Kutluata, 12 Eylül'de yapılacak referandumla ilgili çalışma yapmak üzere Bolu'ya geldi. Bir otelde basınla bir araya gelen Kutluata, çeşitli konularda değerlendirmede bulundu. Baydemir'i hükümetin başlattığı açılım sürecinin önemli bir temsilcisi olarak niteleyen Kutluata, şöyle devam etti: "Baydemir'in yaptığı bayrak açıklamasının ardından Başbakan Erdoğan ve bakanlardan konuyla ilgili bir açıklama gelmedi. Bakın iş nereye gelmiştir, bu nedir? Bu bir ağız birliğidir ve açılımın içinde ne olduğunun bir ifadesidir. Türkiye'de çıt yok. Herhangi bir bayrak Türk Bayrağı'nın yanında bir başka bayrakla ülkesini bölüşen bir anlayış nasıl olabilir? Bu Yunanistan'da olabilir mi? İngiltere'de olabilir mi? Fransa'da olabilir mi? Bir başka ülkede olabilir mi? Bu yöneticileri tarafından, milletin seçtiği yöneticilerin sadece milletle irtibatı olan, yerli milli yöneticiler tarafından bu olabilir mi? Nerede Başbakan'ın açıklaması? Çünkü süreç bu. 'Bu noktaya doğru geldik.' diyorlar. Bunu söyleyenin bizim açımızdan hiçbir önemi yok, bunu söyleyenler bizim açımızdan önemli. Bunu söyleten hükümettir. Bu sürecin önünü açıyorum diyen bu hükümettir.''
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Ege gezisi sırasında söylediklerini hatırlatan Kutluata, ''2 günlük gezi sırasında, Ege faaliyeti sırasında Genel Başkan'ımız bir soru sordu. Büyükanıt ile ne konuştunuz? 3 bilinmeyenli bir denklemden bahsetti. Büyükanıt ile ne konuştunuz? 'Bunu açıklayın' diyordu. İkincisi, demokratikleşme sürecinin neresine kadar gelindi? Çünkü bir noktaya geldik, çünkü bir noktaya gelindi. Türkiye'yi ayrıştırıyoruz. Artık ayrı bayraklar asacağız deme noktasına geldi. Başbakan da ikide bir 'demokratikleşme' diyordu. Bu sürecin içinde demokratik özerklik var mı sorusunu sordu? Evet bugün cevap yok, geleceği de yok. Çünkü süreç budur değerli arkadaşlar.'' dedi.
Kutlata, 70 milletvekili ve merkez yürütme kurulu üyeleri ile birlikte Türkiye'nin her yarında değerlendirme toplantılarını gerçekleştirdiklerini ifade etti. Kutluata, şunları kaydetti: ''Türkiye, fakirlikten kurtulsun, boşa giden 8 yılın eziyeti sona ersin, yeni bir ümitli dönem başlasın diye beklerken, yeni baştan bir umutsuz sürecin içine sokuldu. Biz bu sebepten dolayı Türkiye'yi tarıyor, bu vatandaşlarımıza neler yapacağımızı, hangi kesimdense o kesimle ilgili ne kolaylıklar getireceğimizi, ne ümitler vermekte olduğumuzu anlatırken, birden bire Türkiye'nin içine sokulduğu bölünme sürecine, bir anayasa desteği dönemi başlatıldı. Bununla ilgili yanılma kampanyaları başlayınca, biz de tabi doğrultma, doğruyu söyleme ve bilgilendirme kampanyalarına başladık.''
