Paü’de Tarımsal Biyoteknoloji Konuşuldu

Pamukkale Üniversitesi 'Denizli Bölgesinde Tarımsal Prodüktivitenin Geliştirilmesi ve Genetik Kaynakların Korunması için İnovatif Sistemler' konferansına ev sahipliği yaptı. PAÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nde düzenlenen konferansa PAÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Bağcı, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Kaplan, Belediye Başkan Yardımcısı Şamil Çınar, dekanlar ve öğretim elemanları katıldı.

Konferansa tarımsal biyoteknoloji alanında gerçekleştirmekte oldukları Ar-Ge programları hakkında bilgi vermek üzere Amerika Cornell Üniversitesi, Japonya Tsukuba Üniversitesi ile Türkiye’den Pamukkale Üniversitesi, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü, Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi, Akdeniz Üniversitesi, Süleyman Demirel Üniversitesi ve Adnan Menderes Üniversitesi adına araştırmacılar katıldı.

Tarımsal Biyoteknoloji alanında dünyanın saygın araştırmacıları arasında yer alan Prof. Dr. Elizabeth D. Earle, genetik mühendisliği uygulamalarının tarımsal üretimi yapılan bir türün hastalık ve zararlılardan korunması veya agronomik özelliklerinin geliştirilmesi amacıyla kullanıldığını, şu anda dünyada gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde benzer oranlarda üretimlerinin yapıldığı söyledi.

Earle, bu tür tarımsal ürünlerin yetiştirildiği 100 kadar ülke arasında Türkiye’nin haritada bulunmadığını belirtti.

Genetik mühendisliğinin sadece sorunların klasik yöntemlerle çözülemediği durumlarda kullanılması gerektiğine inandığının altını çizen Prof. Earle, bu teknolojinin altyapısının oluşmadığı ülkelerde çevresel nedenlerden dolayı çıkabilecek kıtlıkların bedelinin ağır olabileceğini belirtti.

Japonya Tsukuba Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kazuo N. Watanabe ise, yaptığı sunumda tarımsal biyoçeşitliliğin korunması ve genetik kaynakların sürdürülebilir olarak kullanılması ile ilgili çalışmaları hakkında örnekler verdi. Prof. Watanabe tarımsal amaçla kullanılan bitki türlerinde genetik orijinden sonra en fazla çeşitliliğin kırsalda üretim yapan çiftçi arazilerinde bulunduğunu belirtti.

Bazı tarımsal ürünlerin uygarlıkların doğuşunda rol oynadığını, Türkiye’nin bulunduğu bölgede buğday, Uzakdoğu Asya’da pirinç, Orta Amerika’da mısır ve patates bitkilerinin insanların yerleşik düzene geçebilmesini sağladıklarını anlattı. Hızla azalmakta olan biyoçeşitliliğin korunması gerektiğini belirten Prof. Watanabe, biyoteknolojik yöntemlerin bu açıdan büyük yararları bulunduğunu söyledi.