyledi.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, MYK toplantısının çalışmalarını tamamlamasının ardından, toplanan Parti Meclisi’ne başkanlık etti. Kılıçdaroğlu, toplantıda güncel konularla ilgili değerlendirmede bulundu.
Seçim süreci çalışmalarını yaptıklarını kaydeden Kılıçdaroğlu, adaylarının büyük bir kısmını belirlediklerini bugünde önemli bir kısmını belirleyeceklerini ifade etti.
17 Aralık’ın üzerinden çok zaman geçtiğini belirten Kılıçdaroğlu, “17 Aralık bizim tarihimizde rüşvet ve yolsuzluk açısından çok önemli tarih. Türkiye Cumhuriyeti’nde böyle bir yolsuzluğun yapıldığı hiç görülmemiştir. Sıradan bir yolsuzluk olayı değildir. Bildiğiniz türde bir yolsuzluk değildir” şeklinde konuştu.
“ULUSLARARASI BOYUTU OLAN OPERASYONDUR BU”
Kılıçdaroğlu, “Devlete karşı bir operasyon vardır. MİT eğer Başbakanı uyarmasaydı derdik ki Başbakanın haberi yoktur bu işten ama 18 Nisan’da uyarıyı yapıyor” dedi.
Rıza Sarraf’ın Türkiye’de holdinginin bulunmadığını söyleyen Kılıçdaroğlu, Sarraf’ın Bakanlar Kurulu’na kadar sızdığını kaydetti.
Operasyonun sıradan bir yolsuzluk operasyonu olarak göstermek istediklerini de belirten Kılıçdaroğlu, “Uluslararası boyutu olan operasyondur bu. Rıza Sarraf’ın konuşması lazım ve Başbakan’ın konuşması lazım” ifadelerini kullandı.
Başbakan’ın paralel devletin operasyon yaptığını söylemesini eleştiren Kılıçdaroğlu, “Vatandaş senden bir cümle bekliyor. Bu tabloyu hiç kimsenin unutmaması lazım” dedi.
“BAĞIMSIZ VE TARAFSIZ YARGIDA VERECEKLER”
İstanbul’da uluslararası saygın hukukçular yapılan toplantıyı hatırlatan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
“Hukukçuların ortaya koyduğu birkaç gerçek vardı. Bunlardan birisi şuydu; Soruşturma sırasında savcıya müdahale edilirse o yargıya müdahale kabul edilir. Bizde bırakın müdahaleyi savcıyı görevden aldılar. Soruşturmayı sürdürmesin diye. Yine ikinci bir ok düşüldü; soruşturma sırasında savcının bilgisi dahilinde polisler görevden alınırsa o yargıya müdahale sayılır. Bizde bir iki değil. 2 binin üzerinde polis alındı. Yargı kararlarının uygulanmadığı bir ülkedeyiz biz. Bu nedenledir ki Meclis Başkanının bir saptaması çok doğruydu. Anayasanın 138.maddesi çökmüştür demişti. Çöken maddenin iki bölümünü sizlerle paylaşmak isterim. Anayasa 138, hiçbir organ, makam, merci veya kişi yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere ve hakimlere emir ve talimat veremez, genelge gönderemez,tavsiye ve telkinde bulunamaz. Türkiye’de bunların tamamı yapılıyor. Okadar ki Adalet Bakanı doğrudan doğruya savcıyı arayıp tehdit ediyor, dosyayı kapatacaksın diyor.Bir şey daha yasama ve yürütme organlarıyla idare mahkeme kararlarına uymak zorundadır. Bu organlar ve idare mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez. Bırakın geciktirmeyi ben uygulamıyorum diyor. Devletin valisi söylüyor, emniyet müdürü söylüyor. Bütün bunların üzerine parlamentoya yeni yasa teklifleri geliyor. Adına da demokratikleşme paketi diyorlar. Ben merak ediyorum yasak getiren bir paket nasıl demokratikleşme paketi oluyor. Yasağı öngören paket hangi isimle demokratikleştiriliyor. Hangi amaçla demokratikleştiriliyor. İnternet yasağı getiriyorsunuz, müdahale getiriyorsunuz, kamu görevlilerini yasayla görevden alıyorsunuz ki mahkemeye başvurmasınlar. Araya biz itiraz etmeyelim diye bir iki şey ilave ediyorlar. Özel yetkili mahkemeleri kaldıracağız. Günaydın biz bunları aylarca önce söyledik. Neden kaldırmak istiyorlar. Ucu kendilerine dokunacak da onun için. Aynı mahkemelerde yargılanmak istemiyorlar ama sen meraklanma CHP iktidarında Özel Yetkili Mahkemeler olmayacak tarafsız ve bağımsız yargı olacak ve kul hakkı yiyenlerden de hesap sorulacak. Bunu defterinde bir köşeye yaz göreceksin. Bu ülkede yolsuzluk yapanlar, kul hakkı yiyenler er veya geç hesap vermek zorundadır. Bağımsız ve tarafsız yargıda verecekler.”