Başkan Can, sektörde yaşanan gelişmeleri değerlendirdi. Çok durgun bir yılı geride bıraktıklarını kaydeden Can, dövizin yükselmesine paralel olarak inşaat malzemelerinde de ciddi fiyat artışlarıyla karşılaştıklarını ifade etti.
Kullandıkları tüm kalemlerin maliyetinin arttığını vurgulayan Can, “Girdi maliyetleri yaklaşık yüzde 80 arttı ancak biz bunu konut satış fiyatlarımıza yansıtamadık. Hatta bazı projelerde fiyatlarda yüzde 20 indirim yaptık ama buna rağmen satışlarımızda canlılık olmadı. Bu dönemde banka faiz oranları yükselince elinde parası olan kişiler de konut yatırımı yerine parasını bankada değerlendirmeyi tercih etti. Aynı şekilde konut kredi faizleri de yükseldi. Bu dönemde konut kredi faizleri de yüksek olunca kimse ev alma taraftarı olmadı. Gücü olan bazı müteahhitlerimiz çalıştıkları bankalarla anlaşarak 1.98 olan kredi faizinin bir kısmını kendisi ödemeyi taahhüt edip faiz oranlarını 0,98’e çekti. Ancak yine de istenilen sonuç alınamadı. Üstelik tüm firmalarımız aynı güce sahip olmadığı için bu uygulama tabana da yayılamadı ve sonuç alınması daha da zorlaştı" diye konuştu.
Yaşanan sıkıntıların düzelmesinin yolu olarak sektöre standart getirilmesini gösteren Can, “Her şirket kuran kişinin müteahhitlik yapmasının önüne geçilmeli. Belli bir tecrübe aranmalı. Şirket bünyesinde yeterli inşaat mühendisi, makine mühendisi çalıştırıyor olmasına teknik kadrosunun donanımlı olmasına ve bu kadronun süreklilik arz etmesine dikkat edilmeli. Yeni bir projeye gireceği zaman en az yüzde 50 oranında teminat gösterebiliyor olmasına bakılmalı. Yaşanan sıkıntılara rağmen projelerimiz ise durmadı, devam etmek durumunda kaldık. 2019 yılı için beklentilerimiz ilk olarak konut kredi faiz oranlarının düşürülmesi, ikincisi de döviz kurlarındaki geri yönlü hareketin inşaat malzemesi fiyatlarına da yansıtılmasıdır” dedi.
“Yabancılara konut satışını araştıracağız”
Bu dönemde döviz kurlarındaki artış nedeniyle özellikle yurtdışında yaşayan Türkler için ya da yabancılar için Türkiye’deki konut fiyatlarının oldukça cazip bir noktaya geldiğine dikkat çeken Can, yurtdışında temsilciliği bulunan bazı firmaların bu fırsatı değerlendirip döviz üzerinden satış yapabildiğini ancak bunun genele yayılamadığını söyledi.
Komite olarak bu yıl yurtdışı pazarları araştırmaya ağırlık vereceklerini dile getiren Can, özellikle Arap ülkeleri ve Rusya pazarından yoğun talep geldiğini hatırlatıp, bu pazarları değerlendirmek istediklerini bildirdi. Bu konuda yalnızca müteahhitlerin değil, İçel’in kent olarak çalışması gerektiğini belirten Can, özellikle yerel yönetimlerden destek beklediklerini ifade etti.
İçel’de alınacak bir ev ile birçok sektörün hareketlenebileceğine işaret eden Can, “Yurtdışından gelen misafir sayısının artması demek kentimizde alışveriş yapılacağı, ev eşyalarının buradan temin edileceği, kentteki turizmin de canlanacağı anlamına geliyor. Bu nedenle yalnızca müteahhitlerin değil yerel yönetimlerin öncülüğünde tüm kesimlerin ortak hareket etmesi ve İçel’i yurtdışında tanıtması gerektiğine inanıyoruz” şeklinde konuştu.
Bankalarla ciddi sorunlar yaşandığına da vurgu yapan Can, şu anda bankaların kredi değil, firmalara çek dahi vermediğini dile getirdi. Bankaların çalıştıkları şirketlere uygulamalarında bu şirketin istikrarını, ödeme düzenini, geçmiş sicilini göz önünde bulundurması gerektiğini vurgulayan Can, “Bir yılda 3 tane daire yapan firmayla büyük projelere imza atan firmalar aynı şartlarda değerlendirilmemeli. Böyle olursa haksızlık yaşanır ve ticaret engellenir. Bu dönemde işlemlerimizin kolaylaştırılması gerektiğine inanıyoruz. Sağlanacak destek sıkıntılı geçen günlerde firmaların ayakta kalma oranını artırır” ifadelerini kullandı.
Müteahhitler Yönünü Yurtdışına Çevirdi
MTSO 14 No’lu İkamet Amaçlı İnşaat Meslek Komitesi Başkanı Özcan Can, konut satışlarının Türkiye genelinde olduğu gibi İçel’de de ciddi ölçüde düştüğünü belirterek, sektöre hareket gelebilmesi adına dövizdeki hareketliliği de göz önünde bulundurup komite olarak bu yıl yurt dışı pazarları araştıracaklarını söyledi.