'Oyunculuğun yanında da bir hayatım var'

Star TV’nin sevilen dizisi ‘Ay Tutulması’nda Ayla karakterini canlandıran Naz Elmas, bir yandan da dizinin bazı bölümlerinde kendi tasarımlarını giymeye hazırlanıyor. Bu arada önümüzdeki günlerde onu sinemada Yunus Emre’nin ‘Balım Kız’ı olarak izleyeceğiz

Bu aralar ‘Ay Tutulması’nın çekimleri nedeniyle vaktinin büyük kısmını sette geçiren Naz Elmas, içinde bulunduğu yoğun tempoya rağmen hayatından çok memnun. Ekibin uyumunu, hikayeyi o kadar sevmiş ki yoğunluk eğlenceli bile geliyor. Daha konuşmasının başında “Harika bir ekibimiz var. Kuvvetli, başarılı, yetenekli. Dizimiz çok merak uyandırıyor. Bence başarısı yarattığı bu merak duygusunda. Her karakterin hikayeleri çok güçlü” diyor ve ekliyor: “Benim canlandırdığım Ayla da çok mücadeleci ve çok hırslı biri. Daha önce canlandırdığım karakterlerden de oldukça farklı. Her şeyi oldukça uçlarda yaşıyor.” İzleyicinin karakterinin iyi mi yoksa kötü mü olduğu konusunda karar verememekte haklı olduğunu söyleyen Elmas, “İnsanlar o kadar kolayca iyi ya da kötü diye ayrılamazlar. Herkesin olaylara her an verdiği tepkiler farklıdır. Size verdiği tepkiyle, ‘Ne iyi,’ dediğiniz biri başkasına farklı bir hareketiyle, ‘kötü’ gelebilir. Hayat da böyledir ya. Dizimizde de net iyi ve kötü yok. Herkesin içinde her şeyden bir parça var. Asıl olan o ateşi ne kadar açtığımız ya da kısık tuttuğumuz... Evet kız sevgilisini kaybetti ve yaptıklarında sonuna kadar haklı olabilir. ‘Çektirsin adama’ diyebilirsiniz. Algılayış şekli farklı olduğu için verilen tepkiler de farklı oluyor.

Moda sevdasından vazgeçmemiş Dizinin 10’uncu bölümüyle birlikte, kendi tasarladığı bir kostümü de giyme fırsatı bulan Elmas, bir cenaze sahnesi için hazırladığı elbiseyi gösterip, “Yapabilirsem, dizinin akışına göre kendime kostümler hazırlamak istiyorum” derken heyecanı yüzünden okunuyor. Şimdi “Nereden çıktı bu moda merakı?” demeyin. Elmas’ın modaya ilgisi yıllar öncesine dayanıyor. Lise yıllarında İtalya’ya moda okumaya gitmekle, konservatuara devam etmek arasında kalan Elmas, tercihini konservatuardan yana kullanmış. Ama diğer yandan da moda sevdasından hiç vazgeçmemiş. Kendi hayallerindeki kombini ya da elbiseyi mağazalarda bulamayınca terzisinin yolunu tutmuş. Konuşmamız sırasında anlıyoruz ki tasarımcıları, defileleri takip ediyor; ne, nereden alınır biliyor; alışverişe ciddi vakit harcıyor.

Kendini ve tarzını tam bir ‘klasik’ olarak tanımlayan bu güzel kız, her ne kadar trendleri takip ediyor olsa da kendi klasiklerinden vazgeçmiyor. “Moda olan şeyleri çok sevmiyorum, eskiler daha çok hoşuma gidiyor. Eskiler moda olduğu zamansa buna bayılıyorum. Mesela bu sezondan yerlere kadar paltolar, bebe yakalı dantelli bluzlar harika. Geçen gün dantel, bebe yaka ve kadifeyi bir arada kullanarak bir elbise yaptım dizi için... Hem seksi, hem de masum duruyor” diyor. Tabii dillere destan alışveriş çılgınlığını da bir kenara atmıyor. Nasıl ki bir bankacı işi için daha çok takım elbiseler alırsa, Elmas’ın alışverişi de özellikle sette giyebileceği kıyafetlere yönelik oluyor. Mesela bu ara en çok onu çekim aralarında sıcacık tutacak büyük boy hırkalar alıyor.

Eski filmler favorisi Evet bu ara vaktini sürekli sette geçiriyor ama her zaman yanında taşıdığı iPad’inden ‘Games of Throns’ dizisinin bölümlerini arka arkaya zevkle izliyor. Eski yabancı filmler ve eski Türk filmleri de beni çok besliyor” diyor.

“ÖNCELiKLERiM HiÇ BiR ZAMAN DEĞiŞMEZ”

Yer aldığı proje nereniyle hayatının yoğun ya da yoğun olmayan bir dönemde olması Naz Elmas’ın aileye vakit ayırmak, kitap okumak, film izlemek, arkadaşlarla buluşmak gibi önceliklerini etkileyemiyor. Çünkü ne olursa olsun bunlara her zaman vakit buluyor. “Oyunculuğun yanında da bir hayatım var elbette. Annemin kızıyım, ablamın kız kardeşiyim. Onlara karşı da sorumluluklarım var. Bunlar hiçbir zaman değişmiyor”diyor